Translate.vc / Espanhol → Turco / Vicks
Vicks tradutor Turco
59 parallel translation
Jane Felton sufrió una crisis nerviosa y en la farmacia, se agotaron los vaporizadores.
Jane Felton sinir krizi geçirdi, ve eczanede vicks bitti. Peki, tamam, tamam.
Vicks en el pecho.
Göğsüme de biraz Vicks.
- Es Vick Vapo-Rub.
- Bu Vicks.
Un día cuando tú y má salieron, tomé una gran fuente de agua hirviendo eché una gran cantidad de Vick y puse la toalla sobre mi cabeza.
Bir gün, annemle sen dışarıdayken bir leğene sıcak su doldurdum... içine koca bir kaşık Vicks attım ve başıma bir havlu örttüm.
¿ Resfriada? Necesitas una friega de Vicks en el pecho.
Eğer üşüttüysen biri göğsünü Vicks'le ovmalı.
Me acordé que tenía pomada Vicks en mi bolso.
- Çantamda Vicks olduğunu hatırladım.
¡ Mis gorjeos para Vicks VapoRub y Dippity-Do!
Vicks krem ve jöle için şakırken.
Todo lo que quise hacer fue protegerlo de los Kevin Vicks del mundo.
Tek istediğim onu dünyadaki Kevin Vick'lerden korumaktı.
Y pensar que todo esto empezó con el anuncio de Vicks.
Tüm bunların bir Vicks reklamıyla başladığını da unutma sakın.
Ahora para cantar nuestro himno nacional, le pagamos a la artista, Tabitha Vicks.
Şimdi, milli marşımızı söylemek için, karşınızda şarkıcı Tabitha Vixx!
Antes de abrir esto deberíamos ponernos mentol bajo la nariz.
Açmadan önce burnumuza Vicks sürelim bence.
De uno de los mejores vendedores en Química Vicks.
Çalıştığı kimya firmasının en önemli satış sorumlusunun dediğine bakın.
Es de la Compañía Química Vicks.
Vicks Kimya Şirketi'nin bir ürünü :
Es VapoRub y recibos de almuerzo.
Bir vicks ve yemek fişleri.
Lo juro, podría conseguir el mismo efecto si pusiera Vicks Vaporub en mi pecho y bebiera café al mismo tiempo.
- Yemin ederim aynı etkiyi göğsüme bir parça Vicks VapoRub sürüp kahve içsem de yakalardım.
Mientras tú estabas tirado con el Vicks Vaporub,
Sen Vicks Sinex ile yatarken...
- Nyquil y Red Bull.
- Nyquil ( vicks'in bir ilacı ) ve Red Bull ( enerji içeceği ).
¿ Busca algún linimento?
Biraz "Vicks" ister misiniz?
Helen Vicks
- Helen Vicks.
- Sólo Vicks vapoRup.
- Sadece Vicks.
Todo lo que necesitamos es un puente al frío y la temporada gripal y Vicks nos llevará hasta las vacaciones.
İhtiyacımız olan tek şey soğukalgınlığı ve grip sezonuna kadar bir köprü. Ardından Vicks bizi tatile kadar idare eder.
Me gustaría decir, en esta reunión de socios informal que estoy por firmar con Química Vicks.
Bu gayrıresmi ortaklar toplantısında Vicks kimyasallarının anlaşmasını bitirmek üzere olduğumu söylemek isterim.
¿ Tienes algo para Vicks?
Vicks'le ilgili bir fikir var mı?
Voy a improvisar un rato. Y casi que hago un discurso sobre la experiencia de Vicks.
Evet, birkaç dakika kafamı toplayayım ve bütün bu Vicks olayını söze dökmeye çalışayım.
- ¿ No tenemos nada de Vicks aún?
- Vicks'le ilgili bir şey var mı?
Cárgaselo a Vicks.
Vicks'e fatura et.
Y está tosiendo y todo el mundo le está mirando. Incluso el cura. Entonces aspira Vicks.
