Translate.vc / Francês → Turco / Ahh
Ahh tradutor Turco
1,580 parallel translation
Ahh, vous droguez votre propre femme.
Karının içeceğine uyuşturucu katıyorsun.
Ahh, j'élève des poneys.
Midilli yetiştiriyorum.
- Des canards. C'est mon mari.
Ahh, ördek yemi, evet, kocamın.
C'est affreux!
Ahh, çok kötü.
Pour rien.
Ahh, boşver.
J'ai rudement bien mangé, moi, ça faisait un bail.
Ahh... biraz fazla yemişim! Ama, anca doyabildim.
Oh, Père!
# Ahh baba!
Ah
Ahh.
Ahh...
Ahh...
- Ahh, pffff.
- Of ya.
Oui, mais c'est moi.
Ahh önemli değil.
Mais c'est ce que je... Ahh!
Ama ben sadece...!
Ah! Quel bêtise!
Ahh, kafa!
Ce chien mérite de mourir.
O köpek ölmeyi hakediyor. Ahh... ayy...
Et nous monterons un spectacle qui éclipsera tous les autres! Qu'est ce qu'il y a?
Ve tüm gösterilere son verecek bir gösteri hazırlayalım! Ahh, ay, ay... Sorun nedir?
Bien, bien.
Ahh, peki.
- mais je pourrais quand même avoir, genre une amie ou deux. - ahh...
Ama yine de, bir iki arkadaşım olabilirdi.
Ahh! Ce fils de pute m'a grugé 10 patates.
- O... çocuğu paramdan 10 bin kesti.
Super!
Ahh, evvet!
C'est gentil... je crois...
Ahh sağol... Sanırsam...
C'est le meilleur moment dans la relation.
En güzel kısmı da bu zaten. Ahh...!
- Oh non, pas encore! - Comment ça encore?
Ahh, bu tekrar olamaz...
- Ahh! Comment t'as fait pour faire ça!
Bunu nasıl yaptın böyle?
Ahh!
Ahh!
Tu as un médecin sexy qui aime t'inciter à t'ouvrir et que tu dises "ahh".
de " demeyi seven yakışıklı bir doktor var.
Je n'aurais jamais cru que ça me manquerait.
Ahh.. Bunu özleyeceğimi hiç sanmazdım.
Oh, elle avait un beau visage.
Ahh, güzel bir yüzü vardi.
Oh, Joey, si cette série n'a pas de beaux acteurs, on n'aura plus rien.
Ahh Joey bu dizide iyi görünen oyuncular olmasa elimizde hiçbir sey yoktu.
Tu es... magnifique
Çok güzel... görünüyorsun. Ahh, Kaptan Stubing, teşekkür ederim.
Oh mon Dieu, C'est un périscope dans votre poche ou êtes-vous très content de me voir? Oh Capitaine, mon Capitaine
Tanrım, cebinizdeki bir periskop mu, yoksa beni gördüğünüze mi sevindiniz? Ahh! Kaptan, Kaptanım!
... et elle a obtenu la plus importante subvention de l'histoire de la Californie pour mettre en place un centre de jour pour les enfants en danger
Ahh... ve Kaliforniya tarihinde risk altındaki çocuklar için gündüz bakım merkezine en yüksek fonu o buldu...
Tes enfants sont juste à côté Mais ils sont totalement absorbés par de saines activités artistiques
Ahh. ama onlar tamamen onları meşgul eden bir iş üstündeler.
Et merde!
Ahh, kahretsin.
Bonjour, Caporal. - Ahh, vous devez être...
İyi günler Teğmen!
Ahh, ma chérie, j'ai passé la nuit à t'attendre.
Ahh, canım. Bütün gece seni bekledim.
Adore les jouets. Ouh... attention.
Oyuncaklardan hoşlanan... " Ahh, dikkatli ol.
oh désolé Captain Oat.
Ahh, üzgünüm, Kaptan Yulaf.
Ah, l'été...
Ahh, yaz zamanı...
Et cette romance entre Cyrus et toi?
Biliyordum! Ahh! Peki ya seninle Cyrus arasındaki romantizim?
- Ça va aller?
Ahh!
Jeunes et pris au piège d'un mariage bidon.
Ahh, genç olmak ve sevgi dolu bir evlilik entrikası çevirmek..
Aïe.
Ahh!
J'ai très bobo.
Ahh...
C'est fatigant, de parler comme ça.
Ahh, öyle konuşmak çok yorucu!
J'ai cru me changer en riz. Tu adores le riz, ça te plairait, non?
Ahh... neredeyse pirinç olacağımı sanmıştım.
- Ils n'ont pas de chance.
Ahh... çok şanssızsınız.
C'est même pour ça qu'on t'a avancé l'argent.
Ahh.
Que tu es mignonne.
Ahh, çok tatlı.
C'est mignon
Bu çok hoş! Ahh...
Katie
Ahh.
Désolée, c'est comme, euh...
Üzgünüm, bu sanki... ahh!