Translate.vc / Espanhol → Turco / Mató
Mató tradutor Turco
29,591 parallel translation
He venido a defender a la reina regente porque ella no mató a vuestros generales.
Naip kraliçeyi savunmak için geldim çünkü generallerinizi o öldürmedi.
- Dicen que ella mató a Pilcher.
Pilcher'ı öldüren kişi olduğunu söylüyorlar.
¿ Mató al hermano?
Kardeşini mi öldürdü?
¿ Y él mató a Ben Burke y a cuántos otros?
O Ben Burke'ü ve bir sürü kişiyi daha öldürdü.
En realidad, Pam lo mató.
Pam... Pilcher'ı Pam öldürdü.
Usted la mató.
Onu sen öldürdün.
Usted mató a mi preciosa chica, cabrón.
Güzel kızımı öldürdün şerefsizin evladı.
Las noticias, dicen que creen que este es el hombre - que mató a Adam y Gracie.
Haberlerde Adam ve Gracie'i bu herifin öldürmüş olabileceği söyleniyor.
El hombre de la jaula mató a Adam y a Grace.
Kafesteki herif Adam ve Grace'i öldürdü.
Desea que la persona que mató a Ian Walker, y no quiere ver el interior de una sala de audiencias.
Siz Ian Walker'ı öldüren kişiyi istiyorsunuz, ve ben de mahkeme salonunda bulunmak istemiyorum.
Por eso se mató a tu familia, y el único a quien debes culpar por ello es a ti.
Ailen bu yüzden öldürüldü. Ve bunun için sadece kendini suçlayabilirsin.
¡ Tú fuiste quien lo mató!
Onu sen öldürdün.
¿ Por qué se mató?
Neden intihar etti?
Quienquiera que mató a Hudson le estaba esperando.
Katil Hudson'ı bekliyormuş.
Tal vez Bo se puso celoso... mató a Madeline y luego a Drew Hudson.
Belki de Bo kıskandı ve hem Madeline'i hem Drew Hudson'ı öldürdü.
¿ Estás sugiriendo un veterano de la guerra de Irak, que puede muy bien estar sufriendo de trastorno de estrés postraumático, robado el Ejército, dividir el dinero con sus amigos, gastado todo su dinero en efectivo, y luego mató a uno de sus mejores amigos por más dinero?
Travma sonrası stres bozukluğundan muzdarip bir Irak Savaşı gazisi orduyu soyup parayı arkadaşlarıyla bölüştü kendi payının hepsini harcadı, sonra da para için en iyi arkadaşlarından birini öldürdü diyorsunuz öyle mi?
Hice tres veces en Irak, sirviendo a mi país con Nick, y piensa que sólo se viste como un musulmán y lo mató?
Ben Irak'ta üç dönem askerlik yaptım, Nick'le birlikte ülkeme hizmet ettim. Siz kalkmış Müslüman kılığına girip onu öldürdüğümü düşünüyorsunuz.
Señora, su ex-marido disparó y mató a tres personas en un patio de remolque esta mañana y retiró una bolsa llena de armas desde el maletero de su coche.
Hanımefendi, eski kocanız bu sabah bir park alanında üç kişiyi vurdu ve arabanızın bagajından bir çanta dolusu silah aldı.
Bueno, eso no es lo que lo mató.
- Onu öldüren bu değil.
Así que, Jared mató a su propio cliente con un batido post-entrenamiento.
Demek Jared kendi müşterisini egzersiz sonrası içeceğiyle öldürmüş.
¡ Creímos que realmente pensabas que alguien más mató a Chris Walker.!
Chris Walker'ı sahiden başka birinin öldürdüğünü düşündüğüne inandık.
Y lo mató.
O da onu öldürdü.
¿ Piensa que es posible que otro actor mató a Chris sólo para conseguir el papel?
Sence, başka bir oyuncunun, sırf rolü kapmak için Chris'i öldürmüş olması mümkün müdür?
Julio, mira, el hombre que mató a la madre de Mark está muerto.
Julio bak, Mark'ın annesini öldüren adam öldü.
No, pero cuando vi ese reloj, I... Creo que mató a estos chicos.
Hayır ama saati gördüğümde o adamları onun öldürdüğünü düşündüm.
Pensé que las autopsias sólo se utilizaban para determinar la causa de la muerte, y usted mató a Dwight, ¿ No Capitán?
