Translate.vc / Espanhol → Turco / Pictionary
Pictionary tradutor Turco
64 parallel translation
Vamos a jugar al Pictionary pornográfico.
Pornografik resim çizme oyunu oynuyacağız.
Cuando jugamos al Pictionary, se rió tanto de mis dibujos...
Geçen hafta Pictionary'de bana öyle gülmesi beni ağlattı.
Ya sé, ¿ qué tal Pictionary?
Biliyorum.
Me están dando una paliza al Pictionary.
Pictionary'de beni yeniyorlar.
Es por jugar al Pictionary.
"Resimleme" oyunundan.
Ojalá sea algo divertido como jugar al Pictionary.
Umarım geçen haftaki Pictionary kadar eğlenceli olur!
Papá, no jugamos al Pictionary.
Baba, Pictionary oynamadık.
Nomás digo que si sacan sus juegos Bíblicos... me voy.
Bak, sadece şunu söylüyorum, İncil Pictionary oyununu çıkartırlarsa giderim.
Hitler, sí jugamos Pictionary con él Fue una risa
Hitler, evet, onunla çizmece oynadık. Gülmek onunda hakkıydı.
Combina lo mejor de todos los mejores juegos Candyland, I Never, Pictionary.
Bütün en iyi oyunların bütün en iyi özelliklerinin birleşimi. Şeker Diyarı, Ben Hiç, Çiz Bakalım.
Sí, hasta el 12 de nunca, porque no jugamos a tenis, golf o bridge ni a nada que se juegue entre cuatro, salvo el ahorcado y a veces el Pictionary.
Evet, Çıkmaz Ayın 12'sine. Çünkü biz tenis, golf ve briç oynamayız. Ya da dört kişi oynanan herhangi başka bir oyun.
Sí, y si es tan gran "artista", ¿ por qué no gana al Pictionary?
Evet, ve eğer bu kadar iyi bir "artist" se, neden resimde bu kadar kötü?
¿ Quién quiere jugar al Pictionary?
Kim Pictionary oynamak ister?
¿ Le pedirían a Picasso que jugara "Pictionary"?
Picasso'dan "Pictionary" oynamasını isteyebilir misin?
La playa, Pictionary, té dulce, iPods, bailes lentos, Cary Grant.
Sahil, kelime oyunu, buzlu çay, iPod, yavaş danslar, Cary Grant.
Tal vez juguemos Pictionary o algo parecido. ¡ Dios!
Muhtemelen biraz hayvan bitki oynarız ya da onun gibi şeyler.
¡ Pictionary!
Pictionary!
No podemos pasar cada noche jugando Pictionary.
Her gece Pictionary oynayamayız.
Te pateo el culo al Pictionary.
Pictionary'de canını okurum ama.
- Tengo el Pictionary.
Pictionary de var.
Hay un campeonato de Pictionary en la sala de estudiantes.
Öğrenci salonunda çizbakalım * turnuvası varmış.
- Esto es mucho mejor que Pictionary.
- Bu Pictionary'den * çok daha zevkli.
Vamos a jugar. ¿ Alguna vez jugaste Tequila Pictionary?
Hiç tekila ile pictionary oynamış mıydın?
¿ Pictionary?
Resim oyunu mu?
Si quiere, jugamos Pictionary.
Resim oyunu falan mi oynamak istiyorsun? Pekala.
Pero ahora que nos estamos embarcando en el viaje más gratificante de la vida y... y porque te quiero y porque... No me puedo imaginar yendo por la vida sin el más confuso artista del pictionary...
Hayatın en önemli adımını attığımız için seni sevdiğim için ve hayatımı dünyanın en yanıltıcı tahmin çizeri olmadan geçirmeyi düşünemediğim için sana bir şey sormak istiyorum.
¡ He comprado un pictionary!
Kızma birader aldım!
- Estamos jugando Pictionary.
- Pictionary oynuyoruz.
Es el diario de los Lockwood, estilo pictionary.
Evet, resimli Lockwood Günlükleri.
Ooh, una noche más emocionante de Pictionary?
Oh, yine heyecan verici bir kelime tahmin oyunu gecesi mi?
Pictionary, Charades, algún maldito'Boggle -
Kelime tahmini, kelime oyunu, biraz daha lanet kelime oyunu -
Tu papá me está haciendo jugar pictionary.
Baban bana Pictionary oynatıyor.
Soy un desastre en pictionary. - Sí.
Ben Pictionary'de berbatım.
Compré hace tiempo un Pictionary.
Gelirken Pictionary oyununu getirdim.
Estábamos hablando sobre el Pictionary.
Biz de az önce Pictionary'den bahsediyorduk.
Nos encanta el Pictionary, - ¿ verdad, George?
- Pictionary oynamaya bayılırız, değil mi George?
Hemos estado jugando al Pictionary, fumando hierba, probablemente sea hora de decirle fin a esta noche.
Kahrolası Pictionary oynadık, ot içtik. Muhtemelen artık yatma zamanı geldi.
¡ Está jugando Pictionary!
Resimlerle birşey anlatıyor!
¡ Me encanta el Pictionary!
Bu oyunu çok severim!
Tú eres un hombre adulto jugando pictionary en casa con menores.
Sen ise yetişkinsin ve çocuk oyunları oynuyorsun.
- ¿ Qué tal Pictionary?
- Biraz "Pictionary" oynamaya ne dersiniz?
Es el Pictionary sin ninguna razón.
Durduk yere "Pictionary" çıktı karşıma.
Por los últimos cinco años, siempre voy a casa de Gore Vidal para cenar y jugar a Pictionary.
Son 5 yıldır, Şükran günü yemeği için Gore Vidal'e gider, Pictionary oynarım.
Bien, Pictionary, ¿ cómo serán los equipos?
Tamamdir, Pictionary oynuyoruz. Takimlar nasil olsun?
Estamos jugando a Pictionary.
Pictionary oynuyoruz.
Pictionary no es una prueba real de ningún tipo de inteligencia.
Pictionary oynayarak gerçek zeka ve yetenek anlasilamaz.
Para ser honestos, Pictionary tiene habilidades verbales, visuales.
Doğruyu söylemek gerekirse Pictionary, sözlü ve görsel yetenek gerektiriyor.
Tengo pornografía. Tengo pictionary.
Pictionary oyunum var.
Pictionary. ¿ Hicieron noche de juegos?
Pictionary oyunu. Oyun gecesi mi yapmışlar?
¿ Qué te ha pasado?
Bazen de Pictionary.
Vamos a fin de Armenia y el juego Pictionary
Lahmacun ısmarlar, pictionary oynarız.