English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Baltimore

Baltimore tradutor Turco

1,515 parallel translation
Il y a plus de ces trucs par terre dans le quartier ouest que de capsules vides.
Batı Baltimore'da, yerlerde, çöpten çok, bunlardan var.
Si tu continues, je vais te laisser à Baltimore.
Dır dır etmeye devam edersen, seni Baltimore'da bırakacağım.
D'Agostino, ça a pas l'air d'être un nom du quartier ouest.
D'Agostino ismi pek Batı Baltimore'lu birinin ismine benzemiyor.
- Baltimore?
Baltimore?
C'est impossible. Le fait est que nous n'aurions pu remettre la main sur cette arme, remise à cet officier, sans l'aide conjointe des citoyens de Baltimore.
Hayatta olmaz ancak Baltimore'da yaşayanların yardımı olmadan bu memura ait bu silahı asla geri alamazdık.
Elle est partie à Baltimore County.
Şehirli oldu artık..
On est à Baltimore, les dieux ne peuvent rien pour vous.
Burası Baltimore, beyler Tanrılar sizi kurtarmaz.
Était-il aussi incapable que tous ces crétins d'inspecteurs de la police de Baltimore?
Bütün Baltimore şehir polisleri gibi o da...... b.k çuvalı değil miydi?
Mais Ray Cole était avec nous, nous tous, à Baltimore, où il travaillait et prenait part au côté sombre de l'expérience américaine.
Ama Ray Cole bizimle beraberdi. .. hepimizle Baltimore'da çalışan bu karanlık Amerikan tecrübesini paylaştı.
À Baltimore ouest.
Hayır, Batı Baltimore.
Tant que c'est le cas, je me fiche que dans un an, il fasse partie du conseil municipal de Baltimore.
Ve uslu durduğu sürece bir sene sonra Büyük Baltimore Komitesi'ne girse bile umurumda değil.
Je ferais un bien piètre inspecteur si je n'arrivais pas à retrouver une Blanche à Baltimore, non?
Hey, eğer Baltimore'da beyaz bir kadını bile bulamıyorsam,... ne biçim bir dedektifsin demez misin?
Parce qu'on est à Baltimore.
Baltimore'lu falan.
Sydnor surveillait Shamrock à Baltimore ouest.
Sydnor batı Baltimore'da Shamrock'ı gözlüyordu.
On dirait les pages blanches de la ville sans les noms.
İsimsiz bir Baltimore beyaz sayfaları kitabına benziyor.
J'ai donc éloigné ces messieurs de Baltimore est.
Ve ben de Doğu Baltimore'lu beyefendileri kovdum.
J'ai entendu un truc un peu fou sur Baltimore dans le flot des rumeurs de Washington.
Acayip bir Baltimore hikayesi duydum. Washington'daki dedikodu kazanından.
Mais je trouve drôle qu'un bavard de Washington connaisse le nom d'un flic de Baltimore.
Yine de, Washington'da yaşayan bir su soğutucusu satıcısının, Baltimore'lu bir polisin adını bilmesi tuhaf.
Comme vous venez de le voir, la conseillère de l'ouest de la ville, Eunetta Perkins, a du souci à se faire pour les élections qui auront lieu en septembre.
Duyduğunuz gibi, West Baltimore şehri meclis üyesi Eunetta Perkins önümüzdeki Eylül, Demokratların finalinde oldukça yoğun olacak.
Nous sommes dans l'ouest de Baltimore...
Şu an West Baltimore'dayız.
Tout ce que je sais, c'est que depuis plus d'un mois, la police de Baltimore a abandonné des bouts de district aux trafiquants sans que le conseil en soit informé.
Size tek söyleyebileceğim bundan dört hafta öncesinde Baltimore Polis Bürosu bölgenin bir kısmını uyuşturucu ticaretine ayırmıştır ve belediye meclisi bilgilendirilmemiştir.
Depuis plus de quatre semaines, la police de Baltimore a abandonné des bouts de district aux trafiquants.
Size tek söyleyebileceğim bundan dört hafta öncesinde Baltimore Polis Bürosu...
Je ne parle pas que des 17 millions fédéraux que le maintien de l'ordre de Baltimore a perdus.
Baltimore için sadece hukuki harcamalara ayrılmış 17 milyonluk federal fonu tehlikeye atmadınız.
En tout, on parle d'un demi-milliard par an en moins dans votre budget.
Yekuna vuracak olursak Baltimore yıllık yarım milyar dolardan mahrum kalacak.
Washington devrait savoir que ce qui vient de se produire ne reflète en rien la politique de mon administration.
Washington West Baltimore'da olanların benim yönetim politikamı yansıtmadığını bilmeli.
