English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Camp

Camp tradutor Turco

15,975 parallel translation
Je dois aller inscrire Joe pour le camp d'hiver. Maman va aller acheter des chaussures. Je n'ai pas élevé un cafteur!
Ayrıca Mitchell, çok kısa bir süre sonra bir de bakacaksın boğucu avukatlarla dolu boğucu bir ofiste çalışmaya başlamış ve bu zamanı değerlendirmediğin için pişman olmuşsun.
- au camp de ton père?
- gösterdiğini hatırlıyor musun?
L'Académie du FBI est le camp d'entrainement le plus dur, les diplômes les plus difficiles réunis en un seul.
FBI Akademisi en sert aday kampı her şeyin bir arada olduğu en zor lisansüstü eğitim birimi.
30 ans, et je suis de retour au camp d'été.
30 yaşındayım ve yaz kampına geri döndüm.
Savez-vous que c'est un camp de réfugiés?
Buranın bir mülteci kampı olduğunu biliyorsunuz değil mi?
Mais dans quel camp serait-il?
Peki kimin tarafında olacaktı?
Voilà comment vous allez survivre, rendez-nous nos armes, et foutez le camp de notre chemin.
Hayatta şöyle kalırsınız. Silahlarımızı geri verin ve önümüzden çekilin.
Quelqu'un me reçoit? Terminé. Ici Citizen Z au Camp Northern Light.
Sesimi duyan var mı Ben yurttaş Z.
Et vous foutez le camp de chez moi.
Ve evimden çık git.
- Fous le camp à l'intérieur.
- Gir lan içeri. - Hayır.
Faites un camp le long de la côte.
Sahil kenarında kamp kurun.
Foutre le camp.
Defol git.
Je voulais que l'on trouve les bombes et que dans chaque camp, les gens réalisent et se parlent.
Bombanın bulunmasını istedim böylece iki taraftan da insanlar sonunda uyanacak ve birbirleriyle konuşmaya başlayacaklardı.
Il était d'un camp.
Oyunun bir seçeneği oldu.
Ma fiancé venait de foutre le camp.
Beni arkasında bırakmıştı.
Ces deux-là... ils ont participé au raid sur notre camp.
- Şu ikisi kampımız basıldığında vardı.
Un éclaireur a apporter des nouvelles sur un camp rebelle à l'ouest du marais.
- Bir gözcü bataklığın batısında bir asi kampı görmüş.
CAMP DE NOMADES VENTRISHIRE CENTRAL
Göçebe Kampı Orta Ventrishire
Si c'était un camp rebelle, nous aurions entendu des claquements et des sifflets il y a un kilomètre.
Burası asi kampı olsaydı 2 kilometre önce sesler ve ıslıklar duyardık.
Nous avons détruit un camp rebelle, pris les biens qu'ils ont gagné avec leurs attaques et perdu un homme bien dans cette mission.
Asi kampına baskın yaptık, saldırı düzenlemeye kaynak olacak mallarını aldık ve görevimizi yaparken de iyi bir asker kaybettik.
Faisons le camp pour la nuit.
Bu gecelik kamp kuralım.
Allez, fichons le camp d'ici.
Hadi, çıkalım buradan.
Rappelez vous juste, lorsque je vous appellerai, j'ai choisi mon camp
Bu aramayı yaptığımda tarafımı seçtiğimi hatırla yeter.
Même si nous sommes dans le même camp, vous êtes...
Meslektaşız diye alttan aldıkça...
Merci mon Dieu, j'ai appris les massages cardiaques au camp pré-méd de Mayo Clinic!
İyi ki Tıp Kampı'nda kalp masajı yapmayı öğrenmişim.
Fiche le camp!
Hemen çekil!
- Foutez-moi le camp!
- Artık yakamı bırak!
Fous le camp.
Yaklaşma.
On tiendra pas jusqu'au camp.
Bu şekilde kampa kadar gidemeyiz.
La balle est dans ton camp.
Top sende.
Alors je suppose que vous devez avoir une sortie de preuve, parce que si vous n'en avez pas, alors vous pouvez ficher le camp de mon bureau.
O zaman ikinizin bu konuda kanıtı var demektir,... çünkü eğer yoksa ofisimden hemen defolup gidebilirsiniz.
C'est le camp Hydra à l'extérieur du château.
Burası Hydra'nın kale dışındaki yerleşim alanı.
Bon, ça ressemble à un drain d'évacuation, au fond des bois, donc on devrait pouvoir s'infiltrer dans le camp
Şu ormanın içindeki yer taşma kanalına benziyor.
Mais je dois m'assurer que chaque camp soit pris en compte.
İki tarafında işinin hallolduğuna emin olmam lazım.
Le conseil convie Otto Düring pour visiter le camp Général Alladia comme notre honorable invité.
Divan, Otto Düring'i onur konuğu olarak G. Alladia Kampı'nı ziyarete davet ediyor.
Le camp Général Alladia.
General Alladia Kampı.
Il a besoin d'être vu dans le camp, pas seulement avec les Nations Unies.
Kamp'da görüntülenmesi gerekiyor. Sadece BM yerleşkesinde değil.
Et M. Düring doit être libre de se déplacer ici et là dans le camp.
Bay Düring'in kamp alanında rahatça dolaşması gerekiyor.
Je ne peux pas gérer mon camp?
El-Amin, kendi kampımı yönetemediğimi mi sanıyor?
- Le camp est envahi.
- Kamp çok kalabalık.
Avec l'afflux de réfugiés, à quel point est compromis son contrôle du camp?
Mültecilerin artmasıyla, sence kampındaki kontrolden ne kadar taviz vermiştir?
Ce camp, Alladia, est une maison pour 20 000 réfugiés.
Bu kamp, Alladia Kampı, 20,000 mültecinin evidir.
Et que nous pouvons faire de ce camp un endroit sûr pour tout ce monde qui échappe à la terreur de la guerre.
Ve bu kampı savaşın dehşetinden kaçan herkes için güvenli bir yer yapacağız.
Ils allaient nous bombarder à notre sortie du camp quoiqu'il arrive.
Kamp çıkışında ne olursa olsun bizi öldüreceklerdi.
Non, c'était comme un camp de survie.
Asker birliği gibi. Onlara kendini kanıtlamalısın.
Si je change de camp, si je vous fais sortir d'ici, me supporterez-vous mon fils et moi?
Taraf değiştirirsem, seni buradan çıkarırsam oğluma ve bana destek olur musun?
Ici le camp de base.
Burası ana üs, Khalil.
Ici le camp de base, Khalil.
Burası ana üs, Khalil.
Ici le camp de base...
Burası ana üs, Khalil. Lütfen derhal cevap ver.
Ici le camp de base.
Burası merkez üs.
Je répète. Ici le camp de base. Khalil, s'il te plait répond immédiatement.
Tekrarlıyorum, lütfen cevap ver, Khalil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]