Translate.vc / Espanhol → Turco / Pokémon
Pokémon tradutor Turco
165 parallel translation
POKÉMON Liga Indigo - Epidodio 1 - ¡ Yo te elijo!
Pokemon, seni seçtim!
¿ Qué Pokemon usará ahora?
Şimdi hangi Pokemon'unu kullanacak?
Este Pokemon gigante lanza su ataque Y Gengar se aparta...
Şimdi bu dev Pokemon saldırıya geçiyor! Ho ho, fakat Gengar kenara sıçrıyor.
- Y ahora que tengo 10 años finalmente puedo obtener mi licencia Pokemon.
Ve şimdi 10 yaşında olduğuma göre, sonunda Pokemon lisansımı alabilirim.
... Los chicos de 10 años pueden obtener un Pokemon principiante del Prof. Oak
10 yaşındakiler Profesör Oak'tan acemi belgesi Pokemoncu alabilirler,
El experto en Pokemons del pueblo.
Bu kasaba Pokemon uzmanıdır.
- Experimentaré la sabiduría del entrenamiento Pokemon.
Pokemon eğitmenliğinde ustalaşmak için yolculuğa çıkacağım.
- Y les declaro a todos los Pokemon del mundo :
Ve adımı tüm Pokemon alemine duyuracağım,
- ¡ Yo seré un Maestro Pokemon!
Bir pokemon ustası olacağım.
- ¡ Maestro Pokemon!
Pokemon ustası!
- Pero mañana empezaré mi viaje Pokemon...
Ama yarın Pokemon yolculuğuma başlıyorum.
Mañana será un grán día para la nueva clase de estudiantes Pokemon.
Yarın yeni Pokemon öğrencileri için büyük gün.
- Yo tengo un Pokemon y tu no.
Bir Pokemon'um var, ve senin yok.
- Tu... ¿ ya tienes tu primer Pokemon?
İlk Pokemon'un var mı?
- Así es ¡ perdedor! Y está aquí, dentro de esta Pokebola.
Bu doğru, kaybeden, Ve Pokemon'um bu Poketop'un içinde.
Prometo que me convertiré en un Maestro Pokemon Y haré a Pueblo Paleta famoso en ¡ todo el mundo!
Söz veriyorum, Bir Pokemon ustası olacağım ve Pallet Kasabasını tüm dünyaya tanıtacağım.
- Me preguntaba si podrías decirme que tipo de Pokemon obtuviste.
Eğer söylersen, hangi Pokemon var sende?
- Si hubieras venido a tiempo, te hubieras enterado de que obsuve el mejor Pokemon del Prof Oak...
Eğer zamanında gelseydin, Profesör Oak'dan en iyi Pokemonu aldığımı görebilirdin.
- Es bueno tener un abuelo en el negocio de los Pokemon, ¿ no?
Bir büyük babanın Pokemon işinde olması ne kadar güzel, değil mi?
Ahora yo, Gary Oak, emprenderé el camino de los entrenadores Pokemon...
Ben, Gary Oak, Pokemon eğitmenin yollarını öğrenmek için gidiyorum!
Prof. Oak ¿ Dónde está mi Pokemon?
Ooo, Professor Oak, Pokemon'um nerede?
- ¿ Tu Pokemon?
Pokemon'un?
-... No para el entrenamiento Pokemon.
Pokemon eğitimi için değil.
¡ Estoy listo para un Pokemon!
Fakat inanın bana, bir Pokemon için hazırım.
- Pero ahora mi Pokemon será...
Ama şimdi kendime başka bir Pokemon seçeceğim...
-... Porque mi Pokemon será... - ¡ Charmander!
Çünkü benim Pokemon'um Charmander olacak!
-... O en este caso, el Pokemon.
veya bu durumda, Pokemon'u.
- ¿ Esto quiere decir que ya no queda ningun Pokemon?
Yani bunun anlamı tüm Pokemonlar alındı mı?
- Debo tener un Pokemon.
Bir Pokemon'umun olması lazım.
- Finalmente vas a hacer tu sueño realidad y comenzar tu entrenamiento Pokemon.
