Translate.vc / Espanhol → Turco / Signor
Signor tradutor Turco
392 parallel translation
Signor Emanuel Ravelli.
Senyor Emanuel Ravelli.
- Signor Ravelli. Quiero hablarle de la música.
- Senyor Ravelli, sizinle müzik hakkında konuşmak istiyorum.
Ahora, amigos, el Signor Ravelli nos deleitara en el piano.
Dışarıya! Ve şimdi de sevgili dostlarım, Sinyor Ravelli piyano çalacak bizlere.
Hemos vuelto, signor capitano, el teniente ha olvidado algo.
Geri döneceğiz Yüzbaşı. Teğmen birkaç şey unutmuş.
Soy el portero, signor tenente. Síganme.
Ben hizmetliyim, Gelin teğmen beni izleyin.
Ahora, signor tenente, vamos a ponerle en la cama.
Şimdi teğmen, Sizi yatağa çıkarmalıyız.
- Sí, signor tenente.
- Tamam, tamam teğmen.
- ¿ Necesita algo más, signor tenente?
Herhangi bir şeye ihtiyacınız var mı?
Eso no está permitido, signor tenente.
- Buna izin yok.
¿ Se marcha ya, signor capitano?
Dışarı mı gidiyorsunuz yüzbaşı?
- Repártelo tú mismo. - Signor capitano...
Postayı Uygun bulma.
- ¿ No va a abrirlas, signor capitano?
- Onları açmayacak mısınız yüzbaşı? - Hayır!
- Sí, signor capitano.
- Emredersiniz, yüzbaşı.
Sí, signor capitano.
Emredersiniz, yüzbaşı.
Sí, sí, signor. ¡ Y tanto!
Bahse var mısın.
Signor, los negocios son los negocios.
Sinyor bu sadece iş.
- Scusi, signor, por favor, scusi.
- Şimdi, scusi, sinyor, Iütfen, scusi.
Signor, ¿ es usted Horace Hardwick?
Bayım, siz Horace Hardwick misiniz?
Signor, le advierto.
Bayım, sizi uyarıyorum.
Signor, hay un hombre en mi cama.
Bayım, yatağımda bir adam var.
El signor Napoloni sale de su habitación.
Ekselansları Sinyor Napaloni şu anda odasından ayrılıyor.
Pero debo avisarle al Signor Faretti qué hora es.
Senyor Ferretti'ye saati söylemeliyim yoksa öğrencileri saatlerce tutar.
Por eso te vas a Italia con el Signor Guardi.
Bu yüzden İtalya'ya, Sinyor Guardi'nin yanına gidiyorsun.
Tal vez el Signor Guardi haga de ti una gran cantante, como ella.
Belki Sinyor Guardi seni de teyzen gibi büyük bir şarkıcı yapar.
Signor Guardi, ¿ puedo hablarle en serio?
Sinyor Guardi, sizinle ciddi bir konuda konuşabilir miyim?
- Muy bien, Signor Anton.
- Pekala Sinyor Anton.
Signor Guardi, lo he intentado.
Denedim, Sinyor Guardi.
Chuck, Signor Tommaso Bozanni.
Chuck, Sinyor Tommaso Bozanni.
- Signor Bradley.
- Signor Bradley.
Si Signor Joe.
Si Signor Joe.
El señor Trilli agradecería tener a María para él solo sin más distracciones, creo
Signor Trilli Maria ile başbaşa kalmak istediğini söylüyor, sanırım dikkati dağıldı.
- ¿ A casa, Signor Shadwell?
- Eve mi, Bay Shadwell? - Henüz değil.
¡ Eso es la cárcel, signor! ¡ La cárcel!
Bunun için hapse gireceksiniz bayım, hapse!
- Unas palabras, Signor Zaccardi.
- Biraz konuşabilir miyiz?
Sí, Signor Winters, Sacaré las luces en media hora.
Evet, sinyor Winters, ışıkları yarım saate kadar karartıyorum.
Sí, continúa, Signor Professore.
Evet, devam et, Signor Professore.
Y tú vienes pidiendo 50 mil.
- Signor Mario beni eve bırakmıştı... Bir takvim alır mısın? Bakın.
El signor Arcangelo lo-que-fuese.
Sinyor Arcangelo... İsmi neydi!
Ya conoce al signor Tucker de Lloyd's.
Sanırım, Senyör Tucker'ı Lloyd'dan tanıyorsunuz?
Signor Fantasma.
Senyör Hayalet.
Signor Maltese.
Sinyor Maltese.
Signor Maltese, por favor, perdóneme.
Sinyor Maltese, Lütfen beni affetmelisiniz
Qué alegría, Signor Maltese.
Bu çok hoş, Sinyor Maltese.
- El Signor Capone estuvo...
- Sinyor Capone geçenlerde...
Signor Maltese, es un Rolls-Royce.
Sinyor Maltese, Bu bir Rolls-Royce.
Quizás un poco más de lo que puede permitirse, Signor Maltese.
Şey, Sizin alım gücünüzü biraz aşabilir, Sinyor Maltese.
Pero a usted le haría un descuento, Signor Maltese.
Ama bu sizin için, elbette Sizin için biraz indirim yaptım Sinyor Maltese.
Signor Maltese, es un honor.
Sinyor Maltese, Bu ne Onur
Una tragedia para nosotros por no tener oportunidad de ver más al distinguido amigo del Signor Capone.
Yani, Sinyor Capone'nun seçkin bir dostunu daha fazla göremeyeceğimiz için bir trajedi olacaktır
Signor Ravelli.
Hey, Senyor Ravelli!
No está aquí, signor.
Burada yok bayım.