Öksürüyor, herkes dönüp ona bakıyor rahip de dahil, sonra bir Vicks atıyor ağzına.
Los de Vicks VapoRub, los de Lysol. Investígalo.
Vicks VapoRub ve Lysol şirketlerinin sahipleri.
Aún tenemos a Vicks. Esa es grande.
Vicks bizde hâlâ.
Nor lleva Vicks, Playtex, Life Cereal, Samsonite Sugarberry Ham, Secor Laxative.
Vicks, Playtex, Life Mısır Gevreği ve Samsonite'ta da yoksun. Sugarberry Jambon, Secor Müshil.
Tengo listos los cupones de Vicks.
Vicks kuponlarını yaptım.
Y estamos por filmar los avisos de Navidad, para Sugarberry y Vicks pero no serán exhibidos antes de Navidad y no nos pagarán antes de Pascua.
Sugarberry ve Vicks için Noel reklamlarını çekmek üzereyiz, ama onlar da Noele kadar yayınlanmayacak, yani paskalyaya kadar ödeme yok.
Heinz, Mohawk, Vicks. Todos bastante estables.
Heinz, Mohawk, Vicks, hepsi gayet yolunda.
Los trabajos de los trimestres 3 y 4 del año pasado han sido depositados con cheques considerables de Vicks, Sugarberry y Heinz, en el banco.
Geçen yılın üçüncü ve dördüncü çeyreğinde yaptığımız işler karşılığında Vicks, Sugarberry ve Heinz'tan hatırı sayılır çekler geldi.
Aún tenemos a Vicks.
Vicks bizde hâlâ.
Nor lleva Vicks, Playtex, Life Cereal, Samsonite Sugarberry Ham, Secor Laxative.
Vicks, Playtex, Life Misir Gevregi ve Samsonite'ta da yoksun. Sugarberry Jambon, Secor Müshil.
Tengo listos los cupones de Vicks.
Vicks kuponlarini yaptim.
Y estamos por filmar los avisos de Navidad, para Sugarberry y Vicks pero no serán exhibidos antes de Navidad y no nos pagarán antes de Pascua.
Sugarberry ve Vicks için Noel reklamlarini çekmek üzereyiz, ama onlar da Noele kadar yayinlanmayacak, yani paskalyaya kadar ödeme yok.
Se supone que esté en la mezcla final para Vicks esta noche y necesito cambiarlo.
Bu gece Vicks reklamının son halini ayarlayacaktık.
Tengo el honor de reconocer a la jefa Karen Vicks, a sus agentes, y al increíble Shawn Spencer por su incalculable servicio a la comunidad.
Toplum için verdikleri çok değerli hizmetler dolayısıyla Şef Karen Vick'i, kendini işe adamış memurlarını ve olağanüstü Shawn Spencer'i tanımak bir şereftir.
¿ Le pusiste vapor-rub a mi ex novio?
Eski erkek arkadaşıma Vicks'le tecavüz mü ettin?
Ahora, ve al hospital.
Hatta St. Vicks'e git. Linda mesaide.
Hace poco tuve que colocarle a Amy una pomada en el pecho.
Geçenlerde Amy'nin göğsüne Vicks sürdüm.
¿ Por qué no nos dijiste que perdiste Vicks por ti y Clearasil por nosotros?
Peki siz neden Vicks'i kaybettiğinizi ve Clearasil'i de bize kaybettirdiğinizi söylemediniz?
¿ Había alguien más de Vicks?
Orada Vicks'ten, başka birileri de var mıydı?
¿ Cuál es la facturación de Vicks?
Vicks'in satışları ne durumda?
Dice que algo pasó con Vicks Chemical.
"Vick Kimyasal" ile ilgili bir şeyler olduğunu söyledi.
¿ Qué demonios pasó con Vicks?
Vicks'te neler oldu?
¿ Puedes traer los Vick?
Vicks'i getirir misin?
- Helen Vicks. - Hola.
Çünkü bu sürtük onun emlakçısı seyahat arkadaşı değil.
- mientras dormía...?
-... kim Vicks sürdü sanıyorsun?