Sonunda düşlerin gerçekleşiyor ve Pokemon eğitmeye başlıyorsun,
- Los entrenadores Pokemon pueden cuidar de si mismos.
... Pokemon antrenörleri kendi başlarının çarelerine bakabilirler.
- ¿ Ese es tu Pokemon?
Bu senin Pokemon'un mu?
- Si, ese es mi Pokemon.
Evet, Bu benim Pokemon'um. Pi.
- Con Pickachu a mi lado, ¡ conseguiré a todos los Pokemon del mundo! .
Pikachu benim yanımdayken,... Dünyadaki bütün Pokemonları alabilirim!
- Bueno, tu me agrádas mucho... - Y desde que eres el Pokemon que estoy entrenando... -... ¿ No crees que podrías ser un poco mas amistoso...
Hmm, ben senden çok beğendim ve seni eğitecek antrenör olduğuma göre, biraz daha nazik davranarak ağzını açsan da neyin yanlış olduğunu söylesen?
- Bueno, eso quiere decir que eres como cualquier otro Pokemon, por lo tanto debes actuar como uno... -... y entrar en la Pokebola. Tal como dice en la Pokedex.
Hmm, o halde,... Sende diğer Pokemonlar gibisin, ve sende biri gibi davranıp Poketopun içine gir,... Tıpkı Podex'in dediği gibi.
Durante su entrenamiento, los Pokemon tienden a quedarse dentro de sus Pokebolas.
Eğitildiği süre içinde,... Bir Pokemon genellikle Poketopun içinde durur.
Pidgey es un Pokemon volador... Entre todos los voladores, es el mas dócil y facil de capturar.
Pidgey, uçan bir Pokemondur uçan Pokemonlar aksine,... uysaldır ve yakalaması kolaydır.
Un blanco perfecto para que los entrenadores Pokemon principiantes prueben las habilidades de sus Pokemon.
... Pokemon antrenörlüğüne yeni başlayanlar için bulunmaz bir testtir.
¿ Cuál es este Pokemon?
Bu Pokemon kim?
- De acuerdo, prometí atrapar todos los Pokemon del mundo... -... Y ahora estoy listo para dar el proximo paso, para poder ser el Maestro Pokemon número uno.
Dünyadaki bütün Pokemonları ele geçirmeye yemin ettim Şimdi bir numaralı Pokemon ustası olabilmek için ilk adımı atmaya hazırım Özgürlüğünün tadını çıkarmaya bak Pidgey,... Çünkü sen benimsin!
Para capturar un Pokemon, usualmente hay una batalla Pokemon, entre tu Pokemon y el otro.
Başka bir Pokemonu yakalamak için kendi Pokemon'unu savaşa göndermek zorundasın aksi halde başaramazsın.
Dentro de los Pokemon de bosque está Ratata.
Bir orman Pokemonu.
A diferencia de los Pidgeys, los Spearrow tienen una actitud terrible Son muy salvajes, y a veces atacan a otros Pokemon y a humanos.
Pidgey'in aksine Spearow son derece kaba bir Pokemondur. Oldukça vahşidir ve bazen Pokemonlara ve insanlara saldırabilir.
Los Pokemon salvajes tienden a ponerse celosos de los Pokemon entrenados por humanos.
Vahşi Pokemonlar insanların eğittiği Pokemonları kıskanabilir. Aah.
- Oh, y un Pokemon... ¿ estás bien?
Ve bir Pokemon! Ah, sen iyi misin?
- Hay un Centro Pokemon, no muy lejos de aqui, ¡ Tienes que ir ahora!
.. ... Yakında bir klinik var. Fazla uzak sayılmaz.
- Si, para Pokemon.
Pokemonlar için. Imm.
- ¡ Soy Ash de Pueblo Paleta! - ¡ Estoy destinado a ser el Maestro Pokemon número uno!
Ben Ash, Pallet Kasabası'ndan Dünyanın bir numaralı Pokemon ustası olmaya yemin ettim.
Todavía hay Pokemons no identificados...
Henüz adı konmamış bir çok Pokemon türü olduğu biliniyor.
El increíble mundo de Pokemon.
Pokemon'ların inanılmaz dünyası.