English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Rune

Rune tradutor Turco

158 parallel translation
Yo me llamo Rune. - ¿ Rune, que?
Benim adın Rune.
- Nada, solo Rune.
Rune ne? Hepsi o.
Si Rune, serás mi criado y harás lo que yo te mande.
Evet, sen benim hizmetçim olcaksın. Ne söylersem onu yapacaksın.
Rune, este es Frenchy Plante.
Rune, bu Frenchy Plante.
Rune. A partir de hoy, nuevo programa.
Rune, yeni bir düzene başlıyoruz.
Tráeme la linterna, Rune.
Feneri buraya getir, Rune.
Bien, Rune. Bien.
Olur, Rune, olur.
Buenos días, Rune.
Günaydın, Rune.
Vaya. ¿ Cómo estas, Rune?
Şey, günaydın, Rune.
- ¿ Entonces porque está usted aquí? - ¿ Y Rune?
Peki ya sen niçin buradasın?
- Quizá porque lo merezcamos.
Ve Rune? Belki biz buraya aitiz.
Dígame como es Rune.
Bana Rune'un nasıl biri olduğunu anlat.
Rune, pues es bizco y tiene dos pulgares en cada mano.
Rune bir tür şaşı ve her bir elinde iki baş parmağı var.
Rune es muy guapo, lo sé.
Rune çok yakışıklı, bunu biliyorum.
¿ Estoy prisionera, Rune?
Ben hapiste miyim, Rune?
Pon la llama muy baja, Rune.
Lambanın ışığını iyice azalt, Rune.
Sostén la lámpara alta, Rune.
Lambayı daha yüksekte tut, Rune.
Esa bala la boté hace mucho tiempo, Rune.
Oh, onu uzun süre önce atmıştım.
Rune, más vale que te lleves el caballo, la señorita no resistirá el camino a pie.
Rune, yaşlı gri atı da alsan iyi olur, sen ve hanımefendi yaya kalmazsınız.
Rune. ¿ Es la señorita perdida?
Hey, Rune, Kayıp Bayan bu mu? Merhaba.
Rune me ha dicho que fue muy bueno conmigo cuando me encontró.
Rune, bulunduğum zaman bana çok iyilik yaptığınızı söyledi.
Rune y yo hemos decidido buscar oro y...
Rune ile ben altın çıkarmak istiyoruz, ve...
Rune, sube allí y prepáralo todo.
Rune! Rune, yukarıya suyun yanına git!
Rune estará bien.
Sanırım Rune da iyidir.
Rune.
Rune.
Rune, vuelve al trabajo.
Rune, işine dön.
Déjelo usted, pero si lo hace, la concesión nos pertenecerá a Rune y a mí.
Sen bırakabilirsin. Fakat bunu yaparsam, hak Rune'la bana geçer. Anlaşmamız böyle.
Rune, ven conmigo necesitamos provisiones.
Ben malzeme almağa kasabaya iniyorum. Benimle gelmeni istiyorum.
- Estoy aquí.
Rune!
¿ Dónde estás, Rune? El temporal nos ha destrozado todo.
Su yolu yıkılmış.
En casa de Rune está la chica.
Rune'a... Bizi bekliyor.
estaré lista dentro de unos minutos, luego recogeremos a Rune y todos iremos a celebrarlo.
Bir kaç dakika içinde hazır olup, Rune'u alacağım ve kutlama yapacağız. Niçin gideyim?
¿ Dónde están Elizabeth y Rune?
Elizabeth'le Rune nerede?
Rune es mi socio y está de acuerdo.
Rune, benim ortağım, bana katılıyor. Lütfen alın.
- No necesitas ninguno. ¡ Rune!
Rune!
- Rune...
Rune...
- Me has decepcionado terriblemente, Rune.
Beni hayal kırıklığına uğrattın.
Las piedras sagradas...
Rune taşları...
El Rune es un alfabeto... antiguo del 500 A.C.
Bu rünik yazılar milattan önce... 500 yılında bulunmuş.
Cita :
Rune...
Que salgamos los cuatro, con el primo Rune y contigo.
Yani ondan olumlu bir izlenim edindiğimi gösterir bu.
Lorelai, te presento a mi primo, Rune.
- Yani ona söylemeyecek miyiz? - O seçenek de hoşuma gitmiyor.
Rune, es una mujer muy buena.
Biliyorum. Nasıl görünüyorum?
Llévate el dinero, Rune.
Parayı al, Rune.
Rune.
Rune?
Rune.
Rune!
¡ Rune!
Rune!
Pues tortura. Tortura a Rune y me tortura a mí.
Fakat öyle davranıyorsun, Rune'a, bana öyle davranıyorsun.
- ¡ Rune!
Buradayım.
Rune, esta es Lorelai.
Hayır.
Rune, vienes de visita sin avisar.
- Yukarıda.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]