Translate.vc / Espanhol → Turco / Ron
Ron tradutor Turco
6,617 parallel translation
- Ron, genial tu bebé.
- Vay, Ron, süper bebek!
Si necesitas algo, Ron, por favor, dinos.
- Yapabileceğimiz bir şey olursa lütfen haber ver, Ron.
Ron, ¿ qué haces aquí?
Ron, ne yapıyorsun burada?
Sí, tienes suerte. Vamos, Ron.
Aynen, çok şanslısın!
¿ Qué diablos?
Hadi ama, Ron. Ne anlatıyorsun?
Gracias, Ron.
Teşekkür ederim, Ron.
Ron Hubbard estaba en lo cierto.
Ron Hubbard haklıydı.
Ron para aplicar en las heridas, una aguja fuerte, e hilo encerado.
Yaraları sulamak için rom gerekli güçlü bir iğne ve mumlu bir iplik.
Debo sumergir la aguja y el hilo en ron.
Hem iğneyi hem de ipliği romun içinde tutmalıyım.
Ron, ¿ qué te parece este?
Ron, bu adam nasıl?
Se llama Ron.
- Adı Ron.
Es por lo que Dios inventó el ron.
O yüzden de Tanrı içkiyi icat etti.
Una cerveza y un generoso ron.
Bir bira ve rom.
Y estos son John, Ron y Patrick.
Bunlar da John, Ron ve Patrick.
Ron, siempre supe que un día te haría entender y amarías hacer trabajo de gobierno.
Helal be, Ron! Aklını çeleceğim ve hükümet için bir şeyler yapacağın bir günün geleceğini biliyordum!
Andy, ¿ por qué no vas con Ron y lo ayudas?
- Andy, sen de Ron'la gidip ona yardım et istersen.
Te veo en el estacionamiento, Ron.
O zaman otoparkta görüşürüz, Ron. Kaçtım.
Ron, ¿ te puedo preguntar algo relativamente importante?
Hey, Ron. Sana önemli bir soru sorabilir miyim?
Ron. Qué lío.
Of, Ron, ne zormuş bu.
Solo quería dos horas para olvidar que era padre. Ron, mira.
Tek istediğim, bir ebeveyn olduğumu unutacağım bir 2 saatti.
Encontré las tres diferencias.
Ron, bak, aradaki 3 farkı da buldum.
Gracias por hacer esto, Ron.
Teşekkür ederim, Ron.
# Se comían sus propios sombreros # # ¡ Ya un cocinero llamado Ron! #
Yediler kendi şapkalarını Ve Ron adındaki aşçıyı
Hola, Ron.
Selam, Ron.
Y si Ron intenta detenerme, puede comerse un bol de traseros.
Ve eğer Ron beni engellemeye kalkarsa götümü yiyebilir.
Sé qué estás haciendo, Ron.
Niyetini çok iyi biliyorum, Ron ve seni yeneceğim.
Felicitaciones, Ron.
Aferin, Ron.
Vas a aceptar esta pasantía te enamorarás del sector público vas a escalar rangos reemplazarás a Ron como director de parques ganarás un escaño en el Congreso y las dos nos postularemos para presidente.
Bu stajı kabul edeceksin. Kamu hizmetine aşık olacaksın. Basamakları hızla tırmanacak ve Parklar Müdürü olarak Ron'un işini alacaksın.
Enfrentémoslo, Ron. Te quiero, pero eres un caso perdido sin mí.
Şimdi, açık konuşalım, Ron, seni severim ama bensiz umutsuz vakasın.
Ron, ella es muy considerada y realista.
Ron, baksana ne kadar düşünceli ve ayakları yere basan bir kız.
El Sr. DeJong pide que envíe el ron al sótano a las 10 : 00.
Bay DeJong saat 10'da romu mahzene indirmemi istiyor.
Espera, Ron.
Bir saniye Ron.
Justo le estaba diciendo a Ron que mi perro es judío.
Az önce Ron'a köpeğimin Yahudi olduğunu söylüyordum. Telefon suda.
Hola, Ron.
Merhaba Ron.
Ron.
Ron.
Sr. Ron Dunn,
Bay Ron Dunn...
Hay algo por lo cual estoy realmente enfadado, pero otro Ron, él no está ayudándome con esto.
Çok sinirli olduğum bir konu var. Ama diğer Ron bu konuda bana yardımcı olmuyor.
Ron tiene razón, Ron.
Ron haklı, Ron.
Pero Ron mostró la verdadera razón.
Ama Ron gerçek sebebi görmeme yardımcı oldu.
¿ Ron negro, Don?
- Bu siyah rom mu, Don?
¿ Ron Swanson pidiendo ayuda?
Ron Swanson yardım mı istiyor?
Me llamo Ron Swanson.
Benim adım Ron Swanson.
Fue un placer conocerte, Ron.
Tanıştığımıza çok memnun oldum, Ron.
Ron, ¡ juega con nosotras!
Ron! Oyun oyna bizimle!
Niñas, Ron tiene herramientas afiladas.
- Oyna bizimle. Kızlar, Ron'un elinde keskin aletler var.
Ron es el rey Chispas del Bosque de Pastelitos.
Ron, Pasta Ormanı'nın kralı Kral Parıltı oldu.
Por favor, Ron.
Lütfen Ron.
Pregúntale a Ron.
- Ron'a sor.
Seguí el consejo de Ron.
Bazı aptallar Yelp'te beni eleştirmiş. Ben Ron'dan tavsiye aldım.
Quiero que sepas, aunque no seas mi padre eres como un hermano mayor. Gracias, Ron.
- Eğer gitmek istiyorsan, gidebiliriz.
- Ron.
- Ron, ya!