Roller tradutor Turco

DEBIDO A UNA ENFERMEDAD REPENTINA LAS SEÑORAS MOORE Y BARING SERÁN REEMPLAZADAS.

ANİ GELİŞEN RAHATSIZLIK NEDENİYLE MARY BARING'LE ELLEN MOORE TARAFINDAN CANLANDIRILAN ROLLER DEĞİŞTİRİLECEKTİR.

Carnegie Hall. Dirige Bob Roller.

Carnegie'deki Bob Roller'ın şefliğini yaptığı konser.

Algunos papeles me dan miedo. En escena y fuera de ella.

Bazı roller sahnede veya sahne dışında beni huzursuz ediyor.

Yo no colecciono recuerdos. contrato números de music-hall, de circo, de night-club desde hace 30 años.

Hatırlamıyorum. 30 yıldır vodviller, sirkler ve gece klüpleri için roller ayarlıyorum.

Eras una borracha y una ramera, pero te convirtió en una estrella.

- Sen sarhoştun ve kısa roller oynayan bir berduştun, ve o seni bir star yaptı

Teatro es recitar, declamar versos gloriosos.

Rol yapmak demek, büyük roller, harika dizeler, muhteşem sözcükler demektir.

Hay un gran papel para ti y papelitos para nosotros.

Harika bir rol var sana, bize de ufak tefek roller işte.

Cuando un hombre quiere escribir sobre la gente, o dirigirla es porque, normalmente, tiene una especie de sexto sentido sobre ello, o cree que lo tiene

Insanın başkaları için roller yazmasını, onları yönetmesini sağlayan şey, genellikle kendisinin altıncı bir hisse sahip olduğunu, sanmasıdır.

Ir ahora mismo al parque, a montar en la montaña rusa.

- Ne? Roller Coaster'a binmek istiyorum. Hem de hemen şimdi.

Necesito algo de seguridad y cada vez tengo menos papeles.

Biraz güvenliğe ihtiyacım var, ve roller giderek azalıyor.

"Pequeña, empezarás con algo corto, pero creo que pronto podremos darte una buena noticia."

"Ama ileride daha büyük roller alacağınızı müjdeleyebiliriz çocuğum."

Nunca hice algo como esto cuando estuve contratada aquí,... hombre grosero y de mal gusto,... y menos me agrada ahora que me ofrece pequeños papeles.

Bu zevksiz, nezaketsiz adamdan burada sözleşmeli çalışırken de hoşlanmazdım. Şimdi bana küçük roller teklif ederken de daha çok hazzediyor değilim ondan.

Claro que eres un poco joven para esos papeles, pero quizá...

Tabii o roller için biraz gençsin, ama belki...

Una cosa es que una persona como usted ruegue por su vida, pero que oportunidad para ver a un funcionario del estado haciendolo.

Roller değişti diyorsun, düşündüğün bu değil mi? Senin biraz ağlayıp, sızlanman başka ama devletin bir üyesinin de aynı şeyi yaptığını göstermek bulunmaz bir fırsat diyorsun.

Sí, gané un premio : un canario roller.

Evet. Kanaryamla ikincilik ödülü kazandım.

Piden número nuevos.

Ve yeni roller için eskiler çok kötüler.

Si se re-asignan los papeles.

Ya roller tekrar belirlenmişse?

Por hombres, por papeles, por portadas de revistas.

Erkekler için, roller için, dergi kapakları için.

Y a las 5 pm las calles se llenan de dactilógrafas en roller skates.

Ve saat 17 de caddeler paten kullanan daktilocularla dolmuş.

Interpreto muchos papeles.

Birçok roller oynuyorum.

Aquí hay un cruce de Roller oriental con Persom.

Buradaki İzmir güvercini ile takla atanın çiftleştirilmesinden.

Podría hacer mil reflexiones sobre el caso, sobre ese juego de azar misterioso... y casi siempre malévolo que gobierna nuestra vida.

Neydi acaba? Rastlantı, kader. Tesadüfler hayatımızda önemli roller oynar.

