Translate.vc / Francês → Turco / Bohême
Bohême tradutor Turco
33 parallel translation
Une petite parcelle de bohême.
Biraz Bohem tarzında.
Qu'en pense le Duc d'Egypte et Roi de Bohême?
Mısır Dük'ü ve Çingeneler kralı bu konu hakkında ne diyor?
Vous étés de race bohême, adonnée aux maléfices, convaincue d'avoir commerce avec le diable, sous la forme d'une chèvre.
Siz! Kötü büyülerle uğraşan Çingene! Bir keçi görünümüne bürünmüş şeytanla iş birliği yapmakla suçlanıyorsunuz.
C'est une sorte de bohême rurale. Un braconnier!
- Bohem alanlarında avlanıyor...
La Bohême est belle aussi...
Bohemia da güzeldir.
Oh, ma belle Bohême...
Ah benim güzel Bohemiam.
Il vivait en Bohême.
Bohemia'da yaşardı.
Il me faut un environnement bohême.
Bohem bir atmosfere ihtiyacım var.
L'hiver est fort long en Bohême
Bohemia'da kış çok uzun.
Le royaume de Bohême La lettre est écrite par un Allemand.
Ve bu not bir Alman tarafından yazılmış.
Alors nous attendons un Allemand de Bohême.
Bu nedenle Bohemya'dan bir Alman'ı beklemek durumundayız.
Considérez-moi comme le comte von Kramm, gentilhomme de Bohême.
Bana Kont Von Kramm olarak hitap edebilirsiniz, bir Bohemya asilzadesi.
Pour être franc, il s'agit de la Maison d'Ormstein, les rois héréditaires de Bohême.
Gösterişsizce konuşmak gerekirse, olay büyük Ormstein Ailesini ilgilendiriyor, Bohemya'nın ebedi krallık soyu.
Vous n'aviez pas encore parlé, et déjà je savais que je m'adressais à Wilhelm Gottsreich Sigismond von Ormstein, le Grand Duc de Cassel-Falstein et héritier du trône de Bohême.
Ben, Wilhelm Gottsreich Sigismond von Ormstein'a, Cassel-Felstein grandük'üne, ve Bohemya Krallığı'nın varisine hitap ettiğimi fark etmeden önce, bundan Majesteleri bahsetmemişti.
Et c'est ainsi qu'un grand scandale menaçant le royaume de Bohême fut évité, et que le grand Sherlock Holmes fut berné par la femme la plus rusée.
Bohemya Krallığı'nı tehdit eden ne kadar büyük bir skandaldı, ve Bay Sherlock Holmes'un planı, bir kadının aklı tarafından çiğnenmiş olsa bile ne kadar mükemmel bir plandı. Kadınların zekasını küçümsemeye alışmıştı, ama bir daha onun böyle yaptığını işitmedim.
La Bohême?
- La Boheme mi?
Il était un prêtre... qui a guidé les paysans de Bohême vers la révolte et s'est emparé de plusieurs villes.
Bir rahipmiş sonra kilisenin aleyhine dönmüş ve sonra köylülere liderlik ederek bir kaç kasabayı ele geçirmiş.
Manjula a été voir La Bohême.
Manjula operaya gitmiş.
Encore un protégé de Toulouse... délicieusement bohême et désespérément pauvre?
Toulouse'un şu yetenekli, bohem, fakirleştirilmiş müritlerinden misin?
Une autre fois, ils débattaient pour savoir quelle était la meilleure bière de Bohême.
Bir defasında da Bohemya'daki en iyi birayı tartışmaya başladılar.
Un jour viendra où le Führer libérera... tous les Allemands, de la forêt de Bohême aux Carpates.
Bir gün gelecek, Führer, Bohemya'dan Karpatlar'a her yeri Almanların ayakları altına serecek.
Papier à lettres de Bohême, un tueur du nom d'une légende pragoise, et vous, Mlle Wenceslas.
Bohemya kâğıdı,... bir Prag efsanesinden ismini almış bir suikastçı ve siz Bayan Wenceslas.
- Et enfant de bohême.
- Aşk çingene çocuğudur.
La France est vraiment navrée et fera tout son possible pour maintenir son amitié paisible et prospère avec la grande nation de Bohême.
Fransa çok üzgün. Ve Bohemya ile olan huzur ve barış dolu dostluğumuzu Tekrar sağlamak için ne gerekirse yapacağız.
Je suis sûr que l'archiduc de Bohême devrait satisfaire vos exigences.
Eminim, Bohemya arşidükü beklentilerini karşılar.
Je suis sûr que vos aptitudes innées fleuriraient en Bohême.
Doğal yeteneklerinin Bohemya'da gelişeceğine eminim.
Si c'est le cas, Bohême n'a d'autre choix que de...
Bu durumda Bohemya'nın tek seçeneği kalıyor- -
A trouvé du travail en tant que mercenaire à Habsbourg en Bohême, et n'est pas revenu depuis.
Habsburgparalı askerlerinin arasında görüldü, ve o günden sonra geri dönmedi.
Une autre invasion, comme en Bohême.
Belki de Bohemia ve Moravya gibi olur.
Votre accent, c'est de la Bohême?
Aksanın var. Bohemya'dan mısın?
La Bohême...
Bohemya, Bohemya Krallığı.
- fais ta promotion et tout partira de là paquet de pognon, pas les quelques centimes que je te dois tu peux pas dormir en bohême et travailler dans le monde moderne ça marche pas comme ça et me lance pas ce regard vide
- Kendini tanıt gerisi gelecektir. Ve ben gerçek paradan bahsediyorum. Sana borç verdiğim birkaç kuruştan değil.