Translate.vc / Francês → Turco / Errol
Errol tradutor Turco
196 parallel translation
Je pense aimer Mason autant qu'Errol Flynn.
Mason'u Dlynn kadar severim.
Soit tu veux être boxeur, soit tu veux faire le clown comme Errol Flynn.
Ya dövüşçü olursun, ya da Errol Flynn gibi dans edersin.
Un carreau de la baignoire d'Errol Flynn.
Errol Flynn'in küveti.
Errol Flynn, The Dawn Patrol - Ils sont immobilisés.
Errol Flynn, Şafak Devriyesi...
À moins de persuader Errol Flynn et David Niven de piloter, ça va être nous deux.
Evet, Paul, aşama yapmak için Errol Flynn ve David Niven'ı alabilirsin. Yani sen ve ben.
Ward, tu te comportes comme Errol Flynn.
- Ward, Errol Flynn gibi davranıyorsun!
Venez, Mme Errol.
Buradan Mrs. Eroll
Au contraire, milord. Mme Errol demande... non, exige que l'on ne dise pas à Lord Fauntleroy que vous les avez sé paré s par aversion envers elle.
Aksine efendim, Mrs. Eroll Lort fountleroyun sizin annesini istemediğiniz için onu annesinden ayırdığınızı... anlamasına sebep olacak şeylerden kaçınılmasını şart koştu.
Je suis Mme Errol. C'est le seul titre auquel je tienne.
Ben Mrs Erollum İstediğim, isteyeceğim tek ünvan bu
Soit, Mme Errol.
Mrs Eroll o zaman
- Oui, Minna Errol. C'est marqué là, la belle-fille du comte.
Evet Mina Mina eroll öyle diyor İngiliz earlünün torunu
C'est Errol Flynn.
- Koç, o Errol Flynn.
" Rapport confidentiel pour le tribunal pour enfants.
"Çocuk mahkemesine gizli rapor. Dava konusu : Errol Duprey."
Errol Duprey. "Rapport médical."
"Dönem sonu klinik raporu."
"Mon contrat, par Errol Duprey." C'est ton écriture?
Errol Duprey. " Bu senin yazın mı?
"Rapport d'évaluation d'Errol Duprey." Bientôt ton étude de dossier, hein?
"Errol Duprey için değerlendirme raporu." Durum görüşmen yaklaşıyordu, değil mi?
"Le plus frappant chez Errol était sa bite de 25 cm."
"Errol'un en dikkat çekici özelliği 23 cmlik sikidir."
On a éclaté les fenêtres de M. Shahnabranleur, avec Errol. Maman!
Ben ve Errol, Bay Shahnaotuzbirci'nin camından içeri tuğla attık.
- Qui est Errol?
Errol kim?
Errol a chié sur les siens.
Errol da kendininkilerin üzerine sıçtı.
Où as-tu laissé Errol et le Transit?
Errol'u ve transiti nerede terk ettin?
Tu as entendu parler d'Errol Flynn?
Daha önce Errol Flynn'i duydun mu?
- Vous étiez avec Errol Flynn?
- Bu, Errol Flynn'le flört ederken mi oldu?
- J'étais trop vieille pour lui.
- Ben Errol Flynn için çok yaşlıydım.
Pour Errol, 15 ans c'était vieux.
Errol için 15'inden sonrası yaşlı demekti.
Comme Errol Flynn, hein?
Errol Flynn gibi, değil mi?
C.V., Errol Flynn.
S.G., Errol Flynn.
La fille de Lana Turner a tué au couteau l'amant de sa mère, Errol Flynn est mort d'une crise cardiaque,
Lana Turner'ın kızı, bir bıçak darbesiyle annesinin sevgilisini öldürmüş, Erol Flynn da kalp krizi sonucu hayatını kaybetmiş.
Tu sais bien qu'Errol s'est piqué au sida.
Errol'ın AIDS'e yakalandığını biliyorsun.
Tu vois Errol en train de vendre des sandwiches de baleine et de la dope?
Errol'u burada hayal etsene. Balıklı sandviç satarken. Kızarmış patatesle.
Errol, tu...
Errol, Errol, Tamam.
- Errol.
Errol.
Comme ce mec, Errol.
Şu Errol pisliği gibi.
Errol m'a dit que t'avais parlé au flic de la criminelle.
Errol bana, dedektiflerle konuştuğunu söyledi.
- Errol Barnes m'a forcé à le faire.
Errol Barnes öldürtmüştü.
Errol avait déjà tué les deux autres.
Errol ikisini öldürdü. Ben de üçüncüsünü.
- Errol, mec.
- Errol, adamım.
Errol pouvait pas me laisser partir après ce qu'il avait fait sans m'impliquer moi aussi personnellement.
Olanlardan sonra Errol, elimi kolumu sallayarak suçu üzerinde bırakıp gitmemi istemedi. Anladın mı?
Errole Barnes.
Errol Barnes.
Quand Errol te parle, tu écoutes.
Errol seninle konuşurken dinlemelisin.
- Errol!
- Errol!
Errol, viens par ici.
Errol, buraya gel.
Je t'avais prévenu pour Errol, pas vrai?
Errol'dan uzak durman konusunda seni uyarmıştım değil mi?
Skyler, va chercher Errol.
Skyler, Errol'ı bul.
lyneux, Errol. Comte de Dorincourt.
Dorinkort Earl'ü Dedemin bütün çocukları ölmüş.
C'é tait le meilleur homme du monde, le capitaine Errol.
Kendi de babasına benziyor. Kaptan earl olacaktı
- C'est quoi, ton nom?
- Adın ne senin? - Errol.
- Errol.
- Diğeri, salak.
"Sincèrement, Errol Duprey."
İmza, Errol Duprey.
Tu peux pas demander à Errol?
Bu işi Errol yapamaz mı?
Errol se tourne vers moi et me dit :
Errol bana döndü.