Translate.vc / Francês → Turco / Dépend
Dépend tradutor Turco
7,986 parallel translation
Bien. Votre grade dépend de moi, voyez-vous.
Rütben benim ellerimde, anlarsın ya.
Ça dépend.
- Duruma göre.
Eh bien, cela dépend de ce que vous achetez.
- Aldığın şeye göre değişir.
- Ça dépend de la tronche qu'elle a.
Ne kadar çirkin olduğuna bağlı.
Ça dépend.
Değişiyor.
Voyez-vous, la glace dont dépend la survie de mon peuple est en train de disparaître.
Kardeşlerim görüyorsunuz ki buz hayata bağlı olarak kaybolmakta.
Eh bien, en principe, oui. Mais ça dépend de Lui.
Teoride, evet ama yine de bu O'na kalmış.
Je vais te demander un service en échange de l'argent. Ne crois pas que le prêt dépend de ce service, mais si tu ne le fais pas, je n'aurai plus envie de te prêter de l'argent.
Para yerine senden bir şey isteyeceğim her şeyin buna bağlı olduğunu düşünmeni istemiyorum ama şunu söylim, eğer hayır dersen parayı vermeyebilirim.
Ça dépend de ce qu'on ressent.
Bence, nasıl hissettiğinle ilgili, di mi?
- Ça dépend du juge.
- Yargıç'a göre değişir.
Je ne pense pas exagérer en disant que le futur de cette administration dépend de l'issue de tout cela.
Yönetimin geleceğinin bu işten çıkan sonuca bağlı olacağını söylersek abartmış sayılmayız.
Tout dépend de ta vitesse, mec.
Ne kadar hızlı yürüdüğüne göre değişir dostum.
Ça dépend de la taille du guerrier.
Köpeğin büyüklüğü durumu değiştirir.
- Ça dépend de qui a l'argent.
- Paranın kimin olduğuna bağlı.
Et d'attendre, parce que votre vie en dépend.
Çünkü hayatınız buna bağlı.
- Ça dépend pour qui.
Kime sorduğuna göre değişir.
Ça dépend de ce que t'as fait.
Ne yaptığına bağlı.
Que Hunt vive ou meurt. Ça ne dépend que de lui.
Hunt'ın yaşayıp yaşamaması tamamiyle kendisine bağlı artık.
- Ce n'est pas vrai. - Ta vie dépend de ce que tu diras, Benji.
- Hayatın sana inanıp inanmalarına bağlı Benji.
Vous n'êtes pas un tueur en série, au moins? Ca dépend.
Sanırım seri katil değilsiniz, öyle değilmi?
Les seins, c'est typiquement le truc subjectif. Ca dépend vraiment des personnes.
Zevkler ve renkler tartışılmaz.
Ca dépend de l'accueil que je reçois.
- Alacağım tepkiye bağlı.
Tout dépend du lancer à venir.
Her şey bu son atışa bağlı.
Je doute qu'il soit possible d'assembler le casse-tête, d'un point de vue juridique, mais ça ne dépend pas de moi.
Bence, parçalar birleştirilemez. Yani yasal olarak. Ama bu kararı vermek bana düşmez.
Sa recommandation dépend également de l'acquisition du Supreme Quality.
Onun tavsiyesi de Üstün Kalite'nin alınması yönünde.
Ça dépend de lui, maintenant.
Gerisi onun elinde.
Ça dépend.
Belli olmaz.
Luke, votre sort dépend de ce tirage.
Luke, kaderin bu kasenin içinde.
"Police d'État". Mais je sais aussi que le transfert de garde parentale dépend du shérif.
Eyalet polisi olduğunuzu biliyorum ama aynı zamanda da çocuk velayetinin aktarılmasından şerifin sorumlu olduğunu da biliyorum.
Tout le reste, c'est la Petite Vie qui dépend de la Grande Vie.
Diğer küçük hayatların devam etmesi de büyük hayata bağlıdır.
L'avenir de cet homme dépend de moi. Sa raison aussi, peut-être.
Bir erkeğin geleceğini belki de akıl sağlığını ellerimde tutuyorum.
Ça dépend de qui vous êtes.
Kimin aradığına bağlı.
Ça dépend de qui est le pirate.
Korsanın kim olduğuna göre değişir.
Tout dépend du marché du moment.
- Malların piyasasına göre değişiyor.
- Ça dépend de la bolo.
- Orası spagetti bolonez'e bağlı.
Ça dépend des conditions de ce voyage dans le temps.
Zaman yolculuğunun kurallarına bağlı.
" Celui de qui tout dépend est Aaron Conners.
Aşıklar altındaki adam Aaron Conners.
Ca ne dépend pas de moi.
İstesem de mümkün değil.
Ce qui dépend...
Unutma, tutumuna bağlı olarak...
Oui, ça dépend d'où.
- Nereye gideceğine bağlı.
Il nous reste 6 semaines pour des intrigues, peut être 7, ça dépend de l'humeur de la chaîne. ( = la Fox )
Hala birleşmeleri için altı haftamız var, belki kanalın programına bağlı olarak, yedi hafta.
Ça dépend de votre point de vue.
- Bakış açınıza bağlı.
Le risque dépend presque entièrement des deux premiers hommes à y entrer.
Tehlikeye atılacak olanlar az önce söylediğim 2 adam olacak.
Ça dépend du témoin, je pense.
Tanığa bağlı, tahminimce.
Ça dépend pour qui.
Bu kime sorduğunuza bağlı.
Ça dépend.
Geçmiş ve geleceklerinden parçalar.
Ça dépend de vous.
Bu tamamen sana bağlı.
Ça dépend un peu des gars de la mosquée, je suppose.
Bilemiyorum. Sanırım bu camideki adamlara bağlı.
Ça dépend du jeu.
Şey her oyunda değil.
Ça dépend du jeu.
- Oyuna bağlı.
Ca dépend du point de vue.
Bakış açına göre değişir.