English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Músical

Músical tradutor Turco

3,299 parallel translation
Una carpeta diversificada proporciona un parachoques... contra las peripecias de la industria musical.
Çeşitli stratejilerle beni Müzik endüstrisinin değişkenliğine karşı koruyordu,
Y me mostró un video musical que habia firmado con Glen Ballard titulado "The Box".
Bana bir klip gösterdi, Glen Ballard'la çektiği. The Box adında bir şarkıydı.
Vi un musical.
- Bir müzikal gördüm.
- Un musical.
- Müzikal...?
Parece que es algún tipo, de hoja de llamados, para un video musical. Algo para mañana en LA.
Görünen o ki bir video klibin, müzigin ya da onun gibi bir şeyin data artığı... bu demek oluyor ki yarın * LA'deyim.
La hoja de llamados que se me imprimió, es para un video musical que él hará mañana.
yazıcıdan çıkan data artığı... videonunmuş, yarın kayıttaymış.
Para un video musical.
bir video klipten.
Creo que para mí, en el video musical tengo que decir que me parece que le ha costado un poco.
Müzik videoda bana biraz debelenmiş gibi geldiğini söylemeliyim.
Wei-lin me consiguió entradas para el musical de Broadway "Memphis".
Broadway şovu Memphis'e iki kişilik bilet aldı.
[Yoo In Ha, un Joven del Mundo Musical que Sueña ser un Schweitzer]
"Yoo In Ha, hayali Schweitzer * olmak olan müzik camiasındaki inançlı genç."
Diré que deberían echarlo de inmediato del negocio musical.
Böyle birini müzik camiasında barındırmayın yazalım.
Asistirán los profesores, gente de la industria musical y reporteros.
Profesörleri, müzik camiası çalışanlarını ve gazetecileri çağıracağım.
¿ Qué tal si compones el tema musical?
Tema şarkısını yazmaya ne dersin?
Fuerte y lascivo y musical
Gürültülü, müstehcen ve şiirsel
Puedo conseguirte entradas para el musical que quieras.
İstediğiniz herhangi bir müzikale bilet ayarlayabilirim.
T.K. es representante musical.
T.K. bir müzik menajeri.
Ni siquiera el mejor bailarín del mundo enloquecería por alguien que no tiene oído musical.
Dünyanın en harika dansçısı bile müziği duymayanlara deli görünür.
Todo para prepararse para su gran número grupal un vídeo musical, dirigido por Erik White, inspirado en las actuaciones de Glee.
- Bütün bu hazırlıksa, Eric White'ın yöneteceği bir Glee klibi çekebilmek için.
Vais a trabajar en baile y movimientos con el coreógrafo de Glee, Zack Woodle, luego iréis al estudio de grabación con la productora vocal, Nikki Anders, todo para preparar vuestro gran número grupal, un vídeo musical inspirado por las actuaciones de Glee.
Danslar ve belirli hareketler için Glee'nin koreografı Zack Woodlee, stüdyodaki müzik kayıtları için, Müzik yapımcısı Nikki Anders size eşlik edecek.
- Cada semana, Zach, Nikki y yo tenemos que estar en el set del video musical. para dar consejos a los concursantes. a la vez que discutimos su progreso, y decidimos quienes seran los ultimos tres
- Her hafta Zach, Nikki, ve ben yarışmacıları değerlendirmek ve en kötü üçü belirlemek için pat diye klip setine gelip her şeyi yerinde inceleyeceğiz.
Su tarea para esta semana es... espero que la saquen del musical "A Chorus Line".
Bu haftaki ödeviniz "A Chorus Line" müzikalinden "I Hope I Get It"
Así que el invitado de hoy comenzó en el teatro musical y ahora es uno de los mas apuestas nuevas estrellas de Glee.
Bugünkü konuğumuz kariyerine müzikallerle başlamış ve Glee'deki en çekici yeni oyunculardan biri.
Nosotros escogimos una súperestrella musical en la cual se van a transformar. - ¡ Cállate!
Her birinizin dönüşeceği müzik ikonlarını seçtik.
Cuando canto canciones de teatro musical, inmediatamente entiendo el estilo. Con música pop, haciéndolo teatral... No lo se, me pone un poco nerviosa.
