English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Cargo

Cargo tradutor Turco

1,069 parallel translation
Un trou d'aération dans un cargo.
Petrol tankerine küçük bir havalandırma deliği açıyorum.
Ensuite, on file au port et on embarque sur un cargo en partance pour l'étranger.
Sonra da... en yakın limana gidip bu ülkeden ayrılan ilk petrol tankerine atlayacağız.
C'est un vaisseau cargo.
Bu bir yük gemisi.
Nous approchons de la dernière position connue du cargo.
Yük gemisinin bilinen son konumuna yaklaşıyoruz.
Un cargo ne dépasse pas la distorsion 2.
Yük gemisi maksimum Warp 2'de hareket edebilir.
Je suis au courant de la vitesse maximale d'un vaisseau cargo.
Yük gemilerimizin maksimum hızını gayet iyi biliyorum, Bay Sulu.
Pas un vaisseau cargo.
Yük gemisi yapamaz.
Comment un vaisseau-cargo serait-il au courant de notre présence ici?
Bir yük gemisi bizim bu bölgeye atandığımızı nasıl bilebilir?
Starfleet a pu dérouter ce vaisseau cargo.
Yıldız üssü o şilebi buraya yönlendirebildi.
Un cargo norvégien a capté un message de détresse en provenance de la station Zebra :
Bir Norveç şilebi az önce Buz İstasyonu Zebradan gelen yeni bir acil yardım çağrısı almış. Aktarıyorum :
Classification Starfleet : vieux cargo de minerai.
Yıldız filosu kayıtlarında eski model bir nakliye aracı olarak geçer.
Votre merveille vient de détruire un cargo de minerai!
Senin şu o parlak bilgisayarın bir nakliyeciyi yok etti!
Le cargo de minerai était une erreur de calcul. Un accident.
Diğer gemi bir yanlış hesaplamaydı.
En 1905, le cargo mixte, La Galante transportait des tonneaux de glycérine.
1905 de, "La Galand" buharlı gemisi tonlarca gliserin taşıyordu.
Entre deux séjours en prison, j'étais sur un cargo à bétail.
Acele edin. Bir keresinde iki donanma görevi arasında bir sığır gemisinde çalışmıştım.
Quand j'étais mécanicien dans l'armée de l'air, et que j'effectuais un transfert dans un avion-cargo de l'armée.
Hava kuvvetlerinde uçak makinistiyken bir MATS uçağına gönderildim.
Il peut te faire monter sur un cargo.
Seni bir yük gemisine bindirebilirmiş.
Le congrès a décidé de coupes budgétaires et à l'heure actuelle, étant donné la distance, nous n'avons pas les moyens de vous envoyer un cargo. Malgré cela, je sais que vous vous en sortirez.
Maalesef, harcamalarda kesintiler uygulandı ve bu yüzden, mesafe nedeniyle, sizlere kargo gemisi de gönderemiyoruz, ama sizlerin başınızın çaresine bakabileceğinizden eminim.
Un cargo polonais de 6000 tonnes, le Majorsky... est entré dans le port de New York dans un épais brouillard à 7 h... et a percuté la Statue de la Liberté.
6000 tonluk Polonya yük gemisi Majorsky bu sabah saat yedide New York limanına girerken yoğun sis nedeniyle Hürriyet Heykeline çarptı.
C'est le premier accident maritime qui ait touché la fameuse statue... par contre, le cargo polonais en était à sa sixième collision.
Polonya yük gemisinin önceden altı kazaya karışmış olmasına rağmen, meşhur heykelin başına ilk kez böyle bir deniz kazası geliyor.
Vous êtes saine et sauve sur un cargo américain.
Güvendesiniz. Bir Amerikan kargo gemisinde bulunuyorsunuz.
- Warbook dit que c'est un cargo.
Savaş kitabı onun bir yük gemisi olduğunu söylüyor.
Ici la navette Alpha approchant le vaisseau cargo Gemini... pour l'inspection des dégâts et du ravitaillement.
Burası Alfa mekiği Gemini yük gemisine yaklaşıyor. ... filo hasarı ve erzak taraması için.
Finalement, je suis arrivé mais le cargo était parti.
