English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Drop

Drop tradutor Turco

147 parallel translation
Elle est fameuse, à la "Bonne Rasade".
Pure Drop'da güzel bira yapıyorlar.
L'agence de Paul ne s'occupe pas de gens "bidon".
Herneyse, Bayan Ten Dorp... Eğer Bayan Ten Drop gerçekten başarılı olmasaydı, Paul'ün ajansı onunla çalışmazdı.
Si tu invitais Helga Ten Drop?
Helga Ten Dorp'a ne dersin?
Je suis le type qui a passé un drop de 60 m contre les Denvers.
Ben Denvers'a karşı 70 metrelik gol atmış adamım!
J'ai vendu des meubles et je chante ce soir dans une boîte, Ia Goutte de rosée.
Bir kaç eşya sattım ve bu gece Dwe Drop Inn'de sahneye çıkıyorum.
Ce soir à Nantucket, l'événement, c'est le concert de Cassandra.
Bu geceki büyük haberimiz şu : Cassandra Elridge Dew Drop Inn'de.
Drop Johnson a parié 2 000 dollars sur un outsider, hier.
Cumartesi maçları. Drop Johnson dün iki binlik yatırdı.
Drop Johnson?
Drop Johnson mı?
Drop Johnson, ça te dit quelque chose?
Drop Johnson'ı tanıyor musun?
Salut, Drop.
Selam Drop.
- T'en as jamais?
- Hiç mi Drop?
Drop, une dernière question.
Son bir soru Drop.
C'est comme ça que t'as appris à Drop son histoire?
Drop'a ne diyeceğini böyle mi öğrettin?
Envoyez Reggie et Orop Shadow ici, pour qu'ils viennent chercher le dollar et les papiers.
Reggie ve Drop Shadow'u buraya gönderin ki, gümüş Dolar ile kağıtları alsınlar.
Il y avait un dessin sur le fuselage et les mots "Drop Dead Red".
Bordasında "Geber Kızıl" yazan bir çizim vardı.
Une longue barbe bien fournie comme le Père Noël.
Smith Brothers Cough Drop'un ki gibi uzun bir sakaldan bahsediyorum.
Il va tenter un drop.
Arabayla gitmek zorundayız şu an.
/ / Buy an old drop top Find a spot to pimp / /
/ / Buyan olddrop top Findaspot topimp / /
Le hameçonnage, l'espionnage, la mainmise Brillstein.
Pigeon drop, Ear Wigger, Brillstein Grab'ı anlatıyor. *
Change de refrain, tu veux?
Why don't you just drop it, Austin?
Hurry and drop me a line. "
Acele et, beni ara "
Apparaître, emballer, descendre, un truc comme ça.
"Zihnini aç, uyumu yakala, tecrit ol" türü bir şeydi. ( Araştırınız : Turn on, tune in, drop out )
Mais à la fin, un môme de Hofstra a réussi un drop goal formidable.
Ama sonunda, Hofstra'lı çocuk inanılmaz bir alan golü attı.
Le garçon qui a tiré le drop goal.
Topa vuran adam baba.
Avec 2 touchdown, un drop, et une pénalité?
Onların kalesine iki gol, skoru daha fazla arttırmaz mı?
30 secondes avant drop.
Atlamaya 30 saniye.
Si vous avez assez... Dans Drop Zone, on a utilisé un remorqueur à 500 m devant la proue et on a fait tirer le bateau.
lmm, Bütçeye dahil mi bilemem ama, Drop Zone filminde... bir römork kullanmıştık... pruvanın 450 metre önündeydi... ve filmin geçtiği tekneyi çekmiştik...
- Acid Drop, ça vous dit?
Acid Drop'a gittiniz mi hiç?
Il a tout investi dans des clubs comme Acid Drop,
Çok para kazandı, hepsini kulüplere yatırdı.
- Psychedilic... quelque chose.
Acid Drop, Psychedelic, Hoedown gibi.
Vos réceptionnistes envoyent beaucoup de vos chanceux dans ma boîte, l'Acid Drop. C'est formidable.
Sizin çocuklar kulübüm Acid Drop'a bir sürü müşteri gönderdi.
Le mec est arrivé de l'Acid Drop. Il était chaud.
Adam Asit'le kafayı buldu, gitmeye hazırdı.
S'il vous plait, acceptez ce blouson souvenir "Dumbo Drop".
Lütfen "Operasyon Dumbo Drop" ceketini kabul edin.
Regardez, le même D pour Dumbo et Drop...
Baksana, Dumbo ve Drop için aynı D harfi kullanılmış.
Un uppercut suivi d'un drop, voilà la clé.
Bel üstünden çenenin altına kadar vurabilirsin. Altın Eldiven budur işte.
2 empreintes sur la photo que tu as fait passer se retrouvent dans la lowrider.
- Selam. Mandy Drop'un ekibine verdiğin resimlerdeki... parmak izlerinden ikisinin... bulunan araçtaki izlere uyduğunu buldu.
Je prenais une commande pour Drops.
Drop için afişleri topluyorduk.
J'aimerais lui coller ça sur le dos, vraiment, mais je peux pas car j'étais à l'Expresso Drop avec elle tout l'après-midi.
Bakın, bunu onun üzerine atmayı gerçekten isterdim. Ama bunu yapamam. Çünkü tüm öğleden sonra onunla Espresso içiyordum.
Drop back de Saracen qui trouve "Smash" Williams à gauche, mais il est encore plaqué par Silverio!
Saracen geri çekiliyor. Perdelemeden çıkan Smash Williams sol tarafta boşa çıkıyor. Silverio tarafından tekrardan karşılıyor.
Belle feinte de drop.
Hoş, küçük bir vücut feyki.
Nous ne sommes pas dans la drop zone...
Daha iniş bölgesinde değiliz. Rüzgâra kapılabilir ve...
Drop back et passe en hauteur!
Geri açılıyor. Yukardan bir pas!
Deux autres Lemon Drop!
İki limon şekeri daha (!
# Drop a nickel in the sink #
# Drop a nickel in the sink #
Aucun Lemon Drop ne peut m'aider.
Limonlu kokteylin bunu düzeltebileceğini sanmıyorum.
Drop raté.
Başarısız bir vuruş.
Je veux voir les chutes de Dead Man s Drop, pas parce que je suis mort mais...
Ölü Adam Yamacı'nda manzarayı izlemek. Ölü olduğum için değil,..
Avec un précipice de 30 mètres.
That's a 100 foot drop.
C'est une autorisation pour tourner un film porno à l'Acid Drop.
Bir yayın izin belgesi.
Productions Drake the Snake. Signé :
yılan Drake Yapımcılık'tan Acid Drop'ta yetişkin filmi çekmek için verilmiş.
A l'Acid Drop.
Acid Drop'taki küllükten.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]