Translate.vc / Espanhol → Turco / Thrifty
Thrifty tradutor Turco
23 parallel translation
Sr. Palmer. Me llamo Glenn y soy de la flota ejecutiva "Económica".
Bay Palmer, ben Glenn, Thrifty Executive Fleet'den
Hola, Sr. Poole. Me llamo Julie y lo llamo de Servicios Telefónicos Thrifty.
Selam Bay Poole, adım Julie, arama sebebim...
Lo llamo de Servicios Telefónicos Thrifty.
Ekonomik Telefon Servisi adına arıyorum.
Una de ayer de Blockbuster Video para reclamarle Happy Gilmore. Y una de hace 2 días de Servicios Telefónicos Thrifty.
Biri dün, Blockbuster Video'dan Mutlu Gilmore filmi getirilmediği için ve biri de iki gün önce Ekonomik Telefon Servisinden.
- Hablé con Dennis Brough de Servicios Telefónicos Thrifty.
Ekonomik Telefon Servisi'nden Dennis Brough ile konuştum.
Thrifty Mart.
Thriftymart.
Fue la tía Lily quien encontró un anuncio en la contraportada del Thrifty Nickel en un fugaz sentimiento de algo parecido al instinto maternal.
Annelik içgüdüsüne benzeyen bir demet şeyin hızla gelip geçmesiyle sarı sayfalardaki ilanı bulan.. ... Lily teyzeydi.
Sí, te acercaré a la tienda y te compraremos algo bonito, ¿ vale?
Evet, seni Thrifty'ye götürür ve sana güzel bir şeyler alırız belki, tamam mı?
La llevo a comprar el vestido, ¿ verdad?
Onu Thrifty'ye götürüyorum ya, öyle değil mi?
¿ Ese de Thrifty's?
Thrifty'den gelen?
Thrifty Town.
- Thrifty Town.
No, quiero saber por qué aceptaste un trabajo en Thrifty Town.
Hayır, neden Thrifty Town'da işe girdin diyorum.
Thrifty Town, Jon.
Thrifty Town, Jon.
Trabajo en Thrifty Town porque no tengo dinero para mudarme a Atlanta y Melvin se niega a reintegrarme el depósito y el alquiler del último mes.
Thrifty Town'da çalışıyorum. Çünkü Atlanta'ya taşınmayı karşılayamam. Melvin de geçen ayın kira ve depozitosunu iade etmemekte oldukça kararlı.
Fumando hierba en el estacionamiento del Thrifty Town donde trabajo.
Thrifty Town otoparkında ot içiyorum. Bir de orada çalışıyorum üstelik.
Bueno... ya estoy lista para Thrifty Town.
Ben Thrifty Town'a kaçar.
El súper de la ciudad.
Thrifty Town.
Amantha, no creo que sea el sueño de nadie ser la gerente del supermercado del pueblo.
Amantha, Thrifty Town'da müdürlük yapmanın kimsenin rüyalarına girmediğini biliyorum.
Así que ¿ vas a seguir adelante con el plan de Thrifty Town?
- Pist. Thrifty Town'la mı devam edeceksin planına?
Futuros Thrifty Towners de América, ¿ quién es el siguiente?
Gelecekteki Amerikan Thrifty Towner'ın çalışanlarından sırada kim var?
Trabajo en el Thrifty Town de Paulie... y ese el único del que conocía su existencia... hasta hace un mes... o sea que no sé el supermercado...
Paulie'deki Thrifty Town'da çalışıyorum ve... bir ay önce bir şubesinin olduğunu öğrendim. ... bilmiyorum... mağaza...
¿ Asustar a un montón de aspirantes de Thrifty Towners?
Thrifty Towners özentisi birkaç tipi şaşırtmak mı?