English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Extréme

Extréme tradutor Turco

105 parallel translation
l'expédition franco-danoise dirigée par Prof. Janssen et Cmmd. Lecaut découvre a l'extreme nord du Groenland le corps d'un homme parfaitement conservé dans la glace de la banquise.
Profesör Jansen ve Kaptan Lecau yönetimindeki keşif ekibi Grönland'ın kuzeyindeki en uç bölümünde, buzun içinde, çok iyi korunmuş bir erkek bedeni buldular.
Ce jour-la, ils auront repoussé les limites a l'extreme.
İşte o gün çizgiyi çekebilecekler.
On a poussé les limites a l'extreme.
Çizgiyi çektik, ha?
ÉPICES ET THÉS D'EXTRÊME-ORIENT
Hayır. ıki valiz vardı.
Ils, parfois, essaient et... vont jusqu'à l'extreme pour t'appréhender.
Onlar deneyecek, zaman zaman, deneyecekler ve... seni yakalamaya çalıştıklarında aşırı heyecanlı olacak.
M. Batman, auriez-vous l'extreme amabilite d'aller me chercher un petit cafe? Un nuage de lait, 2 sucres.
Bay Batman, bara gidip bana sütlü ve iki şekerli güzel bir kahve getirme inceliğini gösterir misiniz?
EXTREME GROS PLAN
İYİCE YAKIN AL
Ca... a rayures, pour plaisir extreme.
Bu ekstra zevk için.
EXTREME DOULEUR! J'aurais pu être un champion.
Ben bir şampiyon olabilirmişim.
extreme. Sur la glace, des hommes demi-nus se rouent de coups avant de se demander pardon.
Yarı çıplak adamlar dövüşüyorlar ve sonra birbirlerinden özür diliyorlardı.
C.C.E., Châtiment Corporel Extrême.
E.C.P., Extreme Corporal Punishment.
- Avec une satisfaction extreme.
- Büyük bir memnuniyetle.
chaleur extreme ou radiations. Mais a ce stade, ce n'est manifestement pas une option.
Yüksek ısı veya radyasyonda belki fakat bu aşamaya gelindiğinde imkansız.
Lls viennent parfois pour L'Extreme Onction.
Bazen geliyorlar.. son dini törenler için...
Nous avons perte de volonte extreme, perte du sens de la realite...
Çaresizlik ve gerçeklik bilincinin kaybolmasıyla karşı karşıyayız...
Je me suis dit, peut-être que la vie ne se résume pas aux sports extrêmes et à la chasse au jupon.
Extreme sporlardan başka şeyler içinde hayatin olduğunu düşünüyorum... and trying to get laid.
Le bus vient juste d'arriver sous une surveillance extreme.
Yoğun güvenlik altında otobüs yeni geldi.
"Cole's Extreme Mix, Volume 5"? C'est quoi cette merde?
"Cole'un Uçuk Karışığı, Bölüm 5"?
Ce que j'ai décoouvert A l'extreme sud du Chili...
Bir çeşit Şili altın yumurtasına benziyor.
Tu devrais regarder Arts Martiaux Extrêmes, avec Mike Chaturantabut.
- Karate? - Evet. Extreme Martial Arts programını izlemelisin.
- Ecoute ma puce. Si il y a deux choses que ta mémé ne fait pas, c'est mentir et pratiquer les sports extrêmes.
- Dinle hayatım Büyükannenin yapmadığı iki şey varsa yalan söylemek ve extreme sporlar yapmaktır.
J'ai découvert le metal extrême.
Extreme Metal'i keşfetmiştim.
"Overkill" et j'allais à tous les concerts de metal extrême.
Overkill diye bir radyo programı yapıyor ve şehre gelen tüm extreme metal konserlerine gidiyordum.
Jake était testeur sur Skate Park Extreme.
Jake Uçlardaki Kaykay Parkı oyunumun testçilerinden biriydi.
De la capture de mouvement pour nos sim, comme Skate Park Extreme.
SIM oyunları için hareket algılama yapıyorum.
J'aime bien "Extreme Makeover", mais...
Extreme Makover'ı da seviyorum ama- - - Televizyonum yok.
- C'était leur "extreme reaction force". Cinq soldats en tenue de combat entrent dans la cellule.
