Translate.vc / Francês → Turco / Dessert
Dessert tradutor Turco
2,674 parallel translation
Arun semblait si heureux, comme un enfant devant son dessert. Il respirait à peine.
Arun çok mutlu görünüyordu elinde özel bir şeker olan ve sevincinden zorla nefes alan çocuklar gibi.
- De la place pour le dessert?
Umarım tatlıya yer ayırmışsınızdır.
En voyant deux bouboules, vous pensez "dessert"?
Ne yani şişkoyuz diye ikimize bakıp tatlı delisi olduğumuzu mu ima ediyorsun yoksa?
Et comme dessert, petits gâteaux rouges.
Ve tatlı olarak da kadife gibi kırmızı kekler.
Est-ce qu'un dessert te tenterait?
Biraz tatlı ister misin?
Quand tu parlais de dessert, je pensais...
Sen tatlı deyince, ben de...
Qui veut du dessert? Moi!
Pekâlâ, kim tatlı ister?
J'ai préparé ton dessert préféré.
En sevdiğin tatlıdan yaptım. Bisküvili muzlu puding.
Un dessert n'arrivera pas simplement parce que tu en veux un!
Peri bekledin diye peri gelir mi sanıyorsun?
Au dessert, Fender élit le meilleur, le récompense et on le relâche, ni vu, ni connu.
Gecenin sonunda Fender en iyi olanı seçecek ve ona bir ödül verecek sonra da salıvereceğiz gidecek, hepsi bu.
Elle vient pour le dessert.
Yemekten sonra tatlı için uğrayacak.
Impossible de faire mieux que de se renverser le dessert sur la tête.
Başından aşağıya yemek döken biriyle yarışmak imkansızdır.
Au moins, prenez ce dessert pour vous et votre fiancé.
Bari nişanlın ve kendin için bu tatlıyı al.
- Les cocos, qui veut un dessert?
- Herkese merhaba. Tatlı isteyen var mı?
Dessert?
Tatlı isteyen?
J'ai fait un dessert. Et j'ai sorti ses nièces.
Meyve salatası yapıp yeğenlerini şarkı söylemeye götürdüm.
Qui veut du dessert?
Güzel. - Kim tatlı ister? - Ben.
besoin de dessert.
Ben tatlı istiyorum.
Dessert.
Tatlı.
Au dessert, tu aborderas le sujet de la drogue.
Sıra tatlıya gelince uyuşturucuyla ilgili sorarsın.
Attendez le dessert.
Ama tatlıya kadar beklemelisiniz.
Venez m'aider pour le dessert.
Bana tatlı için yardım etsenize.
En l'honneur de mon fils, dessert au tofu offert par la maison... pour toute commande.
Oğlumun şerefine herkese bedava tofu tatlısı parasını ödeyenlere tabii.
Avec le désespoir en dessert.
- Yanında çaresizlik tatlısı da var.
Mais auparavant, il faut manger le dessert.
Ama önce tatlımızı yiyelim.
Plus de dessert?
Sanırım artık tatlı yapmıyoruz.
Manger un curry et du dessert?
Hintli kızlarla keyif mi yapıyorsunuz?
C'était spongieux, c'était croquant Et tout était au plus haut niveau, jusqu'à, et incluant le dessert, un léger pouding avec des pointes de caramel, un sorbet orange vif,
Hepsi en üst kalitedeydi. Tatlı dahil. Karamelize edilmiş hafif bir puding, turuncu bir şerbet ve lacivert bir sosla kaplı böğürtlen ve kuşüzümleri.
Enfin bref... Qui veut du dessert?
Evet, kimler tatlı istiyor?
Sortez les fourchettes à dessert, s'il vous plaît.
Tatlı çatallarını çıkar.
Le vin de dessert est servi.
Şarap ve tatlı servisimiz başlamıştır.
Du vin de dessert, super.
Şarap ve tatlı demek, ne güzel.
- Le vin de dessert est servi.
Şarap ve tatlı servisimiz başladı.
Ou pas de filet mignon au bacon pour le dessert.
Yoksa tatlı olarak pastırmalı fileminyon yok size.
Dîner : nuggets de poulet, pain au lait et haricots verts en boîte. Dessert : glace allégée.
Ve akşam yemeğinde tavuk budu, bisküvi ve konserve yeşil fasulye, tatlı olarak da az yağlı dondurma.
On partage un dessert?
Ortak tatlı yiyelim mi?
Tu sais que j'aime commencer par le dessert.
Ben önce tatlı yemeyi severim.
Le dessert est servi.
Tatlı servisi başladı.
Tu as dit que je pouvais me changer avant le dessert.
Tatlıdan önce elbise değiştiririz demiştin.
Pour le dessert.
Tatlı var sadece.
y a de la crème vanille pour le dessert.
Vanilyalı dondurma yaptım tatlı için.
Un dessert?
- Tatlı mı?
- Oui, un dessert.
- Evet, Tatlı
J'apporte toujours le dessert.
- Ben her zaman tatlı götürürüm. - Tatlı.
La voiture, la télé, l'iPod, le portable, le dessert?
Televizyon? iPod? Cep telefonu?
Ma Tante, il a même pris un dessert!
Teyze, bedavadan tatlı bile vardı. Bedava mı yediniz?
Je vous ramène des'Phapdas'( dessert Gujrati )
Size taze'Phapdas'( Gujrati aperatifi ) getireceğim.
- Délice de 5 à 7 est un dessert.
- Öğleden sonra kaçamağı bir tatlıdır.
On dirait qu'il sont remplis de crème patissière, et que si on les saupoudrait de sucre glace on pourrait croire que c'est un genre de dessert.
Gofretle dolu gibi duruyorlar, Yada onları şekere batırıp bir çeşit tatlı adı altında servis yapabilirsin.
On va le servir au dessert.
Tatlı olarak onu yiyeceğiz.
Le dessert, pas ma tante!
Tatlının adı bu.