English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / 50000

50000 tradutor Turco

522 parallel translation
- Je vous offre 50000 $ pour le brevet.
Patenti için 50.000 $ vermeye hazırım.
Voici un chèque de 50000 $. 50000 $!
50.000 $ çekiniz. 50.000 $.
50000 dollars.
- Elli sent.
Combien? Voyons, la plus alléchante... est celle de M.Billings. 50000 francs en plus de mes cachets.
Yüklü maaşıma ek olarak 50 bin frank sadece sözleşmeyi imzalamak için.
Le héros de 50000 garçons et de 100000 parents.
50 bin çocugun ve 100 bin anne babanin kahramani.
Voici votre reçu, 50000 dollars.
Buyrun, makbuzunuz, 50.000 dolar.
- Quoi? Vous avez sauvé les 50000 $.
- 50.000 $'ı kurtardın.
Oui, 50000, c'est pas du foin.
Evet, 50.000 $ az para değil.
Il n'arrêtera pas de vouloir me voir quand il aura les 50000 dollars.
Deden 50.000 doları alınca beni görmeye doyamayacak.
Arad m'a donné 50000 $ pour faire passer la ligne.
Adam olmak Doğuya döndüğümde, Arad bu hat için elli bin dolar verdi.
Sachant que les Hollandais ouvriraient leurs digues, nous avons produit 50000 canots en caoutchouc, dès 1935.
Mesela, Hollanda'nın siperlerini açacağını biliyorduk. Bu yüzden lastik botlar yapmaya başladık, 50 bin tane, 1935'ten beri.
50000 marks de plus!
Bir 50,000 mark daha.
Que diriez-vous de 50000 dinars d'ici ce soir?
Werner'e 20,000 Dinar borçlusunuz. Bu akşam 50,000 Dinar almaya ne dersiniz?
La seule chose non positive sont les 50000 francs
Kesinlikle. Emin olmadığım tek şey, bu iş için bana ödeyeceğin 50,000 Frank.
Et, mon ami, voici vos 50000 francs. Merci, Grodek.
Bu da dostum, 50,000 Frangınız.
Les plans valent 50000 francs pour vous.
Harita senin için 50.000 Frank değerinde.
Il a donné 50000 dinars à sa femme, puis il est allé au ministère leur dire ce qu'il avait fait.
50,000 Dinarı karısına verdi sonra Bakanlığa giderek yaptıklarını anlattı.
- 50000 pesos. Belle pièce, hein?
- 50,000 peso, güzel olmalı.
La pluie a cessé, le jeu recommence, et la foule de 50000 personnes a rangé les impers et les parapluies et se prépare à apprécier ce jeu qui partout sur la planète représente le mieux l'Angleterre.
Yağmur durdu. " " Oyun yeniden başladı ve yaklaşık 50.000 kişilik kalabalık yağmurluklarını ve şemsiyelerini kaldırıp, kendilerini, bütün dünyanın İngiltere ile özdeşleştirdiği bu güzel oyunun zevkine verdiler. "
Donc un cheval blanc pour 50000 livres exact?
50.000 liraya, beyaz bir at, doğru mu?
Il doit y en avoir 50000.
50,000 civarı olmalı.
C'est un chèque à l'ordre de Thomas Dunson pour 50000 dollars.
Thomas Dunson adına 50,000 dolarlık bir çek.
50000 dollars?
Elli bin dollar mı?
- Presque 50000 $.
- Neredeyse 50.000 dolar.
On doit construire 50000 avions.
Söylenenlere göre Almanlar 50 bin uçak yapıyor.
50000 caisses de whisky.
50,000 kutu viski.
50000 caisses de...
50,000 kutu...
50000, ce n'est vraiment pas suffisant.
50.000 bence az olur.
Je te donnerai 50000 $ en liquide.
50.000 dolar nakit.
Les nobles pauvres ne se baladent pas avec des colliers de perles à 50000 $.
Yoksul düşmüş soylu bir kadın... boynunda 50.000 dolarlık inci kolyeyle dolaşmaz da ondan.
J'ai une offre à vous faire... 50000 livres et un sauf-conduit jusqu'à la frontière.
Barış teklifime karşılık bir ateşkes. 50 bin dolar ve sınıra güvenli geçiş.
Plus de 50000 livres?
En son teklifiniz 50,000 pounddu.
Disons 50000 alors.
O zaman 50.000 diyoruz.
Il patrouille 50000 kilomètres carrés de collines et vallées.
20 bin millik bir alanı kontrol ediyor ve sadece tepeler, vadiler var.
C'est une des meilleures concessions, 50000 dollars au moins.
Çok şahane bir yer. En iyilerden biri! 50.000 dolar ya da daha fazla eder.
- Elle en vaut 50000. - 10000 dollars.
- Ama onun değeri 50,000 dolar.
C'est un manteau qui vaut 50000 lires!
Ona 50,000 Liret değerinde bir pardösü bıraktığını söyledin mi?
Avance-lui 50000 dollars. "
Joe hafta sonu geliyor. Ona 50.000 ilet. "
Il est un type de criminel-né incapable de remords, sans conscience du bien ou du mal. Ils ont un cerveau qui aurait été normal il y a 50000 ans!
Pişmanlık ve suçluluk hissetmeyen doğruyu yanlıştan ayıramayan 50.000 bin yıl önceki insan beyni için normal sayılabilecek beyne sahip bir suçlu türü olduğundan bahsettiler.
J'irai droit au but : j'ai un chèque de 50000 $ du whisky Couronne Royale.
Elimde Kraliyet Crown Viski Şirketi'nin 50.000 dolar çeki var.
C'est indigne de vous, mais il y a là 50000 $.
İtibarınıza yakışmıyor ama 50.000 dolarlık çek var.
Il n'existe rien de plus beau que 10 000 têtes de bétail, si ce n'est 50000 têtes.
Dünyada 10 bin büyük baştan daha güzel bir manzara olamaz. Tabii 50 bin değilse.
50000 $ en argent américain.
50,000 Dolar amerikan parası.
Eh bien, dans les prochaines 48 heures, un Mexicain va apporter 50000 $ à Simon contre la libération de Juan de la Vega.
pekala, 48 saat içinde, bir meksikalı Simon'a 50, 000 dolar getirecek, Juan de la Vega'nın salınması için.
Simon et son père se sont entendus. Simon recevra 50000 $ s'il laisse la vie sauve au petit.
Simon ve çocuğun babası Simon ile bir anlaşma yaptı, çocuğun salınması için 50000 dolar ödeyecek.
Ils le sauront pas avant que j'aie ces 50000 $.
Ben 50,000'i almadan anlamayacaklar.
Autant se faire à l'idée, Simon, il va falloir que tu dises adieu aux 50000 dollars.
Kabul et, Simon, 50,000 e güle güle demen gerekiyor.
Si vous me croyez, vous perdrez 50000 $ et sauverez la vie du garçon.
Eğer bana inanırsan, $ 50,000'ini kaybedersin ve çocuğun hayatını kurtarırsın.
Ça te dirait de gagner 50000 $ en petites coupures, pour toi tout seul?
100'lükler halinde 50,000 $ kaldırmaya ne dersin?
Je parle de 50000 $.
50,000 $'dan bahsediyorum.
50000.
Oh, 50,000.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]