Translate.vc / Francês → Turco / Cbs
Cbs tradutor Turco
358 parallel translation
Attendez, il écrase CBS et NBC là-bas!
Yerel reytinglerde hem CBS hem de NBC'yi sollamış.
Maintenant, revoyons l'accident image par image grâce aux caméras ultra-sophistiquées de CBS.
Oyun durmuşken kaza anını bir kez daha izleyelim. CBS'in özel sabit kamerasından.
J'intente un procès à CBS, aux Browns et au stade pour un million.
CBS'e, Cleveland Browns takımına ve belediye stadına bir milyon dolarlık dava açıyorum.
Attendu que Harry Hinkle, ci-après "le demandeur", renonce à toutes ses revendications contre les Browns de Cleveland, CBS et le stade municipal, ci-après "les défendeurs". Attendu tout cela...
Bundan sonra adı "davacı" olarak geçecek Harry Hinkle..... "savunma" olarak anılacak Cleveland Browns, CBS ve belediye stadı aleyhine..... geçmişteki, şimdiki ve gelecekteki bütün şikayetlerini..... geri çektiğini kabul etmektedir.
Voici les informations présentées par CBS et Edward Murrow.
CBS London ve Edward R. Murrow'dan haberler.
Voici les informations présentées par Edward Murrow.
Şimdi CBS Londra'ya bağlanıyoruz, Edward R. Murrow'nun haberini almaya.
Voila CBS.
CBS Haber ekibi de geliyor.
Vous l'adorerez aussi dans mon émission, mercredi soir sur CBS.
Komedi Saatimde izlediğin zaman sen de bayılacaksın. Çarşamba gecesi, CBS'de.
Je suis de CBS.
Ben Ron Cummins CBS'den.
Je me disais : quelle exclusivité! La télé va me la piquer!
Elimizdekinin çok taze bir haber olduğunu ve CBS ve NBC'nin her an gelip bizden bu hikayeyi elimizden alabileceğini düşündüm.
Il t'a fait engager pour une émission à CBS!
Ne demek istiyorsun? CBS'te sana program ayarlamış.
Et l'émission de CBS?
Peki ya CBS yayını?
J'étais à C.B.S. avec Ed Murrow en 1 951.
1951'de Ed Murrow ile beraber CBS'deydim.
Non. Howard m'a amené une photo d'Ed Murrow et de toute l'équipe de C.B.S. quand nous y étions.
Hayır, Howard bana Ed Murrow ve bütün CBS ekibiyle beraber çekilmiş bir fotoğrafımı gösterdi.
Si CBS avait eu des caméras, là-bas... on serait à coup sûr passés à Sports Spectacular.
Eğer CBS kamera getirmiş olsaydı... garanti özel spor gösterilerini çekerdik.
Et CBS est là-bas.
Ve orada CBS.
CBS a payé Haldeman, Eisenhower et Johnson.
CBS, Haldeman, Eisenhower ve Johnson'a ödedi.
On a eu CBS ce soir.
CBS bu akşam burada.
Vous ne lui avez pas dit que j'amenais ABC-TV... NBC-TV... CBS?
Ona ABC'yi, NBC'yi ve CBS'i de... getireceğimi söylemedin mi?
On aurait dit C.B.S.
Sanki CBS'deymiş gibi.
Des appels de CBS, NBC, ABC, AP, UPI, Ted Turner, Time, Newsweek, Ripley's Believe lt Or Not et Mme Paul.
CBS, NBC, ABC, AP, UPI, Ted Turner, Time, Newsweek, Marineland, Ripleys, ve Bayan Paul.
CBS. Vedette.
Önemli adamım.
De toute façon, je dois aller aux bureaux de CBS.
Neyse, benim CBS'e gitmem gerekiyor.
Kennedy remporte les primaires de Californie.
CBS Haber Bülteni Kaliforniya ön seçimler galibi... Senatör Robert Kennedy'yi sunar.
D'avant OPA de CBS sur Fender.
Pre-CBS Fender şirket aldı.
CBS News me contacte tous les soirs á 18 h 30.
CBS akşam haberlerinden sürekli mesaj alıyorum.
Pour des millions d'exemplaires vendus, j'ai perçu 600 $ de CBS Records en 1968.
Bunun milyonlarca kopyası satıldı. Ben ise 1968'de CBS Kayıt Şirketi'nden 600 dolar aldım ve benim eserim onlarda kaldı.
Si tu fous ça en l'air, CBS va te bouffer par la racine dès la prochaine saison, et je serai avec eux, parce que je me casse d'ici.
