Translate.vc / Espanhol → Turco / Orrin
Orrin tradutor Turco
54 parallel translation
Orrin, ¿ qué está pasando?
Neler oluyor?
Muchas cosas buenas ocurren cuando se trabaja en un sitio tan grato como Wonderworld. Especialmente cuando tus jefes son gente como Orrin Sanderson y el tío Dave Thorton.
Biliyorsunuz, Wonderworld gibi güzel bir yerde çalışırken pek çok güzel şey oluyor, özellikle Orrin Sanderson ve Dave Thornton Amca gibi müdürleriniz varsa.
No es así. Orrin...
Pek sayılmaz.
Si los matamos a los dos, la nota no significará nada.
Orrin... İkinizi de öldüreceğiz. Kağıdın hiçbir önemi yok.
Sé como piensan los policías.
Orrin, polislerin nasıl düşündüğünü bilirim.
No sabía que Orrin Hatch había salido de su jaula.
Özür dilerim. Orrin Hatch'in kafesinden çıktığını bilmiyordum.
No hay chicas de 20 años intentando chupársela a Orrin Hatch.
Yirmi yaşında bir kız Orrin Hatch'a oral seks yapmak istemez.
Dile a Orrin Spence que Brad intenta secuestrar mi coalición.
Orrin Spence'i arayın ve Brad'in koalisyonumu çalmaya çalıştığını söyleyin.
Sigue intentando hablar con Orrin Spence.
Denemeye devam eder misin? Spence'a ulaşmaya çalış.
Y ahora quiere perturbarme para que, cuando venga Orrin, la cague.
O, cesaretimi kırmak için burada ve Orrin şehre geldiğinde, her şeyi mahvedeceğim.
Cuando venga Orrin, la cagaré me destituirá, y así él podrá hacer lo que quiera.
Orrin geldiğinde, bundan vazgeçeceğim ve birlikten atıldım, artık istediği şeyi yapabilir.
- ¿ Quién es Orrin?
- Orrin kim?
- Gracias.
- Teşekkürler, Orrin.
Orrin, por favor.
Affedersiniz.
Dame una oportunidad.
Orrin, lütfen. Bana bir şans ver.
- ¡ Soy yo, Roger!
- Benim, Roger, Orrin!
Pues todos podemos agradecerle al senador de Utah, Orrin Hatch.
Utah'lı senatör Orrin Hatch'e teşekkür edebiliriz.
Acta de Salud y Educación de Suplementos Dietarios de 1994
Teşekkürler, Orrin.
- Orrin.
- Orrin.
Orrin.
Orrin.
Bien, Orrin, hoy es tu día de suerte.
Pekâlâ Orrin, bugün senin şanslı günün.
Orrin, eso fue una estupidez.
Orrin, bu çok aptalcaydı.
Orrin, puedes pedir un abogado en cualquier momento.
Orrin, istediğin anda avukat talep edebilirsin.
Orrin, no podemos seguir así, tendremos que pasar al nivel superior y eso va a incluir a tus padres y abogados.
Orrin. Ya bu olayı unuturuz ya da sonraki aşamaya geçiririz. Ve bu da aileni ve avukatları da işin içine sokar.
- De lo mejor.
- En iyisi, Orrin.
Oye, Orrin, cambio de planes.
Orrin, planlar değişti.
Le di a Orrin instrucciones especificas para...
Orrin'e kesin talimatlar vermiştim.
- Es... - Hola, Orrin, ¿ estás bien?
- Orrin, iyi misin?
Oye, Orrin, parece que vamos a pasar mucho tiempo juntos.
Orrin, görünüşe göre bugün beraber takılıyoruz.
¡ Genial, Orrin!
Çok iyisin, Orrin!
Con Toby basta, Orrin.
Bana sadece Toby desen yeter.
No quiero que me vuelvas a llamar "señor," Orrin.
Artık bana efendim diye hitap etmeni istemiyorum, Orrin.
Mientras hablamos del tema tu amigo Orrin, el de largas uñas negras y capa me preocupa.
Hazır lafı açılmışken uzun, siyah tırnaklı ve palto giyen arkadaşın Orrin beni endişelendiriyor.
Orrin está haciendo mucho alboroto en la prensa local.
Oren yerel basında kıyameti koparıyor.
No quiero interrumpirlo, señor, pero esto no sólo se trata de Orrin.
Bölmek istemezdim ama mesele sadece Oren değil.
No, sabes exactamente lo que estás haciendo, Orrin.
Ne yaptığını gayet iyi biliyorsun Oren.
Puede que me desprecies, Orrin pero hubiese sido de buena educación invitarnos con un poco de té helado.
Benden hoşlanmıyor olabilirsin Oren ama yapılacak en şık hareket bizi o buzlu çaydan içmeye davet etmen olurdu.
Cuando Orrin haga llorar a mares al jurado por esta chica muerta, cuando Gaffney muera porque no puedes permitirte pagar siete cifras por daños y perjuicios cuando todos sean echados de la oficina y yo pierda contra Chase entonces me podrán insistir con sus principios porque lo único que tendremos será tiempo.
Oren, jürinin bu kızın ölümü için salya sümük ağlamasını sağlarsa, milyonluk tazminatı ödeyemediğin için Gaffney'nin ekonomisi çökerse, hepiniz koltuklarınızdan olursanız ve Chase karşısında yenilirsem, o zaman ilkeler konusunda başımın etini yiyebilirsiniz çünkü bunu yapacak bol bol vaktimiz olur.
Eso no es todo, Orrin.
- Hepsi bu değil Oren.
Y estoy esperando contar contigo en el Congreso, Orrin.
Seni mecliste görmek için sabırsızlanıyorum Oren.
Vale, puede que el superintendente haya dicho que no había problema, pero el presidente a cargo del Senado de los Estados Unidos, Orrin G. Hatch, no dice lo mismo.
Baş müfettiş "olur" demiş olabilir Birleşik Devletler Senatörlüğü'nün başkanı Orrin G. Hatch tam tersini savunuyor.
Orrin, ¿ puedes dejarla abierta?
Orrin, sadece açık bırakabilir miyiz.
- Gracias, Orrin.
- Teşekkürler, Orrin.
Orrin Hatch, de la minoría republicana del Comité, por el momento... ha tomado el Comité.
Cumhuriyetçi kanadın azınlık tarafı, bir süreliğine Komitede söz sahibi oldu.
"A Thomas le gustaba discutir actos sexuales específicos y frecuencia del sexo". SENADOR ORRIN HATCH UTAH
"Thomas bazı seks faaliyetlerinden ve sıklıkla seksten bahsetmeyi seviyor."
Los Republicanos se quejan fuertemente de que, como Orrin Hatch dijo :
Cumhuriyetçiler, kızgınlıkla şikayet etmekteler. Orrin Hatch'in de dediği gibi,
Sí, Orrin Bach.
Evet, Orrin Bach.
Orrin... deberías irte en esta parte.
Orrin bundan sonrası için sen ayrılabilirsin.
Llama a Orrin Bach.
Orrin Bach'ı ara.
- Gracias, Orrin.
- Teşekkür ederim Orrin.
- Es impía. - Orrin.
- Oren...