English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / 930

930 tradutor Turco

50 parallel translation
9 h 30, Dr Otternschlag.
930, Dr. Otternschlag.
930, Lancey.
Sana 930 Lancey.
Pour le quatrième jour consécutif, l'indice Dow Jones a dépassé la barre des 930.
Durgun geçen 4 günün ardından Dow Jones Endüstri Endeksi... 9,30 mark seviyesinin üzerine çıktı.
Papa, avec une vitesse au sol de 930 km / h et une distance de 7200 km, c'est physiquement impossible.
Baba saatte 997 kilometrelik hızla 7752 kilometrelik yolu bu sürede katetmemiz fiziksel olarak imkansız.
Une Porsche 930.
Porsche 930.
Je pilote une Porsche 930.
Ben, Porsche 930 kullanıyorum.
280?
- 930?
Pardon, je ne vous suis pas bien... 280 mètres?
Her hangi alışmış göz için, bir dağ. - Özür diliyorum? sizin yaptığınızı takip etmek... 930 feet, adamım?
Ce n'est probablement pas 280 mètres?
Ha, diyorsun ki Belki 930 feet değildir.
N'oubliez pas que, quoi qu'il en soit, elle peut bien faire plus de 280 mètres.
Sineye çekmelisiniz bay Morgan, Şu sizin, dağınız... her neyse... 930 feet'ten fazla olabilir.
C'était un soir d'Halloween, dans les années 1930, au 5e étage.
1 930'larda Cadılar Bayramı falanmış, beşinci katta.
C'est là que jouaient Django et le Hot Club en 1 930-40. ça n'a jamais fermé pendant la guerre.
Cango 30'lu ve 40'lı yıllarda bu yerde şarkılarını çalıyordu. Geceleri bile kapanmıyormuş.
Ça fait 2 930 yens.
2,930 yen.
Dans la chambre 930.
930 numaralı odadayım.
Un pli urgent pour le 930, Iliff.
Acele posta, 930 lliff. Davran.
Mais elle ne descend jamais en dessous de disons 1930 c / s à peu près.
Fakat bu asla 1, 930'dan düşük olamaz.
930.
930.
Votre oncle l'a acheté vers 1 930 à la Rue du Bac à Paris d'un marchand... et il était encore dans l'inventaire de sa succession à sa mort en 1 97 9.
- Evet. Parçayı 1930'larda Paris'te satın almış 1979 yılında öldüğünde hala kendi envanterindeydi.
Seul avec mon père pendant 10 jours. 930 01 : 21 : 46,420 - - 01 : 21 : 48,120 Frank!
Babam ve ben on gün boyunca orada kalmıştık.
Car jusqu'à maintenant, il y a toujours eu une chose sur laquelle je pouvais compter.
Bu sürekli bu şekilde oldu. 515 00 : 41 : 27,930 - - 00 : 41 : 29,730 Ve şu ana kadar da çalışıyorduç.
Quant à la volaille, les Américains consomment autant de poulets en une seule journée qu'ils en mangeaient en une année en 1 930.
Kümes hayvanlarını düşününce, Amerikalılar, 1930'larda tüm yıl boyunca yediği tavuğu günümüzde bir günde yiyor.
Tu la veux absolument, hein?
Çok istiyorsun değil mi? 775 00 : 37 : 44,930 - - 00 : 37 : 47,630 Karşılığında verecek neyin var?
C'est un endroit important dans L'histoire Car en 930 J-C, Un Groupe de chefs Islandais S'est rassemblé ici pour regler leurs disputes.
Burası insanlık tarihi için önemli bir yer, çünkü M.S. 930 yılında İzlandalı bir grup kabile reisi, aralarındaki anlaşmazlıkları çözmek için burada toplandı.
- Combien il me manque?
Ne kadar daha koymam gerek? 930 Euro.
- 930 euros. Zut! C'est bon.
Önemli değil.
En 1924, il faisait la une de Time. En 1930, Coco Chanel faisait porter à tous ses modèles... des accessoires de bakélite.
