Translate.vc / Francês → Turco / Creek
Creek tradutor Turco
950 parallel translation
Je dois livrer de Ia farine à 40-Mile Creek.
Bir ton altın çıkardım... Creek'e 75 Km. kalmıştı.
Passe par Prairie Dog Creek.
Prairie Dog Creek'ten aşağı git.
Le barrage de Willet Creek compris?
Willet Baraji da buna dahil mi?
Le barrage de Willet Creek inclus.
Willet Baraji da buna dahil.
Environ 100 hectares situés à Terry Canyon placés de chaque côté de Willet Creek.
Terry Vadisinde 100 hektarlik bir arazi. Willet Nehrinin etrafinda.
- Willet Creek.
- Willet Nehri.
"Environ 100 hectares répartis de chaque côté de Willet Creek..."
"Willet Nehrinin ortasindan geçtigi bir arazi..."
Ce camps sera situé sur les terres adjacentes à la rivière connue sous le nom de Willet Creek dans le Terry Canyon, -
Bir nehrin kenarina...
Vous voulez être Sénateur et construire un camps à Willet Creek.
Demek senatör olup Willet Nehrine bir kamp yapmak istiyorsun.
Allez expliquer à Mr. Smith, pour le barrage de Willet Creek.
Gidip Bay Smith'e Willet Barajini sen açikla.
Par exemple, la construction du barrage de Willet Creek.
Mesela su Willet Baraji meselesi.
Une affectation pour détourner et contrôler la rivière de Willet Creek, dans le Terry Canyon. 5 millions de dollars.
Terry Vadisindeki Willet Nehrinin... yataginin degistirilmesi ve istimlaki. 5 milyon dolar.
Mr. le Président, cette section sur le barrage de Willet Creek n'est qu'...
Sayin Baskan, Willet Nehrindeki baraj bir...
Il a utilisé mes terres de Willet Creek pour ses boy rangers.
Willet Nehrinin oradaki arazimi izciler için kullaniyordu.
Je désire demander à mon collègue, si la cause qu'il veut plaider, concerne la section 40 du barrage de Willet Creek?
Bu söylemek istedigi seyler... 40. maddedeki barajla mi ilgili, onu sormak istiyorum.
Vous pensez construire une voie ferrée depuis Cripple Creek en contournant les montagnes par le nord.
Anladığım kadarıyla dağın kuzeyinden dolaşarak... Aksak Dere'den buraya demiryolu yapmayı düşünüyorsunuz.
La route la plus directe serait depuis Cripple Creek et filer tout droit vers le Pacifique.
Seçilecek en düz yol... Aksak Dere üzerinden dümdüz Pasifik'e doğru olacaktır.
QUI ARRIVE À LA GARE DE CRIPPLE CREEK AUJOURD'HUI
BUGÜN AKSAK DERE İSTASYONU'NA GELİYOR
Séparons-nous. On se retrouve à Fox Creek dans un mois.
Dağılalım. 30 gün sonra Fox Creek'te buluşuruz.
L'ours leur a fait passer les buissons, puis longer les étangs et traverser les fourrés jusqu'à Juniper Creek, où ils l'ont rattrapé.
Şu ayı onları meşelikleri geçerken yakalamıştı göl boyunca, çalılıklara kadar Juniper Creek'in sağ tarafında kalıp, ondan kaçarak kurtuldular.
Il était là, au bord de Juniper Creek, dressé sur ses pattes arriére.
Juniper Creek'in sınırında, arka ayaklarının üzerinde dikildi.
J'allais la revoir. On s'était donné rendez-vous.
Pyramid Creek'te yolun kenarında yer alan ufak bir kulübede buluşmayı kararlaştırmıştık.
Il y a 20 km jusqu'à Blaze Creek.
- Elbette Bayan Lamphere. Blaze Creek, Levender Şelaleleri'nden 30 km'lik bir mesafede.
Je tenais la maison avant la mort de notre mère.
Blaze Creek'in idaresini daha annem ölmeden önce üzerime almıştım.
Tout est produit à Blaze Creek, même le lait.
Her şeyimizi buradan tedarik ediyoruz, sütümüzü bile.
Calculez le solde de votre salaire.
Son kontrollerinizi tamamlayın. Blaze Creek'ten en kısa zamanda ayrılmanızı istiyorum.
Mon frère et ma sœur ont été tués à Big Creek.
Ağabeyim ve ablam Big Creek'te öldürüldü.
À Big Creek nous avons tué les leurs.
Biz de Big Creek'te Kızılderili kadın ve çocukları öldürdük.
On pourrait lui vendre bear creek?
Bear Creek çiftliğini neden ona satmıyoruz?
Je veux bien monter ce que vous voulez pour ce terrain de bear creek.
Bear Creek çiftliği için neye binmem gerekiyorsa binerim.
Ce n'est pas bear creek ici.
Burası Bear Creek değil.
On va rentrer en direction de la crique Suzanne.
İlk olarak 67 derecede başlayacağız, Susana Creek'e kadar.
Je me disais, si j'appuie sur la détente, je vais perdre le ranch Christmas Creek.
Eger tetigi çekip... çatiºmayi ben baºlatirsam, çiftligi kaybederim.
Des cavaliers traversent Dry Creek.
Kuru Dere'nin orda bir kaç atlı gördüm!
A South Fork.
South Fork, Bear Creek kasabalarına.
Les chevaux volés sont dans un canyon. La vente aux Sudistes se fait à South Fork tous les mois.
Yakaladıkları atları buranın 45 mil güneyindeki bir kanyonda saklıyorlar ayda bir kez onları Bear Creek'e götürerek orada Konfederayonun adamlarına teslim ediyorlar.
Nous allons vers le Sud, reprendre le troupeau.
Bear Creek'in güneyine sürüyü geri almaya gideceğiz.
Vers Gill Creek.
Galiba Gill Deresi'ne gitmeye çalışıyor.
Je devrais passer par Creek Canyon.
Creek kanyon'a gidebilirim diye düşündüm.
En parlant d'Apaches, avez-vous eu connaissance du massacre d'une patrouille à Dutch Creek, il y a quelques mois?
Apaçilerden söz açılmışken, aylarca önce... Dutch Creek'te süvari birliğine yapılan saldırıdan haberiniz var mı?
- C'est pour le massacre de Dutch Creek.
- Dutch Creek katliamı. - Ben orada değildim.
Qu'est-ce qu'il est donc venu faire à Cross Creek?
Niye gelip Cross Creek'e yerleşti ki?
Nous quittons Cross Creek demain.
Yarın bu kasabayı terk ediyoruz.
Je quitte Cross Creek.
Cross Creek'i terk ediyorum.
Cross Creek est une ville paisible.
Burası sakin bir kasabadır. İyi bir kasabadır.
Au Kansas, j'ai habité une petite ville comme Cross Creek.
Kansas'ta burası gibi ufak bir kasabada oturuyordum.
Ils vont sans doute vers Cross Creek.
Kesinlikle Cross Creek'e gidiyorlardır.
Willet Creek.
Willet Nehri.
- mettre à mal le projet de barrage de Willet Creek, sans rien faire?
Birakayim da agzinda emzikle dolasan bu çocuk... baraj meselesini boynuma mi dolasin?
Je ne quitte pas Cross Creek.
Cross Creek'i terk etmiyorum.
- Cross Creek.
- Cross Creek.