Translate.vc / Francês → Turco / Competitive
Competitive tradutor Turco
118 parallel translation
Bon sang, elle est vraiment compétitive.
Öyle.
Elle est très compétitive... mais je trouve ça séduisant.
Bunu çekici buluyorum.
J'ai commencé par leur apprendre des jeux simples. Puis toutes les bases rudimentaires du jeu. Puis de la théorie compétitive avancée.
Basit jimnastik hareketleriyle başlayıp temel spor becerileriyle sürdürdük, ve sonunda gelişmiş teorilere yöneldik.
Dans cette course au coude à coude, elle veut rester compétitive.
Bütün enerjisini başa baş mücadelelerde harcıyordur.
Elle fait ce qu'il faut pour rester compétitive dans le climat actuel.
Mevcut ekonomik koşullarda rakipleriyle rekabet edebilmek için ne gerekiyorsa yapmak zorunda.
Oui, c'est un principe appelé inhibition compétitive. Exact.
Evet bu prensip "rekabetçi engelleme" olarak adlandırılır.
Liane numéro 4, l'équipe compétitive de Colombus.
Dört numaralı kulvar, Columbus Üniversitesi'nin sk or takımı.
Liane numéro 5, l'équipe compétitive de John Paul.
Beş numaralı kulvar, John Paul Koleji'nin sk or takımı.
J'ai appris depuis que je suis trop compétitive pour le yoga.
O zaman yoga yapamayacak kadar rekabetçi olduğumu öğrendim.
est très compétitive.
-... rekabetçi bulacaksın.
- Je suis Miss "Hyper-Compétitive".
- Ben bayan "aşırı rekabetçi"
Smallville prospérait, mais n'a pas su rester compétitive.
Smallville zamanında çok güçlüymüş. Rekabette kalma isteğini yitirmiş.
Ca me rend très compétitive.
Çok rekabetçi oluyorum.
La boîte était compétitive.
Tersane rekabetteydi.
Ma collègue et moi sommes venus de Paris car nous pouvions faire une offre compétitive.
Hayır, durun! Ortağımla ben Paris'ten buraya kadar bizimle işbirliği yapacağınızı söylediğiniz için gelmiştik.
Tu es si compétitive!
Rekabetçi olman gerekmez.
Ils réorganisent le système industriel, l'industrie veut se moderniser et réduire les coûts pour être plus compétitive.
Rekabet edebilmek için giderleri kısıyorlar.
Tante Eleftheria était la plus compétitive... elle savait tous les secrets d'un plat exceptionnel. Pour rester la meilleure, elle distribuait ses recettes mais jamais correctement.
İçlerinden en hırslı Elefteria Teyzeydi....... yemeklere lezzet katan... tum otları bilirdi Diğer kadınların yemek konusunda onu gecmemesi icin yemek tariflerini hep yanlış verirdi.
Elle est si compétitive, presque à l'excès en un sens.
O kadar rekabetçi ki, neredeyse bazı açılardan kusur denebilir.
Elle est si compétitive dans sa tête... elle a si envie de gagner et d'être la meilleure... que ça enlève parfois au plaisir qu'elle a.
Yani kafasında o kadar rekabetçi ki, kazanmaya ve yaptığı şeyde en iyi olmaya kendini o kadar veriyor ki bazen yeterince eğlenemediğini düşünmeye başlıyorum.
Je suis compétitive. Je l'avoue.
Kabul ediyorum, ben rekabetçi biriyim.
Je travaille trop, je suis compétitive, j'ai toujours raison.
Çok fazla çalışıyorum, rekabetçiyim ve her zaman haklıyım.
Mais la nôtre est une industrie très compétitive. Alors pensez-vous que vous avez l'expérience nécessaire?
Hayır, onu biliyorum ama bizim ki çok sıkıntılı bir sektör peki, ihtiyacın olan tecrübeye sahip olduğunu düşünüyor musun?
Elle était si compétitive, et là elle aide tout le monde.
Eskiden rekabetçiydi ama şimdi herkesin A almasına yardım ediyor.
J'étais trop compétitive et je nous ai tous mis en danger.
Rekabete çok kaptırıp hepimizi tehlikeye attım.
- La plus compétitive de toutes, c'était ta femme, pour tout ce qui concernait A.J.
- Mesela AJ olunca kimse sen... ve karının eline su dökemez zaten.
Tu es la personne la plus compétitive, la plus secrète, la plus obstinée, la plus difficile que j'aie connue... et je t'aime.
Ve sen şimdiye kadar tanıştığım en rekabetçi, en uyanık, en inatçı insansın... Ve seni seviyorum.
