Translate.vc / Espanhol → Turco / Unique
Unique tradutor Turco
80 parallel translation
¡ Shelly Winters es la madre de Unique!
- Shelley Winters, Unique'in annesi.
¡ Sean Connery es la madre de Munique!
- Bak, bu güzel. - Sean Connery, Unique'in annesi.
¿ Qué es lo "singular" del caso?
Unique nedir?
Si no le decimos a la policía lo que ocurrió, no tendremos credibilidad, y es lo único que nos queda.
If we do not say to him to the police which happened, we will not have credibility, and is the unique thing that we have left.
Pero después pensé, ¿ cómo lo haría Unique?
Ama sonra Eşsiz ne yapardı diye düşündüm.
Kurt Hummel y Mercedes Jones. Unique adora la alfombra roja en la que caminan.
Kurt Hummel ve Mercedes Jones Eşsiz bastığınız kırmızı halıya tapıyor.
Si ustedes dos tuvieran un hijo juntos, ese sería Unique.
İkinizin gayri meşru bir çocuğu olsa, Eşsiz olurdu.
Y los abuelos de Unique serían André Leon Talley y Beyoncé, porque sólo lo mejor le sirve a Unique.
Ve Eşsiz'in dede ve ninesi Andre Leon Talley ve Beyonce olurdu çünkü Eşsiz'e sadece en iyisi uyar.
Unique suena a una gran persona.
Eşsiz harika birine benziyor.
De hecho, Unique es "ella".
Aslında Eşsiz bir bayan.
- Unique.
- Eşsiz. - Evet.
Wade nos pidió nuestro consejo, porque quiere usar un versito y cantar en sus Regionales como su alter ego Unique.
Wade bizden tavsiye istedi, çünkü Bölge yarışmasında ikinci kişiliği Eşsiz olarak elbise giyerek sahneye çıkmak istiyor.
Llévenle estas a Unique.
Bunları Eşsiz'e teslim edin.
No puedo creer que Unique vistiera eso.
Eşsiz'in becerdiğine inanamıyorum.
- le han dado a Unique la llave de la ciudad de Rahm Emanuel?
Rahm Emanuel tarafından Eşsiz'e hediye verildiğinin farkında mısınız? - Sahiden mi?
Lo que hiciste por Unique fue increíble.
Eşsiz'le yaptıkların muhteşem.
Vinimos a desear suerte a Unique y darle esta flor.
Eşsiz'e şans dilemeye ve bu çiçeği vermeye geldik.
Bueno, Unique ha abandonado el edificio.
Eşsiz burayı terk etti, ne kadar denesem de, getiremiyorum onu.
Es solo miedo escénico. La última vez que actuaste como Unique fue increíble.
Eşsiz olarak yaptığın son icrayı düşün.
Nadie conocía a Unique.
Kimse Eşsiz'i tanımıyordu.
Tal vez no puedas soportarlo, pero quizás Unique pueda.
Sen kaldıramayabilirsin ama belki Eşsiz kaldırır.
Yo creo que esa tal Unique es una estrella.
Bence Eşsiz denen çocuk bir yıldız.
De Vocal Adrenaline, del instituto Carmel, ¡ Wade "Unique" Adams! Y ahora un aplauso para nuestros tres finalistas para el Campeonato Nacional de Coros de este año.
Carmel Lisesi, Vocal Adrenaline'den Wade "Eşsiz" Adams! Şimdi alkışlarınızla bu senenin Ulusal Gösteri Korosu Yarışması ilk üç finalistini sunuyoruz.
No os equivoquéis : Unique será la nueva Rachel.
Şüphen olmasın, Eşsiz yeni Rachel olacak.
Unique os ofrece un afectuoso saludo.
- Eşsiz selam sabah yolluyor.
Tal vez deberías guardarte a Unique para las actuaciones y ser Wade el resto del tiempo, ¿ vale?
Belki Eşsiz'i gösterilerde kullanıp, diğer zamanlarda Wade olmalısın.
Y si las palabras no te convencen, ¡ deja que la majestuosidad, el misterio y la fabulosidad de Unique sea suficiente!
