Translate.vc / Francês → Turco / Beckham
Beckham tradutor Turco
190 parallel translation
Sur BBC 2, la demi-finale du troisième épisode du "Journal de Kierkegaard", avec Benny Hill, Jane Birkin et David Beckham.
BBC 2'de az önce üçüncü bölümün yarı finali başlayan Kierkegaard'ın Güncesi var. Başrollerde Richard Chamberlain, Peggy Mount ve Billy Bremner oynuyor.
Et moi, Shaquille O'Neal, et lui Michael Jordan, mais vous ne pouvez pas entrer.
Ben de David Beckham, ama yine de giremezsin.
- David Beckham...
- David Beckham...
Beckham, Posh, Pokemon. Je veux dire...
Beckham, Posh ( Victoria Beckham ), Pokemon falan.
Imagine ce qu'a dû être la rencontre de Posh et de Beckham.
Posh'un Beckham'la ilk karşılaşmasını düşünsenize.
harceler Gerri Halliwell, menacer Victoria Beckham, me confronter à Mel B.
Rue McClanahan'ı taciz etmek, Estelle Getty'yi tehdit etmek, Bea Arthur'a çıplak bedenimi göstermek.
Il y avait une photo de David Beckham en cafetan.
Çoğunu tanıyorum.
On disait que les cafetans étaient à la mode à cause de David Beckham et de moi!
Daha önce hiçbirsek yapmadım. Anlıyor musun? Bunu yapabilir miyiz?
David Beckham reprend possession du ballon pour Manchester United.
Manchester United topu David Beckham'la tekrar kazandı.
La foule de Old Trafford s'échauffe au fur et à mesure que Beckham avance, mais la question qui se pose, c'est d'où viendra le but qui viendra à bout d'Anderlecht?
Beckham'ın bu baskın hareketleri Old Trafford'taki seyirciyi ateşliyor. Ama asıl konu Anderlecht'i çökertecek golün kimden geleceği.
Ou bien Beckham lui-même?
Beckham da olabilir.
Et voilà le ballon qu'attendait vraiment Beckham. Oh!
Ve işte Beckham'ın beklediği top.
C'est un corner de Beckham!
Beckham korneri kullanıyordu.
Beckham ou quoi?
Beckham falan mı?
- mais qui peut brosser une balle comme Beckham?
- Ama kim Beckham gibi çalım atabilir?
- Regarde Vic et Becks. - Oui, mais Beckham est le meilleur.
Ama Beckham en iyisi.
- J'aime Beckham, aussi.
- Ben de Beckham'ı beğeniyorum.
Personne ne peut brosser le ballon comme Beckham.
Kimse Beckham gibi top oynayıp, çalım atamaz.
J'aime vraiment Beckham.
Beckham'ı hakikaten beğeniyorum.
Oh, mon Dieu, c'est Beckham!
Aman Tanrım! Bu Beckham!
On se parle de cuisine, de chiffons et de Posh Spice et David Beckham.
Kıyafetlerden, yemeklerden, Victoria ve David Beckham'dan konuşuruz.
Du pied droit de David Beckham.
David Beckham'ın sağ ayağı.
Du pied gauche de David Beckham, aussi.
Ayrıca sol ayağı.
Comme Beckham.
Mesele Beckham! ( Herkesin Hayali )
emmènerais David Beckham.
David Beckham'ı alırdım.
La victime s'appelle Richard Beckham.
Kurbanımızın adı Richard Beckham.
Doug, avez-vous tiré sur R. Beckham?
Doug, Richard Beckham'ı sen mi vurdun?
Doug, vous saviez que Richard Beckham était courtier en diamants?
Doug, Richard Beckham'ın elmas satıcısı olduğunu biliyor muydun?
Ce qui signifie que Richard Beckham a été tué par ici.
O hâlde Richard Beckham buralarda bir yerde öldürülmüş olmalı.
- Vous avez tué R. Beckham. - J'ai tué personne.
- Ben kimseyi vurmadım.
Pour moi, vous faites partie d'un duo qui a créé un accident avec un diamantaire du nom de R. Beckham.
Bence elmas satıcısı Beckham'ın arabasına çarpan çarp kaç çetesine mensupsun.
Une dispute entre votre associé et lui s'en est suivie et vous avez tué Beckham.
Ortağınla Bay Beckham arasında çıkan tartışma sırasında Bay Beckham'ı vurdun. - Tamponuma bindirdin! - Bana bilgilerini ver.
Beckham est peut-être parti, mais je préfère Giggs et Van Nistelrooy... à Hasselbaink et Duff n'importe quel jour de la semaine. - Oh, allons!
Beckham gitmiş olabilir, ama haftanın tüm günlerinde Giggs ve Van Nistelrooy'u... her zaman Hasselbaink ve Duff'ın yerine seçerdim.
Des maillots de foot de Manchester United et des protège-tibias pour noël.
İki Manchester United tişörtü, kendi sahasında ve deplasmanda yıl başı için sınırlı sayıda üretilmiş Beckham dizlikleri...
- Le ballon d'or!
- Beckham, becks.
Beckham, viens ici!
Beckham, gel buraya.
Comme Beckham.
- Beckham gibi modern mi kestireceksin?
Vendre de l'ecstasy avec la coiffure de Beckham. Ça marcherait super-bien pour toi.
Beckham tarzı saçlarınla ecstasy satarsan çok tutulursun.
L'icône métrosexuelle de foot David Beckham.
- Metro seksüel futbol ikonu David Beckham.
On va aux vestiaires où il y a Rooney et Beckham, - et Posh Spice rentre...
Soyunma odasına gidiyorum Roonie ve Beckham var.
Bon, j'ai déposé Paul Anka à la garderie pour chiens.
- Hayatımın çalımı Beckham. Paul Anka'yı gündüz köpek bakımevine bıraktım.
J'ai aussi écris à mon père, mon frère, David Beckham.
Babama, kardeşime, LeBron James'de mektup yazdım.
Qu'est-ce que ce pauvre David Beckham lui a fait?
LeBron James ona ne yapmış ki?
"Joue-la comme Beckham".
Nedenmiş o? "Hayatımın Çalımı"
Oh, mon... Beckham fait ça tout le temps.
Beckham her zaman böyle yapar.
Chez moi, j'ai une liste de... tous les champions de foot comme Beckham,
Evimde tuttuğum bir liste var. Tüm futbol efsaneleri var.
Ronaldo, Zidane. Tous.
Beckham, Ronaldo ve Zidane gibi hepsi var.
Il y a un temple à la gloire de Beckham en Thaïlande.
Tayland'da Beckham Tapınağı var.
- Exact.
Richard Beckham'ı sen vurdun, değil mi?
- Beckham!
- Beckham.
- Jouez-la à la Beckham.
- Tamam.