Sonunda gideceğim yere ulaştım ama benim gemim kalkmıştı. 'Paniğe kapıldım.
Ici le cargo Nostromo, ayant quitté le secteur des Solomons, numéro d'identification 180924609,
Burası ticari çekici Nostromo. Solomons'a bağlıyız, kayıt numarası 180924609,
Cargo Nostromo, parti des Solomons.
Solomons'a bağlı ticari çekici Nostromo.
Est-ce que tout ce cargo appartient au comte?
Afedersiniz, bütün bu kargo Kont'a mı ait?
" Aux hommes qui arrivent en cargo pour éliminer les Hollandais!
" Gemiler içinde gelip de işini bitiren Alman'ın
Ce qui va être dur, c'est de trouver le cargo.
Zor kısım nakliye gemisinde.
- Vous avez un cargo? - Pas encore.
Henüz değil.
Le solde... au moment où le cargo quittera le port.
Geri kalanını... gemi yola çıktığında.
- Cargo à l'avant.
- Sancakta bir gemi.
C'est pas un cargo.
Şilep değil.
Avec un peu de chance, on dérivera vers une grande voie maritime où nous serons recueillis après deux jours par un cargo libérien.
Şanslıysak şu büyük taşımacılık hatlarından birine sürükleniriz bir, iki gün içinde Liberyalı bir nakliye gemisi bizi alır.
Camouflé en cargo et grâce à un code secret impérial, un groupe va se poser sur la lune et désactiver le générateur.
Onu bir yük gemisi gibi gösterip gizli imparatorluk kodu sayesinde vurucu tim aya inip kalkanın jeneratörünü devredışı bırakacak.
J'ai une place sur un cargo où on nous fait faire quelques tâches.
Kargo gemilerinde ağır olmayan iş de ayarladım kendime.
Nous avons pu vous trouver trois places, mais malheureusement dans un avion-cargo bourré de volailles.
Üç koltuk ayarladık. Ne yazık ki canlı kümes hayvanlarıyla yolculuk yapacaksınız.
Que fait un cargo si près de la Frontière?
Bir kargo gemisi sınıra bu kadar yakınlıkta ne yapıyor?
- Non. Non, c'est un avion cargo.
Bu bir kargo uçağı.
Puis, un beau matin, un cargo m'a embarque.
Sonra şansımın yardımıyla bir yük gemisi beni aldı.
Un cargo chargé étendu lourdement sur la mer.
denizde salınan dolu bir yük gemisi gibi görünürdü.
... à bord de deux avions-cargo Antonov en fin d'après-midi hier, et ont été placés à l'abri dans des hangars temporaires.
... dün öğleden sonra iki dev Antonov kargo uçağı ile getirilip... geçici depolarına gizlendi.
Ce cargo dont je t'ai parlé?
Sana bir şilepten bahsetmiştim hatırladın mı?
Sur le cargo.
Geminin içinde.
Le cargo de M. Lee transporte 50000 tonnes de marchandises.
Bay Lee'nin gemisi 50.000 tonluktu.
Je pourrais prévenir les autorités, mais ils risquent d'intervenir six jours après que le cargo aura levé l'ancre.
Resmi şikayette bulunup gemi açıIdıktan altı gün sonra sonuç almayı bekleyebilirdim.
Un pedigree. Et une couchette sur un cargo pour les Etats-Unis.
Kütük kayıtları da olacak, artı ABD'ye giden bir yük gemisinde güvenli bir ranza!
Comme nous le craignions, l'épave du cargo Odin de la Fédération, percuté par un astéroïde, ne révèle aucun signe de vie.
Son görevimiz bizi... uzaklardaki Omicron Theta yıldız sistemine, mürettebatımızın android üyesi Binbaşı Data'nın ana gezegenine getirdi.
On devait m'évacuer sur un cargo gémonais.
'Gemonese gemisi ile tahliye edilenlerden olacaktım.
Oui, c'est un cargo de Pejite.
Bu bir Pejite birliği.
Nous avons des raisons d'espérer que des survivants d'un cargo de la Fédération pourraient être sur votre planète.
Sanırım buradaki yerin anlamını çözdüm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]