Translate.vc / Francês → Turco / Chances
Chances tradutor Turco
6,722 parallel translation
Et le meilleur c'est qu'Alan va frire une dinde, et qu'il a 50 % de chances de se brûler.
En güzel kısmıysa, Alan hindiyi kızartacak % 50 kendisini yakma ihtimali var.
Tu as officiellement détruit toutes les chances que j'avais avec Dakota.
Dakota konusunda sahip olduğum şansı resmen yok ettin.
Les chances de réparer cette voiture?
Jeremy'nin o aracı tamir etme ihtimali?
Je suis énervée car vous avez complètement foutu en l'air mes chances d'avoir une relation saine avec un homme.
Kızgınım çünkü bir erkekle sağlıklı bir ilişki olması ihtimalinin içine ettin.
N'êtes vous pas dans un programme qui ne parle que de seconde chances?
Sen ikinci şanslar hakkındaki toplantılara katılmıyor musun?
Et vous ne connaissez pas les chances.
İhtimali de bilmiyorsun.
Et ces chances sont toujours à 100 %.
O ihtimaller de her zaman % 100'dür.
Ouais, sur nos chances de quitter ce lieu. Et pas dans le coffre d'une voiture bien entendu.
Buradan, bir arabanın bagajında ayrılmak istemiyoruz.
- Autant de chances que sur l'autoroute.
Ranger ile dalış yapıyormuşuz gibi düşün.
Non. Dans notre situation actuelle... Les chances de sauver quelqu'un d'autre sont nulles.
Durumumuza bakılırsa diğerlerini kurtarma şansımız maalesef yok.
Dr. Mann, il y a 50 % de chances que vous vous tuiez en faisant ça!
Doktor Mann, % 50 oranla kendinizi öldürme ihtimaliniz var.
C'est bien plus de chances de survie que je n'en ai eu ces dernières années!
Ben daha düşük bir yaşama oranıyla yıllar geçirdim.
Il y a de fortes chances qu'il y travaille.
Yani orada çalışıyor olması muhtemel.
Je dirais qu'il y a des chances que tu sois gay. Ou bien bisexuel.
O zaman geysin herhalde, ya da biseksüelsin.
Quelles étaient ses chances?
- İhtimali ne acaba?
Les chances sont de la merde.
Bu oran çok kötü.
Si on arrive à Cap-Vert d'ici 2 semaines, on aura de bonnes chances d'arriver dans le Pacifique à temps.
Verde Burnuna iki haftada ulaşırsak Pasifik'e zamanında ulaşmak için iyi bir şansımız var.
Suivez mes instructions et on a 50 % de chances de survivre.
Ben hallederim, siz bana uyun. Sağlam dönmemiz yüzde 50 ihtimal.
Ses chances de gagner sont bonnes, 87 % exactement.
Kazanma şansı yüksek. Aslında bu eli kazanma şansı % 87.
Mes chances sont bonnes.
Yani kazanma şansım yüksek.
Même si vous n'avez jamais vu un film avec Vincent Chase, il y a des chances que vous ayez entendu le nom.
Vincent Chase'in hiçbir filmini izlemediyseniz de bu ismi duymuş olmalısınız.
Oh, stp - - il y a plus de chances qu'elle lui brise la trachée qu'elle se tape son petit cul dénutri.
Hadi ama. Kız az beslenmiş kıçına çakmaktansa soluk borusunu koparacak tipte.
Aller. Quelles sont les chances?
- Yapma ama bunu ihtimali nedir ki?
Il y a des chances de l'arrêter?
Bu kişiyi yakalama şansınız nedir?
Les chances de le trouver sont faibles.
Bu kişileri bulma şansı pek yüksek değildir.
Les chances qu'il se passe quelque chose d'osé sont foutrement minces.
Lütfen, başıma uygunsuz bir olay gelme şansı çok az.
Que cette soirée produise une grande histoire de rédemption pour Billy Hope, qui a traversé tellement d'épreuves, mais réalistiquement quelles sont les chances que Hope puisse revenir et gagner contre un champion si habile et efficace qu'Escobar?
