English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Speaker

Speaker tradutor Turco

41 parallel translation
MATTHEWS por el altavoz :
Joe : SPEAKER OVER MATTHEWS!
- Ve esto, Sr. orador...
- Bakın Bay Speaker...
¿ Has oído hablar de Tris Speaker, de Ted Williams o de Buck Bokai?
Tris Speaker veya Ted Williams veya Buck Bokai isimlerini hiç duydun mu?
[Speaker]'Everton 0, Norwich 0'
Everton sıfır - Norwich sıfır.
Éste es Tris Speaker, Rogers Hornsby...
Bu Tris Speaker, Rogers Hornsby.
- Andy, te pondré en el speaker.
- Andy, sesini dışarı vereceğim.
Sacame el speaker, me ponés nervioso.
Hoparlörü kapatsana, sinirlerimi geriyorsun.
Tengo 6 "Ciudades de los Parlantes".
Altı Speaker City'nin sahibiyim.
Y ahora, por cortesía de "Ciudad de los Parlantes" que les da grandes descuentos en todo, desde bípers hasta DVDs denle una calurosa bienvenida universitaria a mi amigo y su cantante favorito, el Sr. Snoop Dogg.
Şimdi, Speaker City, çağrı cihazından, DVD'lere kadar her şeyde indirim yapıyor Harrison Üniversitesi'ne, benim dostum ve sizin gözdeniz, Bay Meraklı Dogg.
En "Ciudad de los Parlantes", estamos rebajando precios de cámaras de DVDs y todo lo que hay en medio.
Speaker City'de, DVD'den kameraya kadar her şeyin fiyatında büyük indirim yapıyoruz.
Yo construí "Ciudad de los Parlantes" de la nada y apenas sé leer.
Speaker City'i baştan yarattım. Pek okumam yok.
Señor portavoz, el presidente de los Estados Unidos.
Bay Speaker, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı.
¡ Sr. Speaker!
Bay Speaker!
¡ Punto del orden, Sr. Speaker!
Sırası geldi bay Speaker!
" Hace hoy una semana, Sr. Presidente temí que sería mi mala suerte anunciar el mayor desastre militar de nuestra larga historia.
" Bir hafta önce bugün, Bay Speaker, Şanlı tarihimizdeki en büyük askeri felaketi bildirmenin benim yazgım olacağından korkuyordum.
Dance, go rush the speaker that booms Baila, ve rápido que el altavoz retumba
* Dans et, gümbür gümbür çalan hoparlörler gibi *
Conteste! En speaker.
Sesi dışarı ver.
Hablaban todo el tiempo mientras yo trataba de escuchar al disertante invitado, especialmente este.
Onlar hep konuşuyordu ben dinlemeye çalışıyodum to the guest speaker. Especially this one.
Ya estoy harta de nuestro speaker. Está fuera de control.
Genel seslendirme spikeri kontrolden çıktı.
Te la presenté por el altavoz esa vez.
Telefonun speaker'ından tanıştırmıştım hani.
El "speaker" se nos estropeó, por lo demás está bien.
Hoparlör bozuk, konuşmaları dışarı veriyor.
- ( Speaker ), se cambia todo por favor...
- sen...
( Speaker )... que los teléfonos móviles en este vuelo a lo largo de todo el...
( Konuşmacı ) Lütfen uçuş boyunca çep telefonlarınızı kapalı tutun..
- ( Speaker )... en la cabeza...
- ( Konuşmacı )... başınınızın üzerinde...
- ( golpes Beso ) - ( Speaker ), enganche las correas.
- Seni seviyorum! - ( Konuşmacı ), askılar kanca...
( Speaker ) Tire de la Red manijas, para inflar el chaleco.
( Konuşmacı ) yelekleri şişirmek için, Kırmızı Kolu çekin.
( Speaker ) Esta es tu habla el capitán.
Kaptan konuşuyor.
( Jacintas distorsionada voz sobre Speaker ) de la muerte es parte de la vida.
Ölüm hayatın bir parçasıdır.
- Señora Speaker- - -.
- Sayin Sözcü- -
Para ti eso es muy fácil decirlo, Sr. Portavoz.
Senin için söylemesi kolay Bay Speaker.
"Sr. Presidente, el Ministro del Interior habla de progreso, y de razón y de ciencia, pero hablemos sin rodeos, lo que sus nobles palabras enmascaran es un programa para entregar un suministro de cadáveres gratuito a las sangrientas manos de los cirujanos".
Bay Speaker, İçişleri Bakanı gelişmekten mantıktan ve bilimden konuşuyor ancak bırakın da açık şekilde konuşalım asil sözlerinin arkasında cerrahların kanlı ellerine bırakılan cesetlerin serbest temini gizli.
Lord Harvey de Mile End, Sr. Presidente, me gustaría apelar al privilegio de los pares para dirigirme a la Cámara.
Mile End'den Lord Harvey, Bay Speaker parlamentoya bir akranını hatırlatmak istiyorum.
Carta Magna, Sr. Presidente.
Magna Carta, Bay Speaker.
Nuestra última revolución fue hace 140 años, Sr. Presidente, me cuesta creer que necesitemos otra, sea cual sea.
Son devrimimiz 140 sene önceydi Bay Speaker her ne olacaksa artık, başka birine ihtiyacımız olduğunu düşünemiyorum.
Y quiero al Sr. Kissinger y al vocero en esta reunión.
Ve Bay Kissinger ile Speaker'ı bu toplantıda istiyorum.
VICEPRESIDENTE SPEAKER TRUMBULL
BAŞKAN YARDIMCISI ALLAN TRUMBULL
Orador principal es el vicepresidente del FMI,
Keynote speaker is Vice President of IMF,
Aunque sea así, Sr. Portavoz, hay formas de que no se escuchen.
Öyle olsa bile Bay Speaker, onları bastırmanın yolları var.
Sincronización :
Motivational Speaker
( Speaker ) Atención.
Dikkat.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]