Eğer kelimeler seni ikna edemiyorsa bırak Eşsiz'in mükemmel görkemi ve gizemi yetsin!
Los ojos de Unique... ¡ están en llamas!
Eşsiz'in gözleri... alev, alev yanıyor!
Unique quiere interpretar Hedwig.
Bu ne ya? - Eşsiz Hedwig'i yapmak istiyor.
Sé que se sale de la norma, pero me gusta Unique.
Biliyorum, aşırı sıra dışı olur ama o role Eşsiz'i düşünüyorum.
Estos gemelos idiotas sentados ante ti están tramando poner... al fabuloso travesti Unique Adams como Rizzo en "Grease".
Önünde oturan iki salak ikiz, muhteşem travesti Eşsiz Adams'ı Grease'deki Rizzo rolü için seçmek üzereler.
Si tienen éxito, instaurarán un precedente legal... que despejará el camino para que Unique se haga una Cheerio.
Eğer seçerlerse, örnek teşkil eder ve Eşsiz'in Cheerio olmasının yolunu açar.
Espera. ¿ Cuándo ha dicho Unique que quiera ser Cheerio?
Bir dakika. Eşsiz ne zaman Cheerio olmak istediğini söyledi?
Unique Adams no es más que una atractiva y pechugona jovencita... que lo tiene todo muy bien puesto en su sitio.
Eşsiz Adams, uygun yerleri etli butlu olan çekici, balıketinde bir genç kızdan başka bir şey değil.
Unique es definitivamente un chico.
Eşsiz kesinlikle erkek.
Si Unique se identifica como chica y se viste de chica, debería poder hacerlo en escena.
Eğer Eşsiz kendini bir kız gibi hissediyorsa ve bir kız gibi giyiniyorsa, sahneye çıkmasına izin verilmelidir.
Le daré el papel a Unique, y punto y final.
Eşsiz'i seçiyorum ve hepsi bu kadar.
Unique conoce la canción y tiene la peluca.
Eşsiz şarkıyı biliyor ve peruğu var.
Unique hará de Rizzo, lo que confundió totalmente al Director Figgins.
Eşsiz Wayne Adams, Müdür Figgens'ın kafasını acayip karıştırdı.
Unique Adams no es más que una atractiva y pechugona joven mujer que lo tiene todo en su lugar.
Eşsiz Adams, uygun yerleri etli butlu olan, çekici, balıketinde bir genç kızdan başka bir şey değil. Dolgun bir kızcağız, Sue.
No voy a ir a menos que Unique también esté invitada.
- Eşsiz davetli değilse, ben gelmem.
Unique ama sus deliciosas y chocolateadas Krispy Kreme...
Eşsiz, leziz, çikolatalı Krispy Kreme donata bayılır.
¡ Wade... quiero decir, Unique, regresaste!
Wade... Yani Eşsiz demek istiyorum. Geri geldin!
¿ Unique?
Eşsiz mi?
Podrían dejarlo mientras estén por delante porque sólo hay dos formas para deletrear Unique, y una de ellas es D-I-V-A, diva.
Yeri gelmişken hepiniz vazgeçseniz iyi olur çünkü Eşsiz'i hecelemenin iki yolu vardır ve biri de... D.I.V.A... Diva.
Tengo más diva en mi dedo meñique que la que tú tienes en todo tu enfadado cuerpo, Wade - Unique.
- Küçük parmağımda sendeki iki buçuk santimden çok daha fazla divalık vardır, Wade-Eşsiz
Unique sabe todo lo que hay que saber acerca de "El juego de las lágrimas".
Eşsiz,'Ağlatan Oyunlar'hakkındaki her şeyi biliyor.
Entonces, Unique pidió meditar.
Eşsiz arabulucu talep ediyor.
Hola, Unique.
Hey, Unique.
OK, ¿ listo para un G 0? estoy listo.
Instead of a hundred times the atmosphere of Earth, on Mars it's 100th, which presents its own unique set of problems when you wanna try and land.
Quizás Unique se transfiera de instituto el año que viene.
Eşsiz seneye okul değiştirebilir.