Müzikal parçalara nasıl sahnesellik katacağımı biliyorum ama bir pop parçasını sahneselleştirmek beni biraz geriyor.
Todo el video musical se hará en una sola toma.
Tüm klibi tek bir seferde çekeceğiz.
Lily, tu canción es "I'm the greatest star" del musical "Funny Girl".
Lily, Funny Girl müzikalinden I'm The Greatest Star'ı söyleyeceksin.
Tu eres una perdedora... con un tiro que apesta y pésimo gusto musical.
Devam et! Berbat atışlarınız, iğrenç müzik zevkinizle kaybetmeye mahkûmsunuz.
Le hice un vídeo musical, ¡ pero se ha terminado, tío!
Ona müzikli video hazırladım, fakat hepsi sona erdi, dostum!
Sí, soy Rachel Berry. Estoy especializada en el teatro musical.
Evet, Rachel Berry.
Su gusto musical es horrible.
Müzik zevki rezalet.
Ahora, se dice por ahí que eres un chico musical.
Dediklerine göre müzisyenmişsin sen.
¿ Por casualidad no serás un dúo musical, verdad?
Müzik ikilisi olamazsın değil mi?
Esa productora musical debe pensar que soy una irresponsable.
Yapımcı benim büyük bir fiyasko olduğumu düşünmüştür.
El musical.
- Müzikali gibi.
¡ Es un musical!
- Bir müzikal.
No es un musical, es algo más, al menos así lo espero.
Müzikal değil, çok daha iyi bir şey, en azından öyle umuyorum.
Se llama "El musical de Primavera", recaudó 60 dólares.
Bahar müzikali deniyor buna, ve topu topu 60 $ kazandırıyor.
El tema musical de la Gobernadora señala su entrada.
Valinin tanıtım müziği girişini işaret ediyor.
Esta llamada telefónica no era sobre el negocio musical.
Telefon müzik işiyle alakalı değildi.
Voy a tener que encontrar una trompeta y aprender a tocarla para que un productor musical local me encuentre y descubra mi talento.
Bir trampet bulup çalmayı öğrenmeliyim ki ; yerel bir müzik yapımcısı beni görüp yeteneğimi keşfedebilsin.
del musical Wicked. Muy bien, ¡ vamos a hacerlo!
Hazır mıyız?
¡ En el aeropuerto JFK, de camino a Los Ángeles, al Festival Musical de Coastabella de este año!
Bu yilki Coastabelle Müzik Festivali için Los Angeles'a gitmek üzere JFK Havaalanindayiz.
Creía que estabas llevando la nueva carrera musical de Adrianna.
Adrianna'nın country kariyerini idare ediyorsun sanıyordum.
El concepto del video musical de esta semana es una clase de educación sexual, la cual se transformará en un encuentro sensual entre chicos contra chicas.
Bu haftanın klip konsepti, Lisedeki'seks eğitimi'dersi. Bu da, kızlarla erkekler arasında gerçekleşecek bir seksapel kapışmasına dönüşüyor.
- Michael es tan analítico, en el momento en que está en el video musical, es genial. - Y el brilla en cámara. - ¿ Qué hace aquí?
Michael çok analitik düşünüyor, klip çekimi başladığında ortalığı sallıyor.
Deberías hacerlo con la próxima película de Warner Brothers, "La era del rock", basada en el exitoso musical de Broadway.
Buna yakın zamanda gösterime girecek Broadway müzikalini temel alan Warner Brothers yapımı "rock of ages," ile başlayabiliriz.
¿ Eres Sam de la industria musical?
Sen müzik endüstrisinden Sam misin?
Sobre la escena musical en Vegas en los'60.
60'larda Vegas'taki müzik sahnesi hakkında.
No pasa nada porque te guste un buen musical, Deeks.
Güzel bir müzikalde hiçbir sorun yok Deeks.
"Tú eres mi sueño musical".
Sen benim rüyalarıma aittin
Ahora... la única cosa que sé sobre ti... además de tu gusto musical... es que te gusta entrar en las casas ajenas.
Müzik zevkinden başka hakkında bildiğim tek şey....... başka insanların evlerine girmekten hoşlandığın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]