Weasel tradutor Turco

Chico, hay que empezar un jaleo.

Weasel'la kapış.

- ¿ Pegar al Hurón?

Weasel'la mı? O benim kardeşim.

¡ Es mi hermano! - No discutas. Sacúdele.

- İtiraz etme, Weasel'la kapış.

- Eh, Hurón. ¿ Cómo está Ma?

- Hey, Weasel. - Evet, Junior.

El Hurón está donde Annie, por eso he venido.

Tamamen unutmuştum. Weasel, Annie'nin yanına gitti.

- Hurón, te lo dije... sin armas.

Daha kaç kez söylemem gerekiyor? - Weasel, söylemiştim.

Pero si ocurriese algo, vendrían los rangers... y me tendría que largar de aquí antes de que lleguen mis hombres.

Ama yeteri kadar vızıldarsa,... adamlarım Weasel ve Timmy bana yetişmeden korucular buraya gelir.

- ¡ Faina!

- Weasel!

- Faina fue a rogarle que baje.

- Weasel onu aşağı davet edecek.

Faina, cuidado con él.

Weasel. Çocuklara dikkat et.

¿ Qué estás haciendo aquí, Weasel?

Burada ne yapıyorsun, Weasel?

Eva se casó con un gusano llamado Phillips.

Evet, Eva, Weasel Phillips diye biriyle evliydi.

Le debo un cajón de cervezas al viejo Weasel Phillips.

Sanırım Weasel Phillips'e bir kasa bira borçluyum.

Weasel.

Weasel.

¡ Oh, Weasel!

Oh, Weasel!

- Discúlpeme, Sr. Visón.

- Müsadenizle Bay Weasel.

- Sí, claro, el Sr. Weasel.

- Evet, Bay Weasel.

Bernard, debemos encontrar un despacho para el Sr. Weasel.

Pekala Bernard, Bay Weasel'a burada bir ofis ayarlıyoruz.

Martin, ¿ ha recibido Weasel una copia de la factura de las nuevas máquinas americanas?

Martin. Şu bizim kurnaz tilkiye yeni Amerikan adresleme makinelerinin faturasının nüshalarını verdiniz mi?

- Cállese, Weasel.

- Kes sesini, Weasel.

- Buenos días, Sr. Weasel.

- Günaydın Bay Weasel.

Parece buena idea, Sr. Hurón, Visón, Weisel.

Bence güzel fikir Bay Hafiye, Weasel, aman Weisel.

¿ Qué hará nuestro amigo Visón?

Dostumuz Weasel başka neyin peşinde?

Weasel surgiendo de entre los muertos.

Bak, Bay Sansar diriliyor.

¿ Qué... ¿ Qué te pasó?

Weasel... Ne? Sana ne oldu, Weasel?

Pájaro Loco.

Sleepy Weasel ( Uykulu Gelincik ).

Pájaro Loco lleva meses de preparación.

Sleepy Weasel 10 aydan beri planlanıyor.

El éxito de Pájaro Loco depende de volar debajo del radar enemigo.

Sleepy Weasel'ın başarısı düşman radarı altında yapacağımız manevraların başarısına bağlıdır.

Creo que alguien quiere que Pájaro Loco fracase.

Sanırım birileri Sleepy Weasel'in başarısızlığını istiyor.

Weasel!

Pislik!

Hey, Weasel.

Hey, çakal.

"Mary tenía un corderito" repetiremos : "La comadreja hizo pum".

"Pop goes weasel!" i tekrar edeceğiz.

- No, un Weasel F-4.

- Hayır, bir F-4.

Sí, Comadreja.

Evet, Weasel, zeytinli ekmek.

Oye, ¿ saben cual es una palabra graciosa? "Pickle weasel".

Hey çocuklar, hangi kelimenin komik olduğunu biliyor musunuz?

"Pickle weasel".

Afacan çakal.

Los helados popeye.

Pop-şekerlere. "Pop goes the weasel." ( çocuk şarkısı )

Oye Pop Goes The Weasel candor hacemos el amor. ¿ Eso es normal?

Seks sırasında çocuk şarkıları dinlemekten hoşlanıyor. Bu garip mi?

Tienes razón, Weasel.

Haklısın, Weasel.

Weasel, tengo cerveza, si me echas una mano.

Weasel, bira aldım. Yardım edersen.

Y el mismo viejo Grizzly. ¡ "Comadreja" Johnson Junior!

Şimdi de tüm hayvaniliğiyle Küçük Weasel Johnson!

El sólo hecho de pensar que el dedo de mi hermano será masticado por una comadreja es demasiado.

Kardeşimin parmağının bir Weasel tarafından çiğneneceği düşüncesi bile çok fazla.

No podrás transferir el dinero, y al hermano de Catalina le comerá el dedo una comadreja.

Ya kaybedersen? O zaman parayı gönderemeyeceksin ve Catalina'nın kardeşinin parmakları bir Weasel tarafından çiğnenecek.

Traducido por aronfenix, mumfix, hernan, skote, weasel, laster, Dmike, doctorenalaska, mini-d, Sera, radarset, Waki, albanchurro, Ice _ Guard, facundo, usuario616, alonsola, perinquen, Rigodoo, Tutatis, natxu, searex, yomismo22 para Wikisubtitles

Sezon 2 Bölüm 8 Çeviren : Menschmaschine

Eso es, Sr. Maravilla, son solo tonterías.

İşte bu Shazam : "Pop Goes The Weasel".

- Son solo tonterías.

- "Pop Goes The Weasel".

WEASEL

HAİN

¿ Tienes que llamarnos recién casados?

Weasel *. Yeni evlileri aramak zorunda mısın?

El Hurón sería un gran secretario de guerra.

Ve Weasel. Harika Savaş Bakanı olmaz mı?

Tu eres Faina.

Sen Weasel'sin, değil mi?

( Pickle weasel : ramera, ninfomana, prostituta, etc )

Afacan çakal.