English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Society

Society tradutor Turco

230 parallel translation
Profesor de Astronomía, miembro de honor de la Sociedad para la Investigación Espacial, de la Sociedad para la Investigación Astrofísica de la Societé de France y del British Astronomical, Londres ; colabora en los Anuarios astronómicos, en Memories of the Royal Astronomical Society y en Nordisk Astronomik Tidskrift P.P.
Dr. Georg Manfeldt bir Astronomi Profesörüdür.
Voy a la sociedad geográfica para una reunión importante.
Geographic Society'e çok önemli bir toplantıya gidiyordum.
La sociedad geográfica insiste en la puntualidad.
Geographic Society, dakiklikte ısrar ediyor.
- Society Red pone 300.
Society Red 300 koyuyor.
La sociedad del ganchillo y jardín de la alta sierra celebra su reunión semanal.
High Sierra Crochet ve Garden Society haftalık toplantılarını yapıyorlar gibi.
Pero si esperas hasta el sábado... espero cobrar de la Harpenden Building Society...
Ama cumartesiye dek beklersen Harpenden İnşaat Firması'ndan Temettü bekliyorum.
- Toca el piano en la Bach Society.
- Bach Topluluğunda piyano çalıyor.
No me importa nada del Boston society.
Boston sosyetesi umurumda değil.
El mundo de los takenoko y de los cantantes de rock se aleja como un cohete. Los oradoradores les explican lo que la sociedad espera de ellas. Speakers explain what society expects of them.
Takenoko'nun ve rock sarkicilarinin dünyasi roket gibi uzaklasirken spikerler toplumun onlardan ne beklediklerini açikliyor.
Encontré algo en California, la Sociedad Neptuno.
California'da Neptune Society adında bir yer buldum.
- Una sede local de la Audubon society?
Yerel Audubon Cemiyeti mi?
A las 8 "Sociedad Nacional Audubón, tortugas de mar y antiguos nómadas".
Sekizde, National Audubon Society : Deniz Kaplumbağaları ve Kadim göçebeler.
MARGARET QUERIDA ESPOSA Y MADRE
Yardımları Horticultural Society'ye gönderin.
Si no le doy una lección, será un obstáculo.
"Moral Reform Society"'nin başkanı olunabilir. Düşünmüyorum. Ben bunları yapabilirim ancak.
La Sociedad planetaria otro en Harvard y en Argentina.
Planetary Society ait olmak üzere, hem Harvard'da hem de Arjantin'de var.
Cuando lo expulsaron de la Royal Society, Essex se obsesionó aún más con su investigación.
İnsanlar tarafından dışlanmasından sonra,... Essex araştırmalarına iyice kafayı takmıştı.
¿ Aún hablan de mí en la Royal Society?
Hâlâ benden bahsediyorlar mı?
Estamos con la Society for la Prevención de la Crueldad hacia los extranjeros.
Uzaylılara Zulmü Engelleme Derneği " ndeniz.
¿ Has visto la Sociedad de los Poetas Muertos?
Dead Poets Society'yi görmüş müydün?
Safina está tan preocupado por ésta disminución que lidera una campaña con la National Audubon Society para tratar de salvar a estos atunes.
Safina bu azalmadan o kadar endişe duymuş ki bu tonbalığını kurtarmaya çalışmak için, Ulusal Audubon Birliği ile kampanya yapıyor.
Visitamos "Society".
"Toplum" u kullaniyoruz.
KEN CASTLE BILLONARIO CREADOR DE "SOCIETY" Y "SOBREVIVIENTES" Quiero decir... cual es la más real, en serio.
Yani, hangisi daha gercek?
Primero, existió "Society"
Ilk basta "Toplum" cikti.
"Society" tomó por sorpresa al mundo, volviéndose en el placer culpable de millones de personas.
"Toplum" dunyada firtinalar estirdi. Milyonlarca insanin bir numarali eglence araci oldu.
Slayers... si society nos permitió controlar a otros,
AVCILAR "Toplum" baskalariyla yasamaniz icindi...
Por ejemplo "Society".
"Toplum" u ornek olarak alalim...
Todo contacto con la ciudad de "Society" y un estimado de 750 mil jugadores, fue perdido por 3 horas en lo que los técnicos describen como una
"Toplum" ve 750 bin kullanicisi arasindaki baglanti, bugun 3 saatligine kesildi.
El proyecto de Castle fue cancelado, pero la misma tecnología se usó para un juego y ese es el juego que Castle llama "Society".