Una gran invención. Como el cepillo de dientes eléctrico, Alka-Seltzer.

Tıpkı elektrikli diş fırçası, roller derby, alka-seltzer gibi.

ACTORES SECUNDARIOS

YARDIMCI ROLLER

Sé que quiso hacer comedia pero su esposo no lo permitió.

Hayatım boyu komik roller oynamak istedim ama kocam karşı çıktı.

Apareció en 8 filmes, del'46 al'49, en papeles menores.

46 ve 49 arasında sekiz filmde oynamış ama hepsi küçük roller.

Pero ahora, se han cambiado las tornas.

Ama simdi roller degisti.

Platónov es inteligente, él comprende que a excepción de la coquetería y de los entusiasmos inventados, ella no tiene más nada, ni tendrá jamás.

Platonov zeki bir adam, onda hiçbir şey olmadığı anlayacaktır, sadece numaradan roller ve sahnelenmiş övgüler ve bundan başka hiçbir şey yok.

Papeles modestos, pero son un inicio, ¿ no?

Sadece başlangıç için, mütevazi roller, olmaz mı?

Papeles secundarios en TV... anuncios.

# Televizyonda yardımcı roller...

Tiene ambición y hambre.

Küçük roller alıyor ve çok az kazanıyor.

Algunos papeles son agradables, otros no tanto.

Bazı roller güzel, bazıları ise güzel değildir.

Un papel sigue al otro.

Roller böyle peşin sıra değişir.

Si el caso fuera a la inversa, nosotros habríamos hecho lo mismo.

Roller değişmiş olsa, biz de aynı şeyi yapardık.

Naturalmente, solo escribe papeles buenos para mí.

Açıkçası sadece benim için iyi roller yazar.

Sí, pero sucedió todo lo contrario.

Evet, sadece roller degiºik.

Podría decirte muchas cosas, representar una gran farsa pero la verdad escueta es que te encuentro interesante y me gustaría hacer el amor contigo ".

Beraber daha ne roller oynarız ama gerçek şu ki, ilgimi çekiyorsun ve seninle sevişmek istiyorum. " desin. Sana repliklerle konuşabilirim. Bu kadar basit.

Sabes podría contarte muchas cosas e interpretar mil papeles, pero la verdad es que te encuentro muy interesante.

Ben sana repliklerle konuşabilirim. Beraber roller oynayabiliriz ama gerçek şu ki ilgimi çekiyorsun.

Sí, pues tienen la montaña rusa más elevada del mundo.

A, evet, dünyadaki en korkutucu roller coaster'lar var.

¿ Qué le ha pasado a Roller?

Roller, ona ne oldu?

Parece que nuestro amiguito no sufrió daño alguno, por lo que veo.

İşte geldi. Roller, en sağlam Autobotlardan biridir.

No es "Jeu de rollerderby".

- "Jeu de roller-derby" değil.

Lucha libre, Carrera de patinaje, Jimmy Swaggert...

Güreşler, roller derbisi, Jimmy Swaggert...

Acabo de recordar que hoy pasan a los "Roller-Durbies".

Şimdi hatırladım da, bu akşam TV'de maç yok muydu?

Señor D'arcy, ¿ qué le parecieron los otros papeles?

Bay D'Arcy. Diğer roller için ne düşünüyorsunuz?

Así que búsquenos... en la pista de patinaje Sunset, en el Área 60 del garaje subterráneo.

You'd better join us at the Sunset roller rink - Metro garajında, 16 nolu bölümde.

Tu amigo, Phil Crossette.

Küçük roller verdiğin arkadaşın, Phil Crossette'ti.

Es como una montaña rusa.

Roller coaster gibi.

De todos los papeles que interprete... El unico... que nunca pude hacer bien, era mi escena de la muerte... En...

Oynadığım roller içinde en iyisi King Lear'ın ölümüydü.

Una vez intenté sobornar a un acomodador en el Roller Derby.

Bir keresinde paten yarışında yer göstericiye rüşvet teklif etmeye çalıştım.

El papel de Gonta lo hará el director.

Gonta ve Koremori mükemmel roller olabilir.