Pour que ma quincaillerie soit compétitive vis-à-vis des supermarchés sur l'autoroute, je dois remettre à jour le magasin, tu sais?
Donanım dükkanımın anayoldaki büyük zincir mağazalarla rekabet edebilmesi için, dükkanı yenilemeliyim, anlıyor musun?
Je veux mettre toute notre énergie dans l'offre compétitive j'installerai des oléoducs à travers l'Iran jusqu'à l'Europe, comme vous avez proposé.
Tüm enerji üretimimizi ihaleye açacağım. Sizin de önerdiğiniz gibi, İran'dan Avrupa'ya uzanan bir boru hattı açacağım.
Tant que vous ne serez pas moins égoïïste et compétitive, vous ne m'assisterez plus en chirurgie.
Öyle yapmıyordum. Hastanın elini kaldırdı... Daha az bencil ve rekabetçi olmayı öğrenene kadar, benim ameliyatlarıma girmeyeceksin.
Shepherd dit que je suis égoïïste et compétitive. Et alors?
Shepherd bencil ve rekabetçi olduğumu söylüyor.
J'ai besoin de deux grosses torpilles pour être à nouveau compétitive.
Kendimi tekrar yarışmaya sokmak için daha büyük torpidolara ihtiyacım var.
- peut être un peu trop compétitive. - Manipulatrice.
-... çünkü biraz rekabetçi olabiliyorum.
Elle est compétitive, mais je voulais bondir, tu comprends?
Çok rekabetçi. Üzerine saldırmak istedim resmen.
Qui est plus compétitive que moi?
Kim benden daha rakabetçi?
C'est une équipe mixte, et pas compétitive.
Takım kız erkek karışık, çok uyumlular.
C'est juste que tu as développé une sorte de relation compétitive bizarre, malsaine, et psychotique avec eux. - Pas du tout. - Bien sûr que si.
Sadece sen onlarla bir çeşit garip, sağlıksız... deli ve rekabetçi bir ilişki geliştirdin.
Non, quand tu deviens compétitive et têtue, mon drapeau rouge se dresse.
Hayır, hırslı ve inatçı olduğunda kırmızı bayraklarım kalkıyor.
Je sais aussi combien vous êtes compétitive.
Ama senin ne kadar rekabetçi olabileceğini de bilirim.
Depuis l'enfance, je suis dramatiquement compétitive et perfectionniste, et ça me contrarie vraiment.
Genç kızlığımdan beri can sıkıcı derecede hırslı ve rekabetçi bir insanım ve bu beni gerçekten kızdırıyor.
Et j'avais présumé que ce serait plus une gêne triste, pas cette gêne compétitive.
Ve ben üzücü tuhaflıkta olacağını sanmıştım, rekabetçi tuhaflıkta olacağını değil.
A partir de maintenant, je vais être qui je suis, et si tu ne peux pas supporter ça et ne pas t'empêcher d'être menaçante et compétitive, alors très bien.
Şu andan itibaren, olduğum gibi davranacağım. Bunu desteklersen, tehditkâr ve rekabetçi davranmazsan iyi olur.
C'était une année compétitive.
Epey sıkıntılı bir yıldı.
Cette initiation Literati est extrêmement compétitive.
Edebiyatçılar'ın kabul töreni rekabete dayalı.
Un rêve remis en question par une gamine démentiellement compétitive nommée Cynthia.
Şimdilerde, delicesine rekâbet eden Cynthia adındaki bir kızın kafa tuttuğu bir hayal.
J'aime que tu sois têtue et compétitive.
Senin inatçılığını ve hırsını seviyorum.
Ce que je veux dire, c'est que... je crois que j'ai aussi été prise d'hystérie compétitive.
Demek istediğim ben de rekabet çılgınlığına kapıldım.
C'est uniquement la progéniture d'esclaves qui permet à l'Amérique d'être compétitive en athlétisme.
Amerikalıların atletik rekabetçiliği tamamen kölelerinin dölleri.
Mais l'industrie du jeu est très compétitive.
Ama gerçek hayatta, çok rakibin olan bir sektördür.
C'est la série numéro 1 dans le monde de la gym compétitive.
Jimnastik de rekabeti konu alan televizyon dünyasının bir numaralı drama dizisi.
Toutes les jeunes et jolies filles me prenaient mes listings et je me suis dit, que si je voulais rester compétitive : Je devais défier les lois de la gravité.
- Ofisteki tüm benden genç ve daha hoş kızlar yüzünden kötü hissediyordum, ve düşündüm ki, rekabette başarı istiyorsam, bunun için harekete geçmeliyim.