Castle'in projesi sonlandirildi. Ayni teknoloji bir yil sonra Castle'in "Toplum" adini verdigi oyunda kullanildi.
Estoy hablando de todo Slayer, todos en Society... creo que tu esposa está en esa categoría.
Butun Avcilar ve "Toplum" sehrindeki herkesten bahsediyoruz. Senin diger yarini da bu kategoriye sokabiliriz.
Está en lo más alto de la Royal Society.
O Kraliyet sosyetesinden...
Cuando volvamos a Londres, Leo, recuerda invitarme a la Junta de la Royal Society se van a comer sus sombreros!
Londraya döndüğümüz zaman Leo, anımsatmayı unutma sakın tüm akademiye şapkalarını yedireceğim!
Como Presidente de la Royal Society, insisto respeten a esta criatura!
Kraliyet Kurulu Başkanı olarak Bu yaratığın yakalanmasını emrediyorum!
Qué John Birch Society que eras.
John Birch Topluluğu gibi.
Estoy a cargo de la subasta de the Society Matron's League's. El martes y pensé que querrías venir.
Sosyetik Kadınlar Cemiyeti'nin önümüzdeki salı yapılacak yıllık antika müzayedesini düzenliyorum.
Society Matron's League?
Gelmek istersin dedim. - Ne isim ama.
Derrote a los directores también, Menace II Society.
Menace II Society'nin yönetmenlerini dövdüm.
Sr. McCoy, permítanme decir que estamos... en la Society of American Coleccionistas Swizzle Stick muy contentos... estar teniendo nuestra convención aquí.
Mr.McCoy, şunu söylememe izin verin, biz... American Swizzle Çubukları derneği olarak burada... kalmaktan dolayı heyecanlıyız. Ama güvenlik konusunda biraz endişemiz var.
Augustus tenía un testamento que establecía claramente que el dinero fuera a grupos que ayudan a los prisioneros, como Fortune Society.
Augustus'un isteğine göre kitaptan gelecek bütün para "Kader Cemiyeti" gibi mahkûmlara yardım eden derneklere verilecek.
Theodore Roosevelt, W. B. Yeats, Elizabeth Bishop Thoreau, Robinson Jeffers, National Geographic Society... - ¿ Todos socialistas?
Theodore Roosevelt, William Butler Yeats, Elizabeth Bishop Thoreau, Robinson Jeffers National Geographic Şirketi hepsi sosyalist mi?
Dejamos a la Historical Society organizar una visita a nuestra casa
Tarih Cemiyeti'nin evimizi gezdirmesine izin verdik.
Voy a regresar al Seireitei y haré arreglos para que estén bajo protección en la Sociedad de Almas.
Seireitei'nin sizi koruma işini ayarlayabilmek için Soul Society'e dönüyorum. Buna emin misin...?
Pero algo totalmente inesperado esperaba por mí cuando regresé a la sociedad de almas.
Soul Society'e döndüğümde beni bekleyen şey, umduğumdan farklıydı.
¡ Ellos poseen grandiosos poderes! Si los ignoramos,
Onları terkederseniz, Soul Society için bir tehdit haline gelebilirler.
Ellos nunca serán una amenaza para la sociedad de almas.
Soul Society için tehdit oluşturma olanakları yok. Ama bu gerçek dünya için doğru olmayabilir.
Railway Restoration Society Dinner, junio... 17... 2004.
"Tren Yolları Restorasyon Derneği Akşam Yemeği" Haziran... 17... 2004.
La Austin Film Society me había invitado a exhibir una película que dirigí junto a Greg.
Austin Film Topluluğu tarafından Greg... ile çektiğimiz bir filmi göstermek için davet aldım.
A comienzos de 1957, Sir John Wilson, el director ciego de la Royal Commonwealth Society para ciegos de Londres, hizo una gira por el sudeste asiático.
Londra'daki körler için İngiliz Milletler Topluluğu başkanı olan kör Sir John Wilson, 1957 başlarında Güney-Doğu Asya'yı turladı.
Trabajo en "Society"
"Toplum" da calisiyorum.
Al final, fui capturada y llevada a la Sociedad de Almas.
Sonunda yakalandım ve Soul Society'e götürüldüm.
Entonces viniste a la Sociedad de Almas.
Sonunda Soul Society'e geldiniz.
¡ No queda Shinigami que recuerde el pasado!
Soul Society de değişti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]