English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Zap

Zap tradutor Turco

114 parallel translation
Lo hacía y ella ¡ zap! , me golpeaba en los nudillos con una regla de acero.
Elimi uzatırdım ve "Şap!", çelik kenarlı cetvelle parmak boğumlarıma yapıştırırdı.
Eso es lo que te daré.
- Öp beni. Seni "zap" layacağım.
Luego sacas tu mazo y zap.
Son olarak yakın dövüş için muşta. Bir de gazın var. Suratına doğru.
- Sr. Clean- - eras de algún agujero de mierda del Sur del Bronx... y creo que la luz y el espacio de Vietnam... pusieron el zap en su cabeza.
Clean, Mr Clean, Güney Bronx daki bok çukurlarından bir yerdendi. Vietnamın ışığı ve mekanı kafasına öldürmeyi koymuştu sanırım.
En el amor no se puede zapear como en la tele.
Aşkta kanal değiştirir gibi zap yapamazsın!
simplemente voy a ponerme encima de él, y en el momento apropiado, al pulsar el botón, lo atrapamos.
Sinsice arkalarından yaklaşıyorum. Bizi fark etmeyecekler bile. Sonra, tam saniyesinde zap!
Me voy a Zap's.
Zap'a gidiyorum.
Zip-zap y yo me he ido.
Şipşak. Anında.
Y luego i l calor hacia arriba, y luego suavemente con un poco de alcohol y zap.
Bilirsin, iğneyi alıp ısıtırım, sonra biraz alkole batırır ve delerim.
Recuerdan durante años y años, y en el momento oportuno...
Yıllarca hatırlarlar ve doğru anda... Zap!
¡ Mierda, eres un imbécil, Zap!
Kahretsin, çok aptalsın Zap.
¡ Vamos Zap, dale fuerte!
Haydi Zap, parçala!
¡ Venga, Zap!
İyice parçala Zap.
¡ Gizmo, zap, zap!
Gizmo, zap, zap!
¡ Un regalo fantabuloso, super-más-maravilloso!
Harika, marika zap zup zarika bir hediye!
¡ Crac!
Zap! Grr! Bam!
Que no sepan el dolor... y desgracias que he visto.
Dün gece gördüğüm, bütün o "a-cı" ve "a-zap" şeylerini duymalarını istemem.
Numero dos, numero cuatro...
İki numara, dört numara. [Don Donahue - Eski Zap Comix Yayımcısı]
Me senté a trabajar e hice dos números completos de''Zap Comix''. ( Comic Liquidador )
Ben de işe koyuldum ve Zap Comix'in iki sayısının tamamını çizdim.
Era divertido ser parte de eso y ver''Zap''por todas partes.
Bunun bir parçası olmak ve Zap'ın her yere yayılmasını izlemek çok eğlenceliydi.
Crumb dio la propiedad de''Zap''a los artistas.
Crumb, Zap'ın aidiyetini sanatçılara verdi.
Éste es el primer número de''Zap Comix''que hice a finales del 67.
Bu 1967'nin sonlarında yaptığım "Zap Comix" in ilk sayısıydı.
Cuando tenía 9 o 10 años, mi hermano coleccionaba''Zap Comix''.
9 ya da 10 yaşındayken erkek kardeşim "Zap Comix" leri toplardı.
Seguro que hago "machos terrores".
Muhtemelen bip rüsü hata zapıyorum.
Permanece siempre a unos centímetros, sin tocarla. Y cuando los dos bordes estén al rojo vivo... ¡ zap! ¿ Vale?
Bir santimetre mesafede duracaksın asla dayanma ve iki uç iyice kızarınca bir damla lehim tamam mı?
- Estoy buscando.
- Zap yapıyorum.
Debió ser inteligente, estudiar enamorarse, casarse, tener hijos vivir tranquilo.
Zap! Zeki olmalıydı, üniversiteye gitmeliydi bir kızla tanışmalı, evlenmeli, çocukları olmalıydı, harika olmalıydı.
- Tú nunca lo haces.
— Sen zap yapmazsın. Hiç bir zaman.
¿ Has usado Zap Glue?
Hiç Zap Glue kullandın mı?
- ¿ Zap Glue?
Zap Glue?
Y, ¿ qué es tan maravilloso de Zap?
Peki, Zap'in nesi harika?
Somos Grace y Will, y no estamos aquí, deja tu mensaje, scooba do ba-zap do wah, oh yeah.
Biz Will ve Grace'iz ve evde yokuz. Telefona mesajınızı bırakın. Scoobi-doo-biz-ah-doo-wah.
Un "disparo" a alguien con el corazón debil y estará un poco más que muerto.
Kalbi kötü olan birine bir zap. Onu yolcu etmeye yeter.
Pero en ese preciso momento en la fracción de segundo antes de que Tom pudiera iniciar las máquinas, ¡ zap!
Lakin tam o anda... Tom motorları çalıştırmasına bir kaç birkaç saniye kala, bom!
Zip-zap, bim-bam, lista, vestida y ¡ de vuelta en el centro comercial!
Öyle şöyle, şöyle böyle. Hazırsın, giyinmişsin. Tekrar çarşıdasın.
No lo sé. no hay razón, que acabamos de sacarlo y tomó medidas drásticas, y ZAP, descarga eléctrica.
Bilmiyorum bunun için bir sebeb yok, oradan çıktı üzerime geldi ve ZAP elektik çarpması.
Kyle, si vuelves a citar a ese hombre gordo y pelón... despertarás una mañana, ¡ y zas!
Kyle, yine bu adamdan bir kez daha bahsedersen, bugünlerde bir gün şöyle uyanacaksın ZAP!
tenemos alas-Zap y pollos dorados... ( Todo nombres de platos )
Orada budaya dua ederken en iyi yemekleri yiyeceksiniz.
Mira, si le considera una amenaza, se lo cargará
Onu bir tehdit, sadece onu zap edeceğiz gördüğü takdirde, bak.
Si conseguimos que ataque a este montón, quizá podamos destruirlo.
Biz bu kazık saldırı alabilirsiniz Peki, belki onu zap alabilirsiniz.
Se va,... miro la cartera y hay una abeja allí,... y zap, en el dedo.
Gitti. Cüzdana koyuyordum ki parayı, bir arı çıktı ortaya parmağımı soktu.
Con un zetz Con un zap
Zetz sesiyle Zap sesiyle
El Príncipe Kenny, el gran Rey.
Prens Kenny, Büyük K. Bah! Zap!
En la universidad era un ZAP.
Üniversitedeyken ben bir ZAP'tım.
Zip, zep, zap Salta como el mejor
Zip zap zop En büyük pop
Si uno de los prisioneros trata de liberarse durante el traslado,... la carga se activará, y zap... uno al suelo.
Nakil sırasında tutuklular kaçmaya kalkarsa, çarpılacaklar ve nakavt olacaklar. - Kahretsin!
Si pudiésemos encontrar un sitio donde las líneas de transmisión se acerquen- - ¡ Conectamos ambas líneas y "zap"!
Eğer iki hattın birbirine yaklaştığı bir yer bulabilirsek... iki hattı birleştiririz ve "zap"!
Estás cambiando de canales, y te das cuenta que estás jodido cuando ves esto...
Kumandayla zap yaparken bir şey görünce yarağı yemişinizdir.
¡ Zas!
Zap!
No necesito decirles esto, pero esa hierba estaba... requete-bum-pam-zap-nísima!
Size bunu söylememe gerek yok ama bu ot...
¡ Zap!
Bingo!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]