Translate.vc / Espanhol → Turco / Meliés
Meliés tradutor Turco
19 parallel translation
Se dice que los inventó Lumiere, que él hacía documentales y que Meliés, en la misma época, filmaba ficción,
Haber filmlerini Lumière'in icat ettiği söylenir. O belgesel yaparken, aynı dönemde Méliès adında başka bir adamsa herkesin düşüncesine göre kurmaca filmler çekmektedir.
No, por ese entonces Meliés... filmaba el viaje a la Luna, la visita a Francia del rey de Yugoslavia...
Hayır, o sırada Méliès ne yapıyordu? Méliès Ay'a yolculuğu çekiyordu. Méliès şeyi çekiyordu...
Diré incluso que Meliés era brechtiano.
Hatta daha da ileri gidip Méliès'in Brecht'vari olduğunu da söyleyeceğim.
Señoras y señores, demos la bienvenida al gran mago, el señor Melies y sus dos grandes actores.
Bayanlar, baylar, şimdi de huzurlarınızda büyük sihirbaz Mösyö Melies ve iki yetenekli aktörü.
Yo... creo que fue genial.
- Dikkate değer bir çalışma. Tebrik ederim. - Mösyö Melies'i tebrik etmelisiniz.
Sr. Melies, es un honor.
- Mösyö Melies, şeref duydum.
Las tiene en la mano, Melies.
- Elinde tutuyorsun, Melies.
¿ Melies?
Melies?
En París, un ilusionista llamado George Méliès presente en el Boulevard des Capucines en aquel estreno rodó en una calle.
Paris'te illüzyonist George Melies o ilk gece Kapuçin Bulvarı'ndaydı. Sokaklarda çekimler yaptı.
Si los hermanos Lumière rodaron los primeros documentales Méliès fue el primero en rodar secuencias de efectos especiales.
Lumiere'ler sinemanın ilk belgeselcileriyse Melies de ilk özel efektler yönetmenidir.
Hoy, en Lyon, durante el Festival de las Luces una luna se alza sobre la ciudad como si fuera un tributo a Méliès.
Bugünkü Lyon'da, Işık Bayramı'nda şehrin üzerinde yükselen ay, sanki Melies'ye selam gönderir.
Pero los mejores directores ampliaron los límites del cine tanto en la dirección mágica de Georges Méliès, como más allá del realismo de los hermanos Lumière.
Ama en iyi yönetmenler, Georges Melies'nin sihrini ve Lumiere kardeşlerin gerçekçiliğini daha da ileri taşıdı.
Las superposiciones, como en las primeras películas de Méliès, muestran a un rey mítico puesto a prueba.
Melies filmlerindeki gibi süperpozelerle efsanevi bir kralın sınanması izlenir.
Las mágicas técnicas de Georges Méliès engendraron a Cocteau, este a Anger, este a Scorsese y este a Lynch.
Yani Georges Melies'nin sihirli tekniği Cocteau'yu, onunki Anger'ı, onunki Scorsese ve Lynch'i doğurur.
Nadie, ni siquiera Méliès o Cocteau era capaz de blandir la varita mágica como Fellini.
Hiç kimse, hatta ne Melies ne Cocteau, Fellini gibi sihir yapamamıştır.
Me dirigí al Méliès Café, y ahí estabas.
Méliés Café'ye doğru yola koyuldum, işte oradaydın.
Pues venga conmigo a Andalucía, Sr. Méliès. ¡ Todo puede ocurrir allá!
Neden benimle Andalusia'ya gelmiyorsunuz, Bay Melies? Eminim ki orada her şey mümkündür.
¡ Sr. Méliès!
Bay Melies!