Translate.vc / Francês → Turco / Doi
Doi tradutor Turco
53 parallel translation
Oů se trouve la section de Doď?
Doi Bölüğü nerede?
Lieutenant Doď, on commence les travaux.
Teğmen Doi işe koyulun.
Vous ętes du groupe de Doi?
Doi'de siper kazan gruptan mısınız?
Qu'est-il arrivé au lieutenant Doi?
Teğmen Doi'ye ne oldu?
À 10 heures, le jeune seigneur se rend au Palais du Ministre pour lui porter un cadeau, un panier de truites.
IYI KLAN GÜNLÜĞÜ Sabah 10 : 00-Efendi Bennosuke bizim yöreden gelen ve Shirakawa Irmağı'ndan tutulmuş taze alabalıkları sunmak üzere Saygıdeğer Lord Doi'nin Kandabashi konağına ziyarette bulunur.
Le jeune seigneur aurait aimé vous rencontrer, mais il a dû se rendre au palais.
Böyle büyük cesarete sahip bir adamla tanışmak ve yapmak istediği şeye büyük hayranlık duyduğumu dile getirmek istesem de maalesef ki Lord Doi'nin ikametgahına gitmek için sözlenmiş durumdayım.
En outre... à une session du Grand Conseil, Sa Seigneurie félicita notre jeune Maître dans les termes suivants :
Sonuç olarak üçüncü gün, Edo Kalesi'ndeki resmi bir toplantıda Lord Doi, genç efendimiz Bennosuke için övgü dolu şu sözleri sarf etti :
Doi, le Grand Chambellan.
Saray baş nazırı Doi.
Le Grand Chambellan Doi qui soutient le Prince Tadanaga, suspecte quelque chose et veux connaître la vérité.
Prens Tadanaga'yı destekleyen baş nazır Doi zehirlendiğinden şüphelenebilir ve gerçeği öğrenmek isteyebilirdi.
Ils ont été envoyés par Hanzo, le serviteur de Doi.
Haklısın. Buraya Hanzo Watanabe tarafından gönderildiler.
Le Grand Chambellan?
Doi mi? Saray nazırı mı?
Doi, avez-vous des doutes?
Doi, bu senin fikrin mi?
Doi démissionna de son poste prétextant des raisons de santé.
Doi, hastalığını öne sürüp görevinden istifa etti.
Le Chambellan Doi est arrivé.
Özür dilerim, efendim. Nazır Doi geldiler.
Les ordres de mon père sont de tuer Doi cette nuit, près du château.
Ne oldu? Babamın emirleri. Doi'yi bu gece, kale yakınlarında öldüreceğiz.
Nous réussirons à tuer Doi.
Başarısızlığa uğramadan Doi'yi öldüreceğiz.
Je ne rentrerai pas avant d'avoir tué Doi.
Doi'yi öldürene kadar evime gitmeyeceğim.
Dites-moi, maintenant que Doi est mort, quels sont vos plans?
Ağlama! Ağlama!
Si nous combattons les Tokugawa et menons la révolte, la confusion dépassera toute imagination.
Doi de ortadan kalktığına göre ne yapmayı planlıyorsun?
Je me balade, oui, c'est vrai, et je parle de toi et moi et j'espère que tu du-du-doi.
Yürüyorum, gerçekten Konuşuyorum, senden ve benden -... ve umut ediyorum ki sen...
Où doi-je mettre les Kit-Kats grand format?
- Kit-Kat'ları nereye koyayım?
À tause de doi!
Senin yütünden.
Bui Doi : "poussière de vie"
Bui Doi : "Tozdan daha değersiz"
Tu es Bui Doi, n'est-ce pas?
Sen bir "Bui Doi" sin, değil mi?
Ok, Eric, retournes sur le bateau et informe le DOI que notre meurtre prévaut leur pont défecteux, s'il te plait.
Eric, teknenin yanına dön ve bizim cinayetimizin onların köprü arızasından önce geldiği bilgisini ver lütfen.
"Un morceau de terrain de 3 bô carré a un rendement de 30 doi d'orge."
Tarlanın 3 bo karelik kısmı 30 doi arpa veriyor.
Oh, tu doi être Kyle.
Oh, sen de Kyle olmalısın.
Parfois on doi vérifier s'ils savent exactement de quoi ils sont capables.
Bazen, tam olarak neler yapabileceklerini anlamalarına yardımcı oluyoruz.
Je veux dire... "doi."
Demek istediğim, nasıl... "doi."
Je me sens comme - je doi connaître mon... Oh, mon dieu.
Ve yeni tanışmış olmamıza rağmen, sanki onu tanıyorum gibiy...
Doi réalise qu'il finira par anéantir le shogunat. Il faut agir, tandis qu'on étouffe les méfaits de Naritsugu.
Doi-sama eğer Naritsugu-sama'nın daha yüksek bir siyasi statü elde ederse Shogun'luğu yıkıma uğratacağının farkındaydı.
Conseil des Anciens, sire Doi est de retour.
Shogun İhtiyar Heyeti Konseyi, Doi-sama döndüler.
Sire Doi.
Doi-sama.
Sire Doi vous prie humblement de laisser la famille Mamiya tranquille. Ordre gouvernemental!
Efendim, Doi-sama alçakgönüllülükle Mamiya ailesini bırakmanızı talep etmişti.
Encore ce Doi... Ce conseiller grincheux...
Doi sadece huysuzca homurdanan bir Shogun danışmanı.
Comment sire Doi sauvera-t-il la face?
Lakin şimdi Doi-sama'nın tepkisi ne olacak?
Sire Doi manigancerait-il quelque chose?
Öyleyse, bir komplo mu planlayacaktır?
Rassemble des hommes et allez espionner sire Doi.
Adamları toplayıp Doi-sama da casusluğa başlayın. Peki.
Trouve la liste des visiteurs depuis le hara-kiri de Mamiya.
Doi-sama'nın Mamiya'nin harakiri olayından beri görüştüklerinin listesini alın. Emredersiniz.
Si Doi l'a choisi... nous devons nous attendre au pire.
Eğer Doi onu seçtiyse o zaman en kötü şansa sahibiz demektir.
Sur ordre de sire Doi... nous avons pour mission d'occire le seigneur Naritsugu, du clan Akashi.
Doi-sama'dan aldığım özel emir Akashi klanından Naritsugu-sama'nın başını almaktır.
Si sire Doi en décide ainsi, les braises que nous avions éteintes réduiront notre clan en cendres!
Kor bir kömür dahi klanımızı alevler içersinde bırakabilir!
Transmets-lui les ordres de sire Doi.
Doi-sama'nın bu emrini ver.
Je n'irai pas à l'encontre des ordres de sire Doi.
Doi-sama'nın emrine karşı gelemem.
Désoler pour mère qui doi savoir que je meure heureu dans mon sommeil. "
Uykusunda ölen anne için de üzgünüm. "
Pour qu'une menace soit crédible, tu doi- -
Ateş olsan cürmün kadar yer -
Uh, doi!
Ha bu arada!
Doi?
Doi'nin hizmetkârı.
Exact, Doi?
Öyle değil mi, Doi?
VoÏ... s avez sans doÏ... te raison.
Belki de haklısın.
Que doi-je faire?
Hangisi?