1 924'te, Time Dergisi'ne kapak oldu... 1 930'da, Chanel, Baekeland adına özel ürünler üretti.
DERNIER COUP FRANC POUR GORE Bien que George W Bush le batte de 930 voix dans la totalisation officielle, bien que non certifiée en Floride, la décision d'aujourd'hui sera déterminante pour le combat de Gore pour la présidence.
Florida'nın resmi ama doğrulanmayan oy toplamına göre 930 oyla George W. Bush'un gerisindeyken bugünkü karar, Gore'un başkanlık savaşına yön verecek.
VOTE DE DADE COUNTY Le vote est maintenant de 18930 pour l'abrogation.
İptal için kullanılan oy sayısı 18,930.
Taï Peï / Murray / 930. "
Tai Pei / Murray / 930. "
Et puis, ce n'est pas à 1000 km, seulement 930.
Bu arada yol 1039 km. Bunu gideceğiz.
Homicide probable, au 930 Euclid.
Olası cinayet vakası, 930 Euclid.
Possédez-vous un chalet au 930...
Bir kulübenin olduğunu onaylayabilir misin?
On dirait qu'on a gagné 930.000 £.
930,000 paund kazanacağız gibi görünüyor.
Ton fiancé a pris un détecteur de métal et a sondé 1 000 mètres carré autour du carrousel.
Onu utandıracağım ama nişanlın bir metal dedektörü alıp o Atlıkarınca'nın etrafındaki 930 metrekarelik alanı taradı.
Dieu a dit à Adam, que s'il mangeait le fruit défendu il mourrait, et il a vécu 930 ans.
Evet, Tanrı Adem'e yasak elmayı yerse öleceğini söylemiş. Ama adam 930 yıl yaşamış.
Je te raconte l'histoire. Il a acheté un détecteur de métaux. Il a fouillé tout autour du carrousel.
Onu utandıracağım ama nişanlın bir metal dedektörü alıp o Atlıkarınca'nın etrafındaki 930 metrekarelik alanı taradı.
Si ses amis l'apprennent avant lui... 00 : 14 : 21,930 - - 00 : 14 : 22,630 J'ai parlé à votre soeur.
Arkadaşları ondan önce öğrenirse eğer...
5,930.
5,930.
Dieu a dit à Adam, que s'il mangeait le fruit défendu il mourrait, et il a vécu 930 ans.
İncil'de bile bunlardan var. Evet, Tanrı Adem'e yasak elmayı yerse öleceğini söylemiş.
Fais mieux que ça.
Ama adam 930 yıl yaşamış.
Donc ça fait 930 m ².
930 metrekare.
Peu importe, il y a un imitateur d'Elvis ce soir au "Club 930".
9 : 30 Club'da bu akşam bir Elvis canlandırması var.
Une Alpha, jaune, 930.
Alpha, yellow, boy, 930.
Je dirai... environ 280 mètres.
Yanılıyor olabilirim, fakat 25 yıllık tecrübemle yaptığım ölçümler, emin olmamakla 930 feet diyebilirim.
Maintenant.
Işık 930, şimdi.
Cela disait que c'était une sorte... d'aventure d'action à la 1 930, une série de genre samedi après-midi... basée sur les BD futuristes Flash Gordon et Buck Rogers.
Televizyona çıkmamış ve hakkımızda yorum falan yazılmamıştı.
Le nouvel article 930 bis...
( Vergi kaçırma )
Le problème est que le club fait 930 m ².
Fena değil.
930.666 ) \ frz355.5 } Crépuscule 503.6 ) } Crépuscule et c'est là d'où vient le mot "crépuscule".
Tasokare :
1084 ) } L'heure du crime 930.666 ) \ frz355.5 } Crépuscule quand il ne fait ni jour ni nuit. Quand le monde s'estompe et engendre quelque chose qui n'est pas tout à fait humain.
Ufuktan gün ağarırken doğaüstü bir fenomenle karşılaşabileceğimiz o an.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]