Bu akşam, çok zor şeyler yaşayan Billy Hope'un intikamı adına muhteşem bir hikâye ortaya çıkarabilir ama gerçekçi olursak Hope'un, oldukça yetenekli ve efektif olan genç şampiyon Escobar gibi birinin karşısında geri dönüp kazanma şansı nedir?
Il y a peu de chances que nous survivions, tous les trois.
Üçümüzün de buradan sağ çıkacağından şüpheliyim.
D'ici là, ta vie t'appartient, et je te souhaite la meilleure des chances.
Şimdilik hayat senin hayatın. Dilerim şansın yaver gider.
Ce que je dis, Mr le Ministre, c'est qu'il y a moins d'1 % de chances de les trouver.
Bakanım, size diyorum ki işçileri bulma şansımız % 1'den az.
- Notre technicien évalue de 65 à 75 % de chances de mortalité si nous allons de l'avant.
Uzmanımız, % 65 ile 75'lik ölümcül yaralanma ihtimali olduğunu ve devam etmemiz gerektiğini belirtiyor.
J'utilisais un algorithme basé sur un test sanguin, qui a révélé qu'il y avait 94,1 % des chances que je sois le père.
Kan testi sonucuna göre bir algoritma kullandım sadece. 94.1 % ihtimalle babası olduğumu söyleyen test hani.
- T'avais cinq chances sur six de survivre au premier tour de roulette russe, et t'as inversé les chances.
Rus ruletin de bile ilk turda yaşama şansın altıda beş, ve sen bu ihtimalleri harcadın.
Attends 15 minutes, comme ça, Avie recalculera nos chances de succès.
15 dakika geç başlatalım. Böylece Avie yeniden yapılandırıp bize bir şans daha verebilir. Tanrım.
On a des chances, pour le championnat.
Koç bu sene finalleri görebileceğimizi bile söyledi.
Milly, cela nous donnera de bien meilleures chances d'éliminer le cancer.
Milly, bu bizim kanseri yok etmek için en iyi şansımız.
Je vais prendre mes chances.
Şansımı deneyeceğim.
Il y a des chances qu'au moins un des joueurs manipule le paquet comme Bill Clinton manipule les foules.
Her bir takımın dolandırıcısı deste kağıtları manipilasyon ediyor nasıl ki Klintonun topluluğa manipüle etmesi.
La race humaine aura toutes les chances de s'améliorer.
İnsan ırkı, gelişmek için eline geçen bütün fırsatları kullanacak.
Des chances que Natasha te laisse un message en dehors d'internet? Un vieux truc d'espion de la vieille école?
Natasha'nın internet haricinde, eski usul casus aletleriyle mesaj gönderme ihtimali olabilir mi?
Il y a des chances qu'on débarque sous des tirs nourris.
Olasılıklar, büyük bir ateşin içine girdiğimiz yönünde.
Il y a des chances qu'il soit déjà mort.
Çoktan ölmüş olma ihtimali var.
Mais même faite correctement les chances ne sont pas bonnes.
Ama düzgün yapılsa bile pek şansı yok.
Vous allez à San Quentin, vous avez 100 % de chances de devenir la chienne de quelqu'un.
San Quentin'e gidiyorsun ya % 100 birisinin orospusu olacaksın.
Nos chances de succès sont en baisse d'heure en heure.
Başarı yüzdemiz giderek düşüyor.
Le traceur et vos chances de trouver Shaw s'envolent a jamais.
Cihazı ve Shaw'u yakalama şansınızı sonsuza dek kaybedersiniz.
Y a des chances.
Bir denerdim.
Quelles sont tes chances?
Peki onca paraya nolcak?
Utiliser un totem. " Il y a plus de chances de calmer un esprit vengeur en étant en possession d'un totem, un objet personnel d'une profonde importance émotionnelle positive pour l'esprit.
Totem kullanın. " Bazı bilgilere göre bir yerde totem bulundurulduğunda ruhun içine işleyen ve olumlu duyguları depreştiren kişisel bir öğe ile intikamcı ruhların sakinleştiği görülmüştür.
Peu de chances, Junior.
Hayatta olmaz Junior.
Quelles sont les chances pour ça?
- Bunun denk gelme şansı nedir ki?