Eğer bunu mahvedersen önümüzdeki sezon, lokmanı CBS yiyecek, ben de onlarla olacağım çünkü bırakıyorum!
Ça passe sur ABC et CBS à 7 h.
- ABC ve CBS saat 7.00'de bu haberi verecek.
En 1996, CBS était en dernière position.
Hele birşey olsaydı.
Ce n'est pas Ray Romano qui joue â la super star, c'est le comique Ray qui dit â CBS :
Hayır, hareket çekiyormuş.
Le dernier grand succès de CBS le vendredi soir remontait â Gomer Pyle.
Lütfen, Robert, herşey seninle ilgili değildir. Hiçbir şey benim hakkımda değil! Hiçbir şey!
Dès le départ, Les Moonves de CBS, nous avait dit : "Je crois dans cette série, on va lui trouver une place."
! Kendin birşey düşünemedin ve onunkini mi çaldın?
Larry Flynt CBS est-il intéressé par une vidéo du FBI vendant à John DeLorean 50 kilos de cocaïne?
Ben Larry Flynt CBS şöyle bir video kasetle ilgilenir mi? FBI'dan John DeLorean'ı 50 kilo kokain satarken gösteren bir kaset
Qu'est-ce que vous foutez, CBS?
Senin neyin var CBS?
Qui voit le gars de CBS ce soir?
CBS adamını bu gece kim görecek?
Voulez-vous... 2, CBS.
- Bay Peterman, artık...? CBS.
Quand tu seras un peu plus grande, tu sauras que le vendredi est un jour comme les autres entre "A ne pas manquer" de NBC le jeudi et "Les Bêt-O-Rama" du samedi soir de CBS.
Lisa biraz daha büyüdüğünde Cuma'nın NBC'nin "görmelisiniz" Perşembe'siyle CBS'in Cumartesi gecesi saçmalıkları arasında sıradan bir gün olduğunu anlayacaksın.
Pas de grossières allusions sexuelles comme sur NBC. Ou de la violence gratuite comme sur CBS.
Yani şapşal NBC-stili seks ya da şuursuz CBS-stili şiddet olmayacak.
Comment un journaliste radical de Ramparts Magazine aboutit à CBS?
Ramparts'taki radikal bir gazeteci CBS'te nasıl çalışmaya başladı?
La CBS n'a-t-elle pas de telles ententes?
CBS'in gizlilik anlaşmaları yok mu?
Vous devrez en discuter avec les Affaires générales CBS.
Bunu CBS'in ticari işler bölümüyle konuşmanız gerekiyor.
Quelle est la position de CBS Nouvelles?
- CBS haberlerinin durumu nedir?
Si tout se tient, et ce ne sera peut-être pas le cas, Mike, mais si c'est le cas et qu'on diffuse, et que la CBS était poursuivie par Brown et Williamson, on court un grave risque.
Eğer tutarsa, ama tutmayabilir de, Mike. Ama eğer tutarsa ve bu bölümü yayınlarsak Brown ve Williamson CBS'i dava ederse büyük tehlikeye düşebiliriz.
- On pourrait se retrouver, à cause du reportage, dans la situation où la société Brown et Williamson Tobacco en viendrait à posséder la CBS.
Günün sonunda, senin bölümün yüzünden Brown and Williamson Tütün Şirketi, CBS'in sahibi olabilir.
Est-ce que les Affaires CBS dit à CBS Nouvelles, "Ne diffusez pas ce reportage"?
CBS Holding, CBS Haberleri'ne "Bu hikayeyi yayınlamayın" mı diyor?
Nous sommes tous unis, dans cette affaire. Nous somme tous de la CBS.
Bu işte hepimiz birlikteyiz.
Le dépôt auprès de la SEC au sujet de la vente de la CBS à la société Westinghouse.
SEC dosyaları. CBS Şirketi'nin Westinghouse Şirketi'ne satışı için.
Si Tisch peut laisser aller la CBS à 81 $ l'action, à la Westinghouse, mais est menacée d'une poursuite de plusieurs millions par Brown et Williamson, ça pourrait faire capoter la vente.
Eğer Tisch CBS'i hisse başına 81 dolara Westinghouse'a satabilecekken aniden Brown and Williamson tarafından milyarlarca dolarlık tazminat davasıyla tehdit edilirse bu, satışı mahvedebilir.
Il faut faire attention, cependant, à CBS.
CBS'de davranışlarına dikkat etmen gerek ama.
C'est donc un embargo total contre le New York Times, CBS...
Ve, uh, bunun anlamı, Ron, New York Times'ta bir dondurucu şok, CBS,