Translate.vc / Francês → Turco / Cartoon
Cartoon tradutor Turco
113 parallel translation
- "RK Maroon" de Maroon Cartoon?
R. K. Maroon mu? Maroon çizgi filmcilik mi?
... la société de transports publics et les fameux studios Maroon Cartoon.
Pasifik Kırmızı Araba Taşımacılık ve Maroon Stüdyoları ortak oldu.
Chaque f ois que je veux regarder un cartoon... f aut qu'on me demande.
Ne zaman oturup çizgi film izlemek istesem biri beni çağırır.
Je pourrais sortir un meilleur cartoon de mon...
Ben bile daha iyisini yazardım be...
Envoyez le cartoon.
Çizgi film girin.
Et voici encore un bon cartoon de Itchy Scratchy signé Abraham Simpson.
Ve şimdi Abraham Simpson tarafından yazılmış harika bir Kıymık ve Tırmık bölümü.
Ferme-la! Tu es ici parce que ton cartoon bousille mon indice d'écoute.
Buradasın çünkü senin Itchy Scratchy çizgi filmlerin, reytingimin içine ediyor.
Je ne serais pas un chien dans un cartoon?
Çizgi film köpeği olamıyormuşum!
Nous disons aux responsables de Cartoon Central, que nous exigeons une TV de qualité pour nos enfants.
Bilmiyorum. - Şimdi sana benim kadar yaşlı olmanın nasıl olduğunu göstereceğim. Hazır mısın Billy?
La journée est bien avancée et l'un après l'autre les manifestants se catapultent contre la façade de Cartoon Central, qui subit une pression incroyable pour déprogrammer une série, ce qui lui aurait fait perdre de nombreux annonceurs.
- Isıyı düşürdün mü? Termostatı 70'in altında tut, ve büyükbabanla ilgilen. Biliyor musun, eyer aileler çocuklarının televizyonda ne izledikleriyle ilgilenmeyi bırakıp, çocuklarının hayatlarıyla ilgilenseler, Dünya çok daha iyi bir yer olur.
La situation n'évolue guère. Les manifestants se catapultent toujours sur la façade de Cartoon Central.
- Bayanlar ve baylar, bizi batırmak için kokuşmuş dışkılarınızla denediğiniz Nazi'ce taktikler, işe yaradı.
- Je regarde un bon cartoon.
- Çizgi film seyrediyorum.
Je fais une pause cartoon en mangeant une banane!
Çizgi film molası verdim ve muz yiyorum.
Des tas de gens font du stop jusque Hollywood pour empêcher qu'on tourne des films sur eux le jour où c'est toi et moi, on se retrouve coincés comme dans un putain de cartoon!
Her gün insanlar kendileri hakkında film yapılmasını önlemek için Hollywood'a gidiyor. Ama sen ve ben yaptığımızda sanki boktan bir çizgi romana kısılıp kalmış gibi oluyoruz.
Ecoute, mec, si tu veux déconner, pourquoi pas nous mettre dans un cartoon... avec des poulettes, peut-être qu'on pourrait s'en faire?
Bak, mac, böyle dalga geçeceğine, bizi hatunlarla dolu bir..... çizgi filme koysan nasıl olur, böylece biz de ilk golümüzü atmış oluruz?
A cause des récentes poursuites en justice lancées par Dustin Hoffman... concernant l'utilisation sans autorisation de son image, la tête de Dustin Hoffman dans le cartoon de Randall... sera jouée par Al Pacino.
Dustin Hoffman'ın, benzerinin yasadışı olarak kullanıldığını iddia ederek açtığı dava yüzünden, Randal'ın, zihinsel hesaplamalarındaki Dustin Hoffman kafası yerine Al Pacino'nun kafası görülecektir!
- Un cartoon peut ne vouloir rien dire.
Çizgi filmlerde mantık aranmaz.
Vous n'aimeriez pas voir ce mouvement effectué par un opossum de cartoon?
Şimdi söyleyin, bu hareketimi bir sıçanın taklit edişini görmek istemez miydiniz?
- L'auteur du cartoon Dynamite Dog.
- Tehlike Köpek adında bir çizgi roman yaptı.
J'ai inventé mon personnage de cartoon.
Kendi çizgi roman kahramanımı yaratıyorum.
Je ne suis pas fan du cartoon, mais c'est vrai que tu te mets en colère.
Baba, Bart'ın çizgi filmini pek sevdiğim söylenemez ama senin gerçekten öfke kontrol sorunun var.
Pour 5 cents, on avait droit à deux films, un cartoon, un sac de pop-corn et une fessée.
Beş sente iki film, bir çizgi film, bir kese patlamış ve bir tane de kırbaç oluyordu.
Le charme du petit cartoon s'évanouira quand vous verrez la nouvelle version moderne et standardisée.
