English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Dôme

Dôme tradutor Turco

1,332 parallel translation
Quelqu'un a vu Assaut sur Dôme 4?
Sultan Dome 4 u seyredeniniz var mi?
Eh bien, je ne veux pas d'une autre maison en forme de dôme sur les mains.
Başımıza bir tane daha kubbeli ev çıksın istemiyorum.
Tu remets sur le tapis l'histoire de la maison dôme?
Yine mi kubbeli ev meselesi.
Je n'arrive vraiment pas à croire que tu me reparles de la maison dôme.
Yine o konuyu açtığına inanamıyorum.
Ils t'ont engagé pour construire une maison en forme de dôme, mais ça n'était pas un dôme.
Seni kubbeli ev yapman için tuttular ama kubbe falan değildi o.
"Viens dans ma maison. Ce n'est pas une maison. Ce n'est pas un dôme!"
"Evime gel Ne evdir o, ne de kubbe!" diyerek.
Ils voulaient vivre dans un dôme.
Bir kubbede yaşamak istiyorlardı.
Tu sais qui vit dans un dôme?
Kubbelerde kimler yaşar bilir misin?
- Même la maison dôme?
- Kubbeli evi bile mi?
- Même la maison dôme?
- Kubbeli evi bile.
Tu veux que je te laisse garder la maison dôme, ma puce?
Kubbeli evi saklamak ister misin tatlım?
Arrêtez toute activité immédiatement et évacuez le dôme jusqu'à ce que les conditions de sécurité soient rétablies et vérifiées.
Bütün çalışmalarınızı derhal bırakın ve güvenli bir ortam tekrar oluşturulana dek binayı terk edin.
Bienvenue au Dôme du Tonnerre.
"Gök gürültüsü Kafesi" ne hoş geldiniz!
Pour commémorer la victoire d'Illya, le sourcier du Troisième Âge a ordonné qu'un magnifique dôme soit construit à Aydindril.
İlya'daki zaferin anısına üçüncü çağın Arayıcısı, Ayrindril'de muntazam bir kubbe inşa ettirdi.
Le Dôme d'Aydindril résiste depuis des milliers d'années.
Ayrindril'deki kubbe binlerce yıldır temellerinin üstünde duruyor.
Le Dôme du Rocher.
Baris ve Uzlasma Merkezi Koordinatoru.
C'est le Dôme du Rocher.
- Kubbet-us Sahra burasi mi? - Evet.
- A Thiers, dans le Puy-de-Dôme.
Thiers, hanımefendi.
Le terminal en forme de dôme, c'était le premier.
Şu kubbeli terminal var ya türünün ilk örneğidir.
Du Potomac * au dôme du Capitole *.
Potomac'tan, Kongre Binası'nın kubbesine kadar.
Ce jeu s'appelle le Dôme du Tonnerre.
İşte başlıyoruz. Oyunumuzun adı, çocuklar, gök gürültüsü.
Une yourte a un dôme, alors qu'un tipi est un cône tronqué.
Çadırların üstü kubbe biçimlidir kızıIderili çadırı ise tepesi kesik huni şeklindedir.
Maintenez le Bio-dôme fermé. Et en public, appelez-moi Capitaine.
Biyo-Kubbe'yi kapalı tut ve telsizi kullanırken bana "Kaptan" de.
Bio-dôme au rapport, immédiatement.
Biyo-Kubbe, hemen rapor ver.
Montrez-moi le Bio-dôme.
Biyo-Kubbe'yi göster.
Vous devez rester dans le dôme!
Kubbe'de kalmanız gerekiyor!
On va voir le Bio-dôme.
Biz de Biyo-Kubbe'ye gidiyoruz.
Capitaine, le son qu'on a entendu dans le Bio-dôme, J'ai fait quelques tests.
Biyo-Kubbe'de duyduğumuz sesi teşhis ettim.
Les sas du dôme central ont des verrous Hardinger.
Merkez Kubbe hava kabinleri Hardinger kilitlidir.
L'accès au Bio-dôme est interdit.
Biyo-Kubbe Tüneli'ne giriş yasaklandı.
Je vais au dôme médical.
Tıbbi Kubbe'ye gidiyorum.
Toujours dans le tunnel du Bio-dôme.
Hala Biyo-Kubbe Tüneli'ndeler.
Sans doute pour pouvoir infiltrer le dôme central. Ce qui veut dire...
Şüphesiz bu şekilde Merkez Kubbe'ye sızabilirdi, bu da demektir ki...
Même si elle passe le dôme médical, elle ne passera jamais le verrou Hardinger à la fin, pas vrai?
Tıbbi Kubbe'yi aşsa bile yolun sonundaki Hardinger kilitleri geçemez, değil mi?
Et le cycle de traitement de l'eau hors du Bio-dôme est d'une semaine.
Su, bir hafta geçtikten sonra Biyo-Kubbe'ye gelir.
Comment sont-ils entrés dans le dôme?
- Kubbe'ye nasıl girdiler?
Le dispositif nucléaire installé au cœur du dôme central.
Merkez Kubbe'de bir nükleer cihaz var.
Le dôme est toujours étanche!
Kubbe hâlâ sağlam.
On devrait peut-être jeter un oeil au Dôme Éclair de Greendale.
Belki de Greendale Şimşeklerinin sahasını bir ziyaret etmeliyiz.
Le dôme est pour bientôt. En un éclair.
Şimşeğin sesinden önce görüntüsü gelir.
"Dôme chromé"!
- Aliminyum kafalı.
Cette clé ouvre le dôme de verre et donne accès à l'interrupteur.
Bu anahtar düğme ünitesinin bulunduğu cam hazneyi açıyor.
À votre gauche, les Valles Marineris et le sommet du dôme de Tharsis.
Sol tarafınızdaysa Valles Marineris ve Tharsis tümseğini görebilirsiniz.
"Vérification des Dieux de la Mort au Tôkyô Dome."
Otuzuncuya bir göz at Iütfen.
De plus, l'attention de la police est centrée sur cette histoire de "vérification des Dieux de la Mort", le 30 mai au Tôkyô Dome.
Defter'den kasıt ÖIüm Defteri ise bunu sadece Kira anlayabilir. Ve polis de muhtemelen 30 Mayıs
Il m'attend donc au Tôkyô Dome?
Yoksa gerçekten tepe miydi?
Le dome à l'arrière plan est un refuge de la Croix Rouge.
Arkamdaki bina bir Kızıl Haç sığınağı.
MALCOM DOME METAL HAMMER MAGAZINE Fallait entendre ça.
Çok sertti. Duyabileceğiniz her şeyden daha sertti.
Le centre de recherche Air Dome n'est pas la seule chose que le sénateur Davis apporte à Harvardville.
Hava Kubbesi Araştırma Merkezi Senatör Davis'in Harvardville'e getirdiği tek şey değil.
Nous entrons dans un Air Dome.
Hava kubbesine giriyoruz.
Au Dôme?
- La Poubelle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]