Translate.vc / Espanhol → Turco / Waterloo
Waterloo tradutor Turco
295 parallel translation
PERDIO EN WATERLOO POR NO TENER LA RETAGUARDIA BIEN CUBIERTA
Bana Waterloo'ya mâl olan şey korumasız bıraktığım kıçımdı.
- ¿ La Copa? ¿ Waterloo, fútbol o vino?
- Waterloo kupası mı, futbol mu?
En la espalda tiene la Batalla de Waterloo
Waterloo Savaşı vardı sırtında
¡ Ésa es la más mejor noticia desde la Batalla de Waterloo!
Waterloo Zaferi bile... bu kadar cesaretlendirici değildi.
Tome el camino del Puente de Waterloo, ¿ puede?
Waterloo Köprüsünden geç, olur mu?
¿ El Puente de Waterloo señor?
Waterloo Köprüsü mü, efendim?
A la Estación Waterloo.
- Waterloo İstasyonuna.
El duque era el bebé que azotó a Napoleón en Waterloo y lo convirtiera en ex campeón.
Dük, Waterloo'da Napolyon'u bozguna uğratan ve şampiyonluğunu elinden alan adamdı.
" El Sr. Craig cita la observación de Wellington sobre Waterloo.
Bay Craig, Wellington'ın Waterloo hakkındaki gözlemini alıntılamış.
Claro, el Sr. Craig no comprende que todo ha cambiado desde Waterloo ".
Belli ki Bay Craig, Waterloo'dan beri zamanın değiştiğinin farkında değil.
Ven desde Waterloo.
Sen Waterloo tarafından gel.
Papá dice que fue una batalla, como la de Waterloo.
Babam hep Argonne savaşından büyük bir şey olduğunu söyler.
Es la fecha de la Batalla de Waterloo.
Waterloo Savaşı'nın tarihi.
En Waterloo y al decir que en el amor la única victoria es la huida.
Waterloo'da ve "Aşktaki tek zafer kaçmaktır" dediğinde.
Es la batalla de Waterloo.
Waterloo Savaşı.
"Waterloo, Waterloo, llanura lúgrube."
"Waterloo, Waterloo, kederli düzlük."
Claro, subid.
Waterloo savaşında çavuşmuş. "
Él había sido sargento durante Waterloo.
- Benim hesabım bu ; siz hesaplamanızı yapın.
AL SARGENTO DE WATERLOO
- Atlarım artık dinlenmiştir. - O kadar su içtikten sonra...
EI sargento de Waterloo.
Nerede bıraktın? Aşağıda mı?
Los Thénardier estaban en Waterloo.
Gece 60.000 ölünün üzerine indi.
- Los ingleses. Tengo una pierna rota.
Hepsi Waterloo'da İngiliz ve Prusyalılardan kaçan korkaklardı.
Para mi hijo : En Waterloo, un hombre me salvó la vida. Se llama Thénardier.
Beş parası olmayan Marius İtalya Bariyerinin yakınında bir kulübede kalıyordu at pazarı mahallesine de yakındı.
¡ Corrieron ante los ingleses y los prusianos en Waterloo!
Dünya amma da alçalmış. Şu okuyacağımla daha fazla alırsın.
Estoy salvando a un coronel de debajo de un montón de cadáveres.
"Waterloo Çavuş'una." Çavuş ben oluyorum. Bir Albayı kurtarıyorum.
La derrota de Napoleón en Waterloo.
Napolyon'un Waterloo yenilgisi.
Avanza a tu Waterloo
Senin Waterloo'nda
Tomé un taxi desde la estación Waterloo.
Waterloo'da taksiye bindim.
Muchas veces le veía en un semáforo, en el cruce de Strand y Waterloo.
Onu sık sık Strand-Waterloo kavşağındaki trafik ışıklarında görürdüm.
- Waterloo.
- Çantada. - Hayır!
- ¿ Cuándo fue la batalla de Waterloo?
- Waterloo Savaşı kaç yılında oldu? - 1515 yılında.
Vamos, Napoleón. Hacia Waterloo.
İyi.Gel böyle, Bu taraftan, Napoleon.Waterloo bu tarafta
- Mi padre estuvo en Waterloo.
- Babam Waterloo savaşındaymış.
Hay un autobús a Waterloo, o el metro directo.
İstasyona kadar otobüs var.
Dominique. Pero me llaman Waterloo.
- Bana, Waterloo derler.
Venga, Waterloo.
Buraya gel, Waterloo.
Mañana volverá allí, Waterloo.
Yarın ofise gideceksin Waterloo. - Hayır.
Es Waterloo.
Waterloo savaşı.
Ya es hora, Waterloo.
Gitme zamanı Waterloo.
Haz hecho un gran esfuerzo.
Biliyorum, zor olmuştu Waterloo.
¿ Cómo nos descubriste?
Waterloo'nun benimle bağlantısını nasıl anladın?
Cuando me dijo su apodo. Era la combinación.
Bana lakabını söyleyince şifre Waterloo savaşının tarihi.
A la Estación Waterloo.
Waterloo İstasyonuna.
La Estación Waterloo.
Waterloo İstasyonu.
A la Estación Waterloo conductor.
Waterloo İstasyonuna çek.
- Id a ver a vuestro sobrino. - ¿ A sus aposentos? El colmo de la prudencia es multiplicar las defensas donde menos posible es que ataquen el fuerte.
General Kleber'in yanında savaşırken kolu kırılan rütbesiz er Lodi'de Asteğmen Austerlitz'de Şeref Madalyası Eylau mezarlığından kurtulan üç kişiden biri... 12.yarasını aldığı Friedland'da Yüzbaşı Waterloo'da Albay.
Coronel en Waterloo.
Güzelim, yarın hepimiz Kralcı olsak iyi olur.
"Al sargento de Waterloo".
Ressam David yapmıştı.
EI sargento de Waterloo.
Montfermeil'deki Han.
¿ No queréis acordaros?
Waterloo Çavuşu tabelası vardı.
Mi bisabuelo murió en Waterloo. Pero él luchó por los franceses.
Fransızlar'ın yanında savaşıyordu.