English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Baiser

Baiser tradutor Turco

12,038 parallel translation
Si j'étais une nana, moi aussi, j'aimerais te baiser.
Kız olsam, ben de sana verirdim.
Comme après notre premier baiser.
İlk kez öpüşmemiz gibi.
manger, boire, chier, baiser... et se battre pour en avoir plus.
yemek, içmek, sıçmak, sikmek... ve fazlası için savaşmak.
manger, boire, chier, baiser et se battre pour en avoir plus.
Yemek, içmek, sıçmak, sikmek ve daha fazlası için savaşmak, değil mi?
"Vous baisez l'art", a-t-il dit, "c'est l'art qui va vous baiser."
"Sen sanatla dalga geçiyorsun. Sanat da seninle dalga geçecek." derdi
Ce genre de baiser te transforme.
Böyle bir öpücük, insanı değiştirir.
Cela dit, s'il faut choisir quelqu'un avec qui on va baiser toute sa vie,
Hayatının geri kalanında yatacağın kadını seçmek zorunda kalsan...
Angelo t'a jamais volé de baiser?
Angelo hiç öpücük vermedi mi?
Donc je vais juste dire ça, parce que j'étais incapable de penser à autre chose, et j'ai l'impression de pas avoir dormi la nuit dernière mais... notre baiser?
Direk konuya gireceğim çünkü dün gece uyuyamadım ve başka bir şey düşünemiyorum öpüşmemizden başka.
Quel baiser?
- Ne öpüşmesi?
"Quel baiser?"
- Ne öpüşmesi mi?
Personne veut baiser avec toi.
Nick. Kimse seni sikmek istemiyor.
Oui, mais seulement si t'as un besoin urgent de baiser.
Evet ama orayı beş dakika sonra anal seks yapmak istersen kullan.
Tu peux pas baiser.
Birini beceremezsin.
C'est moi qu'il veut baiser.
En çok beni becermek istediğini söylemiştim.
C'est danser le tango, et j'ai beaucoup essayé de te baiser.
Tencere dibin kara olacak o. Hem ben sikiselim diye defalarca ugrastim.
Je ne veux pas dire "Tu as essayé de baiser les petits?"
Kizlari da sikmeye calistin mi demek istemiyorum, hayret bir sey.
T'as déjà vu un Power baiser?
- Evet. Hiç bir Güçlü'nün sikişmesini izledin mi?
Pendant toute la chanson, je voulais juste. être cette fichue musique et confesser mon amour sans limite pour toi et te donner le baiser le plus passionné du monde.
Şarkıyı söylediğimiz tüm o zamanda o lanet kasetçaları kapatıp sana olan ölümsüz aşkımı itiraf etmek ve dünyadaki en tutkulu öpücüğü vermek istemiştim.
C'est un énorme non pour le baiser, mais continue de me payer, et tu auras toujours une amie au sein du Glee Club, et crois moi, gamin, tu vas en avoir besoin.
Öpücük için kesinlikle hayır ama nakit yağdırmaya devam edersen glee kulübünde bir arkadaşın olur ve güven bana buna ihtiyacın olacak.
Je suis quasiment sûre que les thérapeutes n'ont pas le droit de baiser leurs patients.
Hiç değilse benim için bunu yaptın. Terapistlerin hastalarıyla seks yapmamaları gerektiğinden gayet eminim.
D'accord, je peux te baiser dans la voiture mais je n'ai que 10 mn et pas plus.
Tamam, seninle arabada sevişebiliriz ama sadece 10 dakikam var.
je veux aller voir des films avec toi et m'asseoir à la même table au resto. Et ne pas avoir à baiser derrière un buisson.
Seninle sinemaya gidebilmek, restorantlarda aynı masada oturabilmek ve çalısız bir ortamda sevişebilmek istiyorum.
Tu veux baiser?
Sevişelim mi?
Appelle-moi champion, et je vais te baiser tellement fort que tu vas jouir par le cul.
Bana şampiyon dersen kıçını koparacak kadar seni beceririm.
Les meilleures prostituées à baiser?
Becerilecek en iyi fahişeleri mi?
Tu désires te faire baiser?
Meme ucunu becermemi ister misin?
Je vais te baiser!
Meme ucunu becereceğim!
Eh bien, Martha n'est pas là et la maison est vide alors tu peux venir et me baiser?
Martha burada değil, evde yalnızım. Buraya gelip benimle sevişebilir misin?
Je crois que je devrait juste baiser avec lui et en finir.
Onu yatağa atıp bu işi bitireyim.
Viens, je vais te baiser tellement fort que tu vas jouir par le cul.
Seni kıçını koparacak kadar beceririm.
- Tu veux un baiser?
Öpücük mü istiyorsun?
- Baiser des filles?
- Kızlara çakmayı mı diyorsun?
Eux peuvent baiser chaque chatte qui bouge, et nous jeter comme de la merde.
Bizi sikmek için bin takla atarlar sonra da bok gibi ortada bırakırlar.
T'as plus envie de baiser ou quoi?
Benimle yatmak istemiyor musun?
Une Black Bronx va pas baiser ailleurs.
Kara Bronx üyesi bir kız çete dışından biriyle beraber olamaz.
On peut pas juste la baiser?
- Normal olarak becersek olmaz mı?
Tu veux baiser?
Sikişmek ister misin?
Sérieusement, qui voudrait baiser avec toi?
Cidden, seni kim becerdi?
Tout ça, juste pour pouvoir baiser?
Evet, ve hepsi ne uğruna, yatmak için mi?
Putain, Shawn, tu transpires comme si tu venais de vraiment baiser.
- Shawn, deli gibi terlemişsin yahu.
Et tu peux encore être heureuse, mais pas si tu vas baiser quelqu'un d'autre.
Yine mutlu olursunuz, ama gidip baþkasýyla sikiþirsen olmaz.
Tu vas juste continuer à baiser des étudiantes jusqu'à ce que, tu sais, quelqu'un nous dénonce?
Biri şikayet edene kadar kızlara çakmaya devam mı edeceksin?
Je n'ai pas à baiser qui que ce soit.
Kimseye çakmak zorunda değilim ki.
On pourrait baiser sur la table de la cuisine alors qu'ils mangent.
Onlar yemek yerken mutfak masasında yapsak bile bir şey demezler.
Je pensais pas que tu allais baiser ces étudiantes.
- Kızlara çakmayacaksın sanıyordum.
Toujours en train de baiser cette asiatique?
Hala şu Asyalı kıza çakıyor musun?
Ça, c'est "baiser".
Buna sikişmek denir.
Il faut le tenir en hauteur pour éviter le double menton, puis faire un baiser et penser aux bébés canards pour avoir le regard doux.
Olamaz. Çenen dik çıksın diye kamerayı yüksek tut. Öpücüklü bir ağız yap.
Je... veux vous baiser.
Seni sikmek istiyorum.
Je vais pas baiser avec lui par bonté de cœur.
- Merhamet sikişi falan vermem ona.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]