Daha standart bir animasyonla değiştirildiğinde basit bir çizgi filmin tüm çekiciliği gözünüzün önünde eriyecek!
C'est un cartoon.
kağıttan bir kahraman.
Je viens de voir le meilleur cartoon de tous les temps.
Bu zamana kadar gördüğüm en iyi çizgifilmi izledim.
Le célèbre dessinateur de cartoon Karan Kapoor a vu son premier roman "Hum-Tum" devenir un best-seller national
Ünlü çizgi roman yazarı Karan Kapoor'un yeni romanı Hum Tum çıktı. Çok büyük bir başarı sağladı.
Si vous agissez encore comme un personnage de cartoon devant un patient, je vous présenterai comme mon essuie-front pour les dix années à venir.
Üzgünüm ama bir hastanın daha yanında çizgi film karakteri gibi davranırsan, gelecek on sene, seni alnımı süngerle silen adam olarak tanıtırım.
Bob est un peu loufoque, comme un personnage de cartoon.
Pek değil. Bob sadece bir çeşit budala.
Comme dans le cartoon où Donald Duck voit Dasy Duck et son coeur fait "Bou-Boum" "Bou-Boum"
Tıpkı Daisy, Donald amcayı gördüğünde, kalbinin "güm-güm" "güm-güm" atması gibi.
Toon, comme dans "cartoon", Bugs Bunny?
Looney Tunes gibi mi? Bugs Bunny?
C'était encore plus troublant que le cartoon que j'ai vu l'autre jour.
Oğlum, bu önceki gün gördüğüm bir çizgi filmden çok daha rahatsızlık verici.
Et vous le cartoon network.
Baksana bana, çizgifilm kılıklı.
Pas cartoon network.
Çizgifilm kılıklı değil.
Et vous M. Cartoon Network... nous devons partir pour la répétition à exactement 9h00 demain.
- Bu arada Bay Çizgifilm Kılıklı, sabah 9'da provalar için çıkmalıyız.
Maintenant, pouvez vous s'il vous plait mettre Cartoon Network et dégager d'ici?
Şimdi lütfen Cartoon Network'u açıp buradan defolup gider misiniz?
Un cartoon va être diffusé à la télévision... avec le prophète Mahomet comme personnage.
Bir çizgi film! Amerikan televizyonlarında bir çizgi film yayınlanmak üzere Bir karakter olarak Müslüman'ların peygamberi Muhammed'i gösterecek!
Quel cartoon?
Hangi çizgi filim?
Ce cartoon qui provoque toujours avec son humour pipi-caca!
Dikkatsiz tuvalet mizahıyla sürekli ortalığı kıvılcımlandıran bir çizgi film!
Vous croyez que quelqu'un va être choqué par un cartoon?
Yapmayın millet... Gerçekten bir çizgi film için birilerinin bu kadar delleneceğini mi düşünüyorsunuz?
Encore une fois un cartoon représentant Mahomet, va être diffusé ce soir dans Family Guy
Müslüman'ların peygamberi Muhammed'i resmeden çizgi filim Family Guy bu gece yayınlanacak.
C'est un cartoon!
O bir çizgi filim!
Comment te sentirais-tu, Kyle, si un cartoon se moquait tout le temps des juifs?
Televizyonda sürekli Yahudi'lerle dalga geçen bir çizgi filim olsa ne hissederdin Kyle?
Il y a du sable dans vos yeux et dans la raie de votre cul et un cartoon est diffusé dans un pays où les gens baisent et il se moque de votre prophète!
Gözünüze kum kaçmış ve hatta kıçınızın arasına ve sonra herkesin seviştiği bir ülkenin bir çizgi filminde peygamberinizle dalga geçiliyor.
Le cartoon sera-t-il censuré?
Çizgi film sansürlenmeden yayınlanabilecek mi?
Le cartoon populaire Family Guy va montrer l'image du prophète Mahomet non censurée!
Popüler çizgi film Family Guy, Muhammed'in görüntüsünü sansürlemeden gösterecek!
Cartoon Wars ne sera pas diffusée ce soir, pour vous présenter à la place un épisode spécial de Terrance et Phillip!
Bu gece gösterilmeyecek! Böylece size Terrance ve Phillip'in özel televizyon şovunu gösterebileceğiz.
Cartoon Network a refusé de diffuser une image de Mahomet sur leur chaîne.
Comedy Central kanallarında Muhammed'in görüntüsünü yayınlamayı reddetmiştir.
Elle a eu une version cartoon de mon rêve.
Benim gördüğüm rüyanın aynısını çizgi film versiyonu olarak görmüş.
Cartoon?
Çizgi film mi?
Arrêtez ce caca... cartoon!
Durdurun şu çizgi filmi!
Nous interrompons ce cartoon pour un flash spécial.
Bu çizgi filmi özel bir haber için kesiyoruz.