Translate.vc / Espanhol → Turco / Pussy
Pussy tradutor Turco
225 parallel translation
Yo no ando dando vueltas por el Cafe Gatito Negro para nada.
Black Pussy Kafe'de öylesine vakit geçirmiyorum.
el Café Gatito Negro y el Snack Bar.
Black Pussy Kafe ve Büfesi.
Además de esto, He sido informado que frecuenta... el cafe llamado el Gatito Negro.
Hatta, Black Pussy Kafe'sinin müdavimi olduğunu duydum.
¿ Le gustaría examinar los libros del Cafe Gatito Negro?
Defterleri, Black Pussy Kafe'de incelemek ister misiniz?
- Allí está el Cafe del Gatito Negro.
- Şuradaki Black Pussy Kafe.
Me llamo Pussy Galore.
Adım Pussy Galore.
Pussy, sabe más sobre aviones que sobre pistolas.
Pussy, uçakları silahlardan daha iyi biliyorsun.
EL CIRCO VOLANTE DE PUSSY GALORE
PUSSY GALORE'UN UÇAN SİRKİ
Es una mujer de muchas facetas, Pussy.
Çok özellikli bir kadınsın Pussy.
Mañana al amanecer, el circo volante de mi piloto personal, la señorita Pussy Galore, lo rociará en la atmósfera.
Yarın şafakta, özel pilotum Bayan Pussy Galore'nin uçan sirki, bunu atmosfere sıkacak.
¡ Pussy!
Pussy!
Por su bien, Pussy, contentémosles lo más posible.
Onların iyiliği için Pussy, onu olabildiğince mutlu edelim.
Por favor, entretén al señor Bond por mí, Pussy.
Lütfen Bay Bond'u ağırla Pussy.
- Menuda chica eres, Pussy.
- Sen güzel bir kızsın Pussy.
Pussy Galore a líder Champán.
Pussy Galore'dan Şampanya liderine.
- ¿ Y Pussy?
- Ya Pussy?
Incluso tuve que recordárselo a Pussy.
Pussy'i de bu konuda uyarmıştım.
"When it's Pussy Willow Time in Picardy".
"When it's Pussy Willow Time in Picardy."
De hecho, me reúno con él esta noche a tomar algo a las 7 : 30 en un club de Dean Street llamado Pussy Willow.
İşin aslı, bu akşam bir şeyler içmek üzere onunla buluşacağım... Dean caddesinde Pussy Willow isimli bir kulüpte saat 7 : 30'da.
No, idiota, no "puse".
Hayır, seni beyinsiz,'Pussy'* değil.
- No, dijiste, "puse". Yo dije, poussez.
- Hayır,'Pussy'dedin.
- Compra un poco de ese "Fussy Pussy".
- Bu kabarcıklı şeyden.
¿ "Fussy Pussy"?
- Kabarcıklı. Evet.
Deberías comprar dos botellas de Fussy Pussy.
Sen şu kabarcıklıdan iki şişe al, en iyisi.
Damas y caballeros, la Conejita Caliente.
Bayanlar ve Baylar, güzeller güzeli April Pussy.
¿ Creo que el viernes estrenan una de tus películas en el Teatro "Pussy Flick"?
Bu Cuma bir filmin gösterime girecek, sanırım Canikom Sinemasında.
Gato-fustigado.
Pussy-whipped.
James Bond y Pussy Galore nos gobernarán.
- İnanılmaz. James Bond ve Prissy Galore sınıfa kendi kurallarını koyacaklar..
Qué alivio que Pussy haya vuelto.
Chris'le bir soygun mu yaptın?
Muy bien, hagámoslo con "coño".
Şimdi de Pussy'i yapalım.
Pussy podría preguntar por ahí.
Pussy kaportacı. Bir sorsa?
Tío Pussy y papá lo hallaron.
Onu Pussy Amca buldu.
¿ Tío Pussy?
Pussy Amca mı?
Quédate ahí. Llama a Pussy o a Paulie.
Pussy veya Paulie'yi ara.
Pussy, ¿ tus hijos te han preguntado sobre esto nuestro?
Pussy, Kevin ve Matt işimiz hakkında soru soruyorlar mı?
¿ Y Pussy?
Mesela Pussy.
No sale desde que falta Pussy.
Pussy ortadan kaybolduğundan beri hayalet gibi.
¡ Pussy, Pussy!
Pussy, Pussy!
Pussy, Booty... ¡ No sé el apellido!
Pussy, Booty, soyadını bilmiyorum ki!
Y si Pussy está vivo, seguro que lo aprobaría.
Pussy'ye gelince, hâlâ sağsa o da aynı fikirde olurdu.
Mi amigo Pussy ha desaparecido.
En yakın dostum Pussy kayboldu.
Este bajón empezó mucho antes de su desaparición.
Bu halin Pussy kaybolmadan önce başladı.
No quiero oír hablar más de Pussy.
Artık Pussy'yle ilgili bir şey duymak istemiyorum.
Pussy seguramente se asustó y está oculto.
Pussy herhalde korktu ve kaçtı. Bu kadar.
¿ Por qué huyó Pussy?
Ama Pussy niye kaçar?
¿ Pussy?
Pussy mi?
¿ Quién es ese Pussy?
Pussy kim?
Vigilad a Pussy.
Gözünü Pussy'den ayırma.
Pussy Willow, Dean Street.
Pussy Willow, Dean caddesi.
- ¡ Pussy!
Temizlik yapıyordum.
Yo envié a Pussy a ese médico.
Pussy'yi ona yolladım.