Àrbol tradutor Turco

- ¡ Àrbol vaaa!

- Kereste!

¡ Àrbol vaaa!

Kereste!

- Esta no es de un àrbol.

- Bu öyle bir yara değil.

" Cuando, de niño, William Blake vio al profeta Ezequiel bajo un àrbol...

" William Blake küçük bir çocukken bir tarlanın ortasında bir ağacın altında...

¡ El último que llegue al àrbol es tonto!

Ağacın etrafını son dolaşan aptaldır!

Àrbol al viento.

Rüzgarda agaç.

A'bo : Àrbol.

A'aç - agaç

Me divertí poniendo las luces del àrbol de Navidad.

Noel ağacı ışıklarını bağlarken eğlendim.

Os habéis adelantado con el àrbol.

Ama ağaç için biraz erken.

Él aparecìo en un àrbol del campo.

Evsizler mezarlığında ölü yatıyor.