Cono tradutor Turco

- Nous y allons.

Az sonra, Cono.

- Cono. Du calme.

- Abartmasana.

- Cono, mon cul.

- Ne abartması be!

Quand j'aurai fini, j'irai dîner chez Cono.

Çıkınca, Cono'ya yemeğe gideceğim.

Mira, s'il vous plaît.

Cono, mira, lütfen!

Coño, qui est ce type?

Cono, kim bu adam be?

¿ Pero que cono?

Bu da ne be?

Parce qu'il est proche du Lider massimo, qu'il travaille pour la Police secrète, il est ouvertement homo, se déplace librement dans le pays et â l'étranger, se couvre de bijoux, d'habits luxueux, il a même un chauffeur personnel.

Büyük lidere olan yakınlıklarından, ya da ülke güvenliği ile ilgili özel görevlerinden ötürü, ayrıcalık sahibidirler. Çekinmeden eşcinsel olduklarını dışa vurabilirler,... özgürce bu ülkede ve yurtdışında seyahat edebilirler, her taraflarını pahalı mücevherler ve giysilerle örterler hatta Coño gibi, özel şoförleri bile vardır.

Coño. Fellove, vous me prenez pour votre ennemi?

Fellove, ben senin düşmanın mıyım?

Pas avec ta main gauche, coño.

- Sol elinle değil.

Regarde-moi faire, coño.

Görürsün.

Ouvre la caisse, coño.

Çekmeceyi aç, coño.

Coño, plus vite.

Coño, hadi.

Bien sûr, coño, sois franc.

Elbette, mantıklı ol.

Allez!

Coño. Hadi.

Allez, coño.

Yeter bu kadar, pislik herif.

Hizole consigue coño?

Hizole consigue coño?

Vamos, coño.

Hadi be.

Coño!

Kancık!

Coño, il arrive. Les pièges ne sont pas prêts.

Coño, adam geliyor ama tuzak kurmadık.