Translate.vc / Francês → Turco / 44
44 tradutor Turco
1,472 parallel translation
"35 à 44."
"35-44."
44 passagers.
Kırk dört yoIcu.
Du 44. Suceuse d'orteils!
Ayak kaItağı.
Avec du plâtre. Celles prélevées dans le champ cette nuit-là correspondent à des Nike.
O akşam arazide buldukları izler 44 numara bir Nike'a ait.
6 fois 4, ça fait 24. 11 mois, c'est 44 semaines. Et 44 fois 24, ça fait 1056.
6 kere 4, 24, 11'da 44 hafta var, yani, 44 kere 24... 1056.
Il y a 44 entailles sur ce gourdin.
Sopamda 44 tane çentik var.
Il a tué 44 hommes, et blessé plus de 200 autres.
O, 44 kişiyi öldürdü ve birkaç yüz kişiyi de yere serdi.
- 1 7, 1 8, 1 9, 20, 21 444, 445, 446, 44 7...
17, 18, 19, 20, 21... - 474, 475, 476, 477...
44, j'ai pas pu faire mieux.
42 numara, bulabileceğimin en iyisi.
La piste 44.
44 numaralı iniş pisti.
Avec votre carte Platine. Pointure 43.
44 numara.
On n'a pas pu les mesurer... sauf pour le talon d'une santiag, taille 43, fabriquée par Justin Boots.
Hepsi teşhis edildi... Justin Boots markalı, 44 numara bir kovboy botu hariç.
Je chausse du 44 à droite et du 25 à gauche! A ton service.
45 numara sağ ayağım ve 38 numara sol ayağım hizmetinizdedir.
Vous méritez d'être ensemble.
Siz ikiniz birbirinizi hak ettiniz 903 01 : 14 : 43,400 - - 01 : 14 : 44,800 Çişim kesildi.
- 01... 44 76 86.
01, 44, 76, 12, 26.
Vous avez des fléchettes explosives, de surveillance... Et vos balles standard calibre 44, si on veut jouer les méchants.
Patlayıcı oklar, telsiz okları ve birini öldürmek istersen standart.44 kalibre kurşunlar.
Anna Morgan, 44, récompense Du meilleur éleveur de chevaux... a sauté souffrait d'hallucinations...
ÖLÜM İLANI ANNA MORGAN, 44, ÖDÜLLÜ AT YETİŞTİRİCİSİ... atlamış olmalı halüsinasyonlar görüyordu...
Des chaussures d'homme, pointure 44.
41 numara, erkek ayakkabısı.
Detective Park! À qui appartiennent ces empreintes de 44?
Bu ayak izi 41 numara ayakkabıya aitti değil mi?
Mais c'est du 44, comme celles relevées chez la prostituée et dans l'appartement au dessous de chez le Dr Chu!
O gece bulunan izler 41 numara bir ayakkabıya aitti.
Je dors avec un Magnum 44 sous mon oreiller
Yastığımın alrından ben 44lük bir Magnum bulundururum.
Il avait vraiment un Magnum 44 sous son oreiller.
Gerçekten yastığının altında 44lük bir Magnum var.
Titre : "Poème à une fille que j'ai rencontrée dans le tram n ° 44, " mais avec qui ça n'a pas marché. "
Başlık : "44 no'lu tramvayda gördüğüm ve ağıma düşmeyen kızın şiiri."
En anglais, chaque mot est composé de 44 phonèmes de base.
Dilimizdeki her kelime 44 temel sesten meydana gelir.
Arrête. On est à 44 secondes.
44 saniye ve geri sayıyor.
Jules César, tué en 44 av. J.
Julius Caesar, M.Ö. 44'te öldürüldü.
J'habite au 715 Lady Del Sol, et j'ai 44 ans.
Adresim, Lady Del Sol Caddesi No : 715. 41 yaşındayım ve kendimi öldüreceğim.
Une pointure 43, venant de la maison.
Evden gelen yaklaşık 44 numara.
Cal Newman chaussait du 43.
Cal Newman 44 numara giyiyormuş.
Latitude 44 degrés, 25 minutes, 10 secondes.
Enlem... 44 derece, 25 dakika... 10 saniye.
- 44.
- 44, geniş.
... cent dix égal 284.
Bir, iki, üç, dört. beş, on, 22,44, 55. 110 eşittir 284.
Très impressionnant. La 44ème est de l'autre côté
- Çok etkilendim, ama 44.
- Oui, David Bushner, 44 ans.
Evet, David Bushner. 44 yaşında.
Et 44 °, c'est du jamais vu.
108 dereceyi daha önce hiç görmemiştim.
- Quatre minutes et 44 secondes.
Dört dakika 44 saniye.
Hé, tu as ces baskets en douze?
Bu ayakkabının 44 numarası var mı?
- Ça n'a pas marché. Taille douze?
- Gerçekleşmedi. 44 numara, değil mi?
Boardroom and A Parked Place
Yönetim Kurulu Toplantı Odası ve Park Edilmiş Bir Yer 44 00 : 02 : 33,462 - - 00 : 02 : 38,300 çeviren : six _ feet _ under
Et je suppose qu'il ne se sentait pas prêt à faire son temps, alors il a pointé un.44 sur sa poitrine, a tiré sur la gâchette.
Ve sanırım Kalpsiz doğru iş yapmadığını anladı ve. 44'lüğü göğsüne dayayıp tetiği çekti.
Un.44?
44'lük mü?
Disparue depuis 44 heures il plantait sans arrêt, elle perdait des fichiers.
Donup duruyormuş, dosyalar kaybediyormuş.
Message numéro 1. Reçu à 5H44. Assis.
Mesaj 1, 5.44.
Je suis un homme raisonnable et sain d'esprit, avec un.44
Ben mantıklı, aklı başında bir insanım.
Magnum, le pistolet le plus puissant au monde...
Elimde bir 44 kalibrelik Magnum var, çok güçlü bir tabanca.
L'autre jour, ma nièce m'a dit que quatre plus quatre font 44.
Geçen gün yeğenime sordum : "4 artı 4 kaçtır?" diye, "44" dedi.
Il a 44 ans, Claudia.
44 yaşında ve yıllardır şeflik yapıyor, Claudia.
*
44 numara.
Excusez-moi, désolé de vous déranger.
- Boonsville yazıyor. - Affedersiniz. 44.
C17, chambre 44.
- C-17, 44.
C'est un 44-canons.
O 44 toplu bir gemi.