Otopsiler ölüm nedenini bulmak için yapılıyor sanıyordum. Dwight'i siz öldürdünüz, öyle değil mi başkomiser?
Así que, si la recomendación de Riggs mató al bebé
Eğer bebek Riggs'in önerisi yüzünden öldüyse- -
- La perfecta Penny mató a mi marido.
- Mükemmel Penny kocamı öldürdü.
Mató a doce valientes con sus propias manos y liberó a los rehenes.
Çıplak elleriyle, 12 Kızılderiliyi öldürüp, esirleri kurtardı.
Más allá de que pienso que es un imbécil de proporciones épicas, le creí cuando dijo que no mató a Leo y Grimm.
- Neden? Çünkü Walter Sokoloff o zaman öldürüldü.
Cómo fue maldecido cuando mató a la diabla Clootie, cómo el Triángulo del Río Fantasma contiene a todos los Renacidos.
Clootie iblisini öldürdüğünde nasıl lanetlendiğini Hayalet Nehir Üçgeni'nin hortlakları nasıl tuttuğunu.
Dijo que él casi mató a la cirugía.
Neredeyse ameliyatı engelleyecekmiş.
Quizá, pero si mató o no a Maya aún tiene que determinarse.
O kadar baskıyı kaldıramaz. İzlememe izin verdiğiniz için teşekkürler.
Él mató a Maya.
Evet. Nasıl gidiyor?
Eso es lo que mató al agente del MI6 que desertó de la KGB.
KGB'den kaçan MI6 ajanını öldüren şey buydu.
¿ Sabe usted quién lo mató?
Onu kim öldürdü biliyor musun?
Yo quería mostrar a la persona que lo mató que la medianoche del guardabosques nunca morirá.
Onu öldüren kişiye Gece Yarısı Koruyucusu'nun hiç ölmeyeceğini göstermek istiyordum.
La sospecha de mi pareja que usted mató a Mike Stratton De repente hecho un poco más de sentido.
Ortağımın senin Mike Stratton'ı öldürdüğünü düşünmesi birden daha mantıklı geldi bana.
Él mató a Sabine?
Sabine'i öldüren?
El ángel mató al ángel cuando peleamos en lo alto del monte Safón.
Kalabalığı yararak Kel Dağı'na çıkarken, her yer meleklerle doluydu.
Alguien mató a su hija y luego aparece para vengarse.
Birileri kızını öldürdü ve o da intikam almak için geldi.
¿ Que le decimos a alguien que su esposa mató a su propia hermana que de hecho es su prima?
Eşinin aslında kuzeni olan öz kız kardeşini öldürdüğünü birine söylediğimizi mi?
Tal vez mató a Charlotte, tal vez no.
Belki Charlotte'u öldürdü, belki öldürmedi.
Ella fue quien mató a Charlotte.
Charlotte'ı öldüren o.
- Ella mató a Charlotte, Em.
- Charlotte'ı o öldürdü, Em.
Porque tendremos que decirles que Mary y Elliott están tras de Alison porque ella mató a Charlotte.
Çünkü, gidersek Mary ve Elliott'ın Charlotte'ı öldürdüğü için Alison'ın peşinde olduklarını söylemek zorundayız.
Espera, entonces Rollins sabía que Ali no mató a Charlotte.
Bir dakika, yani Rollins Ali'nin Charlotte'u öldürmediğini biliyordu.
¿ Por qué a Jenna le importaría quien mató a Charlotte?
Charlotte'u aslında kimin öldürdüğüyle niye ilgilensin ki?
'Si averiguáis quién soy antes de que yo sepa quién mató a Charlotte, moriréis.'
Eğer ben Charlotte'ı kimin öldürdüğünü bulmadan, kim olduğumu bulursanız... - ÖLÜRSÜNÜZ. - A.D.
Seguramente mató a Sara, y sabemos que es malo porque hace unos años empujó a esa chica de la hermandad por las escaleras.
Muhtemelen Sara'yı da o öldürdü... ve onun kötü olduğunu biliyoruz çünkü çok eskiden o kızı merdivenlerden itti! Hanna.
Encontramos un total de 47 expresiones de sus derechos de la segunda enmienda Bien, incluyendo la pistola que Francine dice es el arma que mató a la madre de Mark.
Balistik Francine Mark'ın annesini öldüren silahın da içlerinde olduğunu söyledi.