"Ani Müdahale Birimi" adı verilen tim 5 askerden oluşuyor.
Le programme et la réputation de Capital Group sont incompatibles avec les objectifs de Cataegis.
Benim kanım, Extreme Sermaye Grubu'nun gündemi ve namının Cataegis'in gayesi ile uyuşmadığıdır.
Je vous assure que les objectifs et les intérêts d'Extreme Capital Group éthiques et financiers, sont les mêmes...
Sizi temin ederim Extreme Sermaye Grubu'nun gayesi de çıkarı da tamamen etik ve parasal konularadır.
Vortex X-Treme.
Wormhole Extreme!
C'est quoi, un "Core-Blaster Extreme"?
"Core-Blaster Extreme" de ne oluyor?
Cette caméra est fabriquée par une petite compagnie canadienne, Extreme CC TV.
İç kamerayı Kanada'da Extreme CCTV firması yapmış.
Dans L'autre extreme, la temperature A la surface De Venus est assez Chaude pour fondre du plomb,
Diğer bir tezat da, Venüs'ün yüzeyindeki sıcaklığın kurşunu eritecek kadar yüksek olması.
Les conditions ont surement étaient a l'extreme de l'horreur.
Şartlar kesinlikle dehşet verici olmalıydı.
Ils ont dit qu'il était unique, que seul le garçon l'avait. Au Marché Extrême, on en trouve aisément.
Onlar, bıçağın eşsiz olduğunu söyleyedursun "Extreme" marketten siz de gidip alabilirsiniz bir tane.
Parce que celui-la c'est un COR2 extreme derniere génération!
Çünkü, bu bilgisayar son jenerasyon "Extreme Core" dur.
EXTREME DANGER! TOUS TYPES D'OBJETS EN METAL INTERDITS
ÇOK TEHLİKELİ MRI MIKNATISI " "HER TÜRLÜ METAL OBJE YASAKTIR"
Robert Gallagher, PDG de Sweet Extreme, Inc.
Robert Gallagher, Sweet Extreme şirketinin başkanı.
Il dirige une société de marketing sportif nommée Sweet Extreme, Inc.
Spor malzemeleri dükkânı var. Adı Sweet Extreme.
Vers vous, braves gens de "Extreme Makeover, Home Edition".
kime döner? Tabii ki size. Siz'evinizi sizin için yeniden döşüyoruz'programının, güzel insanlarına..
Je suis Sergent Extrême!
Ben Çavuş Extreme!
Le tireur appartient a un groupuscule d'extreme droite.
Katil aşırı sağcı bir grubun üyesiymiş.
Abstinence Extreme
Hadi!
Triple sundaes au chocolat et encore une fois, te botter les fesses à G-Force Extreme.
Üçlü çikolatalı dondurma ve G-force'ta kıçını tekmelemek.
Et un processeur Dual Quad Core 3 Gigahertz avec une carte vidéo GeForce 8800 ultra et un firewall Cisco ASA 5500.
Çift dört çekirdekli 3 Ghz işlemci, GeForce 8800 ultra extreme grafik kartı ve Cisco ASA 5500 güvenlik duvarı.
Relooking Extreme vous a finalement acceptée?
"beni baştan yarat" programındakiler sonunda mektuplarına cevap mı verdi?
Extreme Home Makeover peut adoucir le plus dur des hommes.
Olağanüstü Ev Yenilemesi * en sert adamı bile yumuşatır.
Tu vois comme j'ai mis ces images de Ty Pennington de Extreme Home Makeover
Olağanüstü Ev Yenilemesi'nin sunucusu Ty Pennington'ın resimlerini gördün mü?
Et qu'on va leur construire une nouvelles maison, et une nouvelle vie comme dans Extreme Makeover.
Sonra da, eee, onlara yeni bir ev inşa edeceğimizi ve tıpkı tv'deki - "Olağanüstü Yenileme" programındaki gibi bir hayata kavuşturacağımızı söyle.
Ils le font dans Extreme Makeover.
Olağanüstü Yenileme'de öyle yapıyorlar.
J'ai regardé Extreme Home Makeover.
- Evet. - Olağanüstü Ev Yenilemesi'ni ben seyrettim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]