Translate.vc / Espanhol → Turco / Términado
Términado tradutor Turco
26,494 parallel translation
Cuando esté terminado, el dispositivo debe estar en alcance de objetivos norteamericanos nazis... de la ciudad de Nueva York.
Yapımı tamamlandığında, silah New York'taki Nazi hedeflerinin menzili içinde olmalı.
Todo ha terminado ahora!
Her şey bitecek artık! Fahad!
La vida de la noche ha terminado.
# Hayatın gecesi geçti. #
Nuestra pelea no ha terminado.
Savaşımız henüz bitmedi.
Y si no te bajas de esa caja, se habrá terminado antes de que te enteres.
Ve o kutunun üstünden inmezsen sen ne olduğunu anlamadan bitecek.
Esto no ha terminado.
Daha bitmedi.
Esta guerra no ha terminado.
- Savaş bitmedi.
Bueno, tu descanso ha terminado, ven y mira esto.
- Molan bitti. Gel de şuna bir bak.
La guerra contra el terror ha terminado.
Teröre karşı savaş bitti.
Quiero decir, tu vida ha terminado.
Yani, hayatın bitti.
Hasta tener a una D.A. aquí, hemos terminado.
- Savcı gelene kadar susacağım.
Hey, eh, por cierto, Casi se ha terminado el acondicionador.
Bu arada saç kremin bitmek üzere.
Cuando la cita había terminado, el Cometa era visible en el cielo.
Randevunun bittiği sıralarda kuyruklu yıldız semada kendini gösterecek. 371 ) }... kuyruklu yıldız semada kendini gösterecek.
- No puedo. - Hemos terminado entonces.
Yapamam.
Hemos terminado.
Burada işimiz bitti.
Pero los fuegos artificiales no han terminado todavía?
Gösteri daha bitmedi ama?
¿ Ya hemos terminado de hablar?
Konuşmamız bitti mi?
Ya he terminado por hoy.
Bugünlük işim bitti.
Las dos balas que faltan en la escena del crimen terminado en mi padre.
Olay yerinde kayıp olan o iki mermi babama isabet etti.
Entonces, hemos terminado.
Peki. O zaman burada işimiz bitti demektir.
La guerra ha terminado.
Savaş bitti.
La guerra ha terminado, tal vez tengas los recursos para acabarla.
Savaş sona erdi. Artık bunu tamamlamak için kaynaklara sahip olabilirsin kardeşim.
Bueno, Kelly... nos alegra mucho que tu madre haya decidido regresar al trabajo, pero no esperes llegar a socio al menos hasta que hayas terminado el jardín de infantes.
Kelly, annenin işe dönmeye karar vermesine çok memnun olduk ama kreşten çıkana kadar bir ortağın olmasını bekleme.
Y cuando esto haya terminado, volverás a casa como un héroe.
Bunlar bitince vatanına kahraman olarak döneceksin.
Casi han terminado de trabajar con eso.
- Üzerindeki çalışmaları bitmek üzere.
¡ Tu motín rebelde ha terminado!
- Asi ayaklanmanız sona erdi.
¿ Alguno de ustedes ha terminado con alguien?
Aranızda birinden ayrılanınız var mı hiç?
Bueno, yo he terminado con varios chicos.
Yeteri kadar erkekten ayrıldım.
¿ Hemos terminado?
Bitti mi?
Hemos terminado.
İşimiz bitti.
Nosotros hemos terminado, pero ya conoce a los rusos.
İşimiz bitti ama Rusları bilirsin işte.
Aquellos días se han terminado.
O günler geride kaldı.
No hemos terminado la misión. No derrotamos a Hades.
Görevimizi tamamlamadık henüz.
He terminado.
Tükendim.
Terminado.
Yok edildi.
¿ Se ha terminado?
Bitti mi?
Confieso que creía que el yoga y yo habíamos terminado... pero lo de ayer me abrió completamente los ojos.
- Açıkçası yogadan vazgeçtiğimi sanmıştım ama dün gözüm açıldı resmen.
¿ Has terminado tu trabajo de historia?
- Tarih ödevini bitirdin mi?
El laboratorio ni siquiera ha terminado de procesar la escena.
OYİ suç mahalli incelemesini henüz bitirmedi.
- Se ha terminado.
- Bitti artık.
He terminado aquí, Waverly.
- Buradaki işim bitti Waverly.
De acuerdo, hemos terminado aquí.
- Tamam, biz gidelim.
Hemos terminado aquí.
Bizden bu kadar.
Cuando esto ha terminado... Se acabó.
- Her şey sona erdiğinde -
El informe ha terminado aquí, si quieres echar un vistazo.
Buradaki rapora bir göz atmak istersen.
Honestamente, uh, pensé que había terminado estos meses atrás, las obsesiones, las preocupaciones, y... de repente, de la nada, un par de meses atrás, se convirtió en esta... cosa de nuevo.
Dürüst olmak gerekirse, bunu aylar önce aştığını sanıyordum sorunları, endişeleri falan. Ve birden bire durup dururken, bir kaç ay önce bu sorun tekrar başladı.
Oye Hotch, hemos terminado.
Hotch, işimizi bitirdik.
Todos sabíamos en nuestros corazones que no había terminado, y, mira, teníamos razón, así que en cierto modo extracurricular seguimos investigando para ver quién trabajaba con John Bradley.
Bu işin bitmediğini tahmin ediyorduk ve haklıydık, o yüzden John Bradley ile çalışanları bulmak için gizlice soruşturmayı sürdürdük.
Y ahora que la reunión ha terminado,
Ve şimdi toplantı bittiğine göre,
No he terminado aun.
Lafımı bitireyim!
- No. Nosotros hemos terminado.
- Hayır, işimizi bitirdik.