Mais, messieurs, ce qui est impardonnable, ce que je ne pourrai jamais pardonner, c'est comment nous, vous, moi, cette administration, nous tous, comment nous avons délaissé ces rues de la ville, là où les pauvres, les indigents, les sous-prolétaires sont piégés dans des quartiers en ruines autrefois si chers à leur cœur.
Ama beyler, affedemeyeceğimiz şey ise benim affedemeyeceğim şey ise nasıl siz, ben, bu yönetim, hepimizin West Baltimore'daki bu sokaklara sırt dönmemiz.
Tu es maintenant un sous-traitant qui fournit en ampoules électriques les écoles de la ville de Baltimore.
Baltimore Şehri, eğitim kurulunun ampul tedarikçisisin.
Ça se voit aux réunions municipales de Baltimore.
Ve Baltimore Şehir Konseyi toplantısı da bunun bir örneği.
Baltimore?
Baltimore, öyle mi?
Nous sommes à Baltimore, Lamar.
Baltimore'dayız, Lamar.
- Celui de Baltimore ouest.
Batı Bölgesi polisi.
Je sais où c'est, major. Ce que j'ignore et que je meurs d'envie de savoir, c'est où sont les trafiquants de Baltimore ouest.
Nerede olduğunu biliyorum, Binbaşı bilmediğim ve öğrenmek istediğim şey batı Baltimore uyuşturucu ticareti nerede?
- Je suis arrivée tard.
Baltimore'da olmam lazım.
Et si le procureur de Baltimore tenait une conférence de presse devant le tribunal pour déclarer que Bay Wireless protège de violents trafiquants de drogue en empêchant leur arrestation par la police?
Peki, şuna ne dersin? Baltimore şehir savcısı basın toplantısı düzenleyip mahkeme salonunda Bay Wireless'ın en azılı uyuşturucu ağına bulaştığını emniyet güçleri tarafından tutuklanmalarını önlediğini deklare etse nasıl olur?
Tu vis ici, mais tu passes beaucoup de temps à Baltimore?
Demek burada yaşıyorsun, ama zamanını Baltimore'da geçiriyorsun, ha?
Alors tu es devenu flic à Baltimore.
Sen de Baltimore'da polis oldun.
- Tu travailles pour quelqu'un à Baltimore?
Baltimore'da biri için yapıyor musun?
Leur seule chance de voir un jour les quartiers ouest de Baltimore... c'est que l'avion présidentiel s'écrase sur Monroe Street.
Bu adamların Batı Baltimore'u bulmaları için ne bileyim, Hava Kuvvetleri Bir'in Andrews'e dönerken Monroe Sokak'a düşmesi gerekir.
SERVICE STATISTIQUES DE BALTIMORE - quand vole-t-on le plus de voitures?
Ne zaman en çok araba hırsızlığı olur?
La pisse propre, c'est rare à Baltimore. 5 $ pièce.
Baltimore'da temiz idrar bulmak istiyorsan, beş doları gözden çıkaracaksın.
Êtes-vous prêts pour une ville nouvelle?
Yep yeni bir Baltimore'a hazır mısınız?
Il lui dit : "Oui, Dominic DiPietro de Baltimore, lors de la campagne."
"Elbette, Baltimore'dan Dominic Dipietro seçim kampanyasından".
Comment un séjour en Floride va vous apprendre à rendre Baltimore une ville plus sûre?
Güney Sahilleri Baltimore'u daha güvenli bir yer yapabilmek için ne öğretebilir?
Si on avait la population de New York, on en serait à 4000 meurtres par an à ce rythme-là.
Eğer Baltimore, New York'un nüfusuna sahip olsaydı,... bu yıl 4000 cinayete ulaşacaktık.
Un à Hartford, un à Boston, un à Philly, un à Providence, et deux à Baltimore.
Birisi Hartford'ta, birisi Boston'da, birisi Philly'de, birisi Providence'de ve iki tanesi de Baltimore'de.
- Police de Baltimore.
Baltimore polisi.
Baltimore, dans le Maryland.
Baltimore, Maryland.
Depuis plus d'un mois, la police du district ouest de la ville...
Bir aydan daha fazla süredir Baltimore'un Batı Bölgesi polisleri...
INSPECTEUR POLICE DE BALTIMORE
The Wire 3 x 8 ( + 18 ) Çeviri :
On a celui de la maison de la grand-mère de Bodie sur West Baltimore Street et six autres numéros qui sont tous attribués à des portables jetables de chez Trac.
Ve ayrıca tamamı Trac tek kullanımlık cep telefonlarına kayıtlı altı numara daha belirledik.
- La police de Baltimore.
Baltimore polisi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]