English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Turnbull

Turnbull tradutor Turco

144 parallel translation
Él arregló todo con su ayudante Turnbull.
Her şeyi adamınız Turnbull kanalıyla ayarladı.
Turnbull es un buen hombre. Sí.
- Turnbull iyi bir adam.
En adelante tratará con Turnbull.
Bundan sonra Turnbull ile muhatab olun.
Prometida en marzo a Joshua Turnbull, en garantía de paso de embarcaciones a Vancouver y posterior matrimonio
Mart ayında Joshua Turnbull'un kefalet ve garantisi ile Vancouver'e..... geldi ve evlenmeye razı oldu,
Su marca aquí, Sr. Turnbull
Burayı imzala,.. Mr. Turnbull.
Él organizó esto con su hombre de confianza, Turnbull.
Her şeyi adamınız Turnbull kanalıyla ayarladı.
- Turnbull es un buen hombre.
- Turnbull iyi bir adam.
A partir de ahora trate con Turnbull.
Bundan sonra Turnbull ile muhatab olun.
Estarán muy felices de saber que su fundador y presidente del Consejo el Sr. Benjamin Turnbull Rand, está de acuerdo conmigo en esto por primera vez.
Kurucunuz ve yönetim kurulu başkanınız... Bay Benjamin Turnbull Rand'in... bu kez benimle aynı fikirde olduğunu duymak... hoşunuza gidecektir.
Son los Turnbull A.C.'s.
Bunlar Turnbull A.C.'ler.
Nos hemos enterado por los Turnbulls.
Turnbull'dan haber aldık.
Entrenador Turnbull, ¿ tiene a otro clavadista?
Koç Turnbull, geçerli başka bir dalgıcınız var mı?
Turnbull, Jodie.
- Turnbull, Jodie. - Hayır.
" "Lista de Apodos" " Jodie Turnbull, Granja Muncie.
"Jodie Turnbull, Muncie Farms."
A partir de ahora, tratará con Turnbull.
Bundan sonra Turnbull'la pazarlık et.
¡ Turnbull!
Turnbull!
Sr. Turnbull.
Bay Turnbull.
Es Eddie Turnbull.
Bu Eddie Turnbull.
Sra. Turnbull, ¿ podemos llevarnos esto?
Bayan Turnbull, bunu almamız da sakınca var mı?
Turnbull no tenía ni una multa de tránsito.
Turnbull'un trafik cezası bile yok.
Turnbull no era así.
Bu Turnbull'a göre değil.
- Y Turnbull alrededor de las 6 : 00.
Turnbull daha geç, 6 gibi değil mi?
A Eddie Turnbull lo aterrorizaban los choques de autos.
Eddie Turnbull araba kazalarından çok korkardı.
- Listos. Gracias.
- Teşekkürler, Bay Turnbull.
Ollie Turnbull.
Ollie Turnbull.
Al tener una actitud tan heroica, y hablar tan valientemente nadie podría haber adivinado en la oscuridad que escondido en el negro corazón del Sr. Romulus Turnbull yacía el hombre más peligroso del mundo.
Çok cesurdu, kısacası çok yiğit birisiydi. Karanlıkta kimse bilemezdi bunu Sör Romulus Turnbull'un kasvetli yüreğinde saklanan şeyi. Dünya üzerindeki en tehlikeli insandı.
Mi abogado y cosas... en general.
- Avukatım ve işlerime bakar. - Derek Turnbull.
Pregunto porque cuando la Sra. Lumley la vio en el bus por primera vez, ella... se puso sus anteojos de sol, como si tuviera miedo de que el Sr. Turnbull la reconociese.
- Evet. Bunu sormamın nedeni, Bayan Lumley sizi otobüste ilk gördüğünde hemen güneş gözlüklerini takmıştı. Sanki Bay Turnbull'un seni tanıyacağından korkuyor gibiydin.
Por algún tiempo ahora Stephen Turnbull ha sido un hombre de rutina.
Stephen Turnbull bi çok rutin şey yapardı
- Stephen Turnbull.
- Stephen Turnbull.
Entonces, ¿ usted estaba supervisando la exhibición, Señor Turnbull?
Yani sergiyi siz denetliyordunuz, Bay Turnbull?
¿ Los escaneos que se suponen estarían firmados por el Dr. Steven Turnbull?
Dr. Steven Turnbull'a teslim edilmesi gereken tomografiler mi?
El puesto de Turnbull es el número diez.
Pekala, Turnbull'un park yeri numarası 10.
No puedo imaginar a nadie destruyendo un artefacto como ése en especial un erudito como Turnbull.
Bir sanat eserinin bu şekilde tahrip edilmesini aklım almıyor. Bir de Turnbull gibi bir bilim adamının yapması cabası.
¿ Éste es el vehículo de Steven Turnbull?
Steven Turnbull'un aracı bu mu?
Turnbull, déjelos ir.
- Turnbull, bırak gitsinler.
Recorrí estas tierras, tratando de cazar al viejo Turnbull.
Yaşlı Turnbull'u avlamak için buraları karış karış aradım.
¿ Estás completamente seguro que fue Turnbull?
Onun Turnbull olduğundan kesinlikle emin misin?
Turnbull cambió después de Getisburgo.
Gettysburg'dan sonra, Turnbull değişti.
- Solo podemos confirmar que Turnbull tomó algo de ese tren. Y que entró a la armería estadounidense de Virginia una semana antes.
Tek doğrulayabildiğimiz Turnbull'un trenden bir şey aldığı ve önceki hafta Virjinya'daki Birleşik Devletler silâh deposuna girdiği.
- Hex entregó a Turnbull y a sus hombres.
- Turnbull ve adamlarını ihbar eden Hex'miş.
Quentin Turnbull...
Quentin Turnbull...
Quentin Turnbull está vivo.
Quentin Turnbull yaşıyor.
Turnbull.
Turnbull.
¿ Dónde está Turnbull?
Turnbull nerede?
Tengo información de calidad que dice que Turnbull y sus secuaces se dirigen a Springfield, Georgia.
Elime geçen çok iyi bir istihbarata göre, Turnbull ve çetesi kuzeybatıya yönelmiş ve Springfield, Georgia'ya gidiyorlarmış.
Lo hombres de Turnbull asaltaron uno de nuestros trenes.
Turnbull'un adamları trenlerimizden birine saldırdı.
Busco a Quentin Turnbull.
- Quentin Turnbull'u arıyorum.
¿ A qué se refiere?
Colin Turnbull, bir pigmeyi ormandan dışarı... çıkarışıyla ilgili harika bir hikaye anlatır.
Derek Turnbull.
- Otur.
Es normal que los diferentes departamentos...
Farklı departmanların sergi açmak için fon bulabilme rekabeti içinde olması pek nadir değildir, değil mi Bay Turnbull?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]