Translate.vc / Francês → Turco / Fay
Fay tradutor Turco
547 parallel translation
Suis-moi, il faut voir Fay Templeton!
Hadi, gitmemiz gerekiyor. Başkası kapmadan Fay Templeton ile görüşeceğiz.
Fay Templeton?
- George!
C'est dur de trouver le bon support, Fay! Écoutez-le!
Şunu unutma ki Fay, senin için iyi gösteriler bulma konusunda sıkıntı yaşıyoruz.
Fay, je vous présente M. Harris.
- Fay, seni Bay Harris ile tanıştırayım.
Et M.George Cohan.
Fay, bu da Bay Cohan. George M. Cohan.
Vous voyez comme il est drôle!
Demek istediğimi anladın mı Fay? Ne kadar esprili, değil mi?
Exactement.
Evet, aynen öyle Fay.
Ne vous décidez pas trop vite!
Fay, bu kadar acele karar verme.
Et Fay Templeton?
Fay Templeton işi nasıl gitti?
. Tu hésites à la prendre?
Fay Templeton'ı gösterine alma konusunda tereddütlerin mi var?
Elle te hante? .
Fay Templeton hususunda neden bu kadar endişelisin?
J'ai donné ton air à Templeton.
Senin şarkını bu gece Fay Templeton'a verdim.
Fay a l'air, mais j'ai l'auteur.
Hiç önemli değil. Şarkı Fay'in olabilir, ama yazarı da benim.
Et si c'était Wally Fay?
Wally Fay. Onun yapmadığına nereden emin olabilirsiniz.
Fay n'avait aucun mobile.
Fay'in bir nedeni yoktu. Onun vardı.
Wally Fay et lui étaient associés.
Wally Fay'le ortaktılar.
Je suis Wallace Fay, de l'agence Fay.
Ben Fay Emlakçılık'tan Wallace Fay.
Je m'appelle Fay.
Adım Fay. Hayır Fay. Evet.
J'aime le jeu, mais ici les chances sont contre moi.
Kumarı severim Bay Fay. Ama şans bana karşı.
Vous me trouverez sur votre chemin, Wally et toi.
Seninle savaşacağım. Sen ve Wally Fay.
Exemple, Wally.
Wally Fay gibi.
Pourquoi avez-vous tenté de mettre ce meurtre sur le dos de Fay?
Biliyordunuz da neden cinayeti Fay'e yıkmak istediniz? Neden?
- Vous avez été chic, M. Fay.
- Bize karşı çok iyiydiniz.
Il doit y avoir une dépression en dessous, ou sinon, ça ne se serait pas effondré.
Oldukça derin bir fay oluşmuş olmalı yoksa göçük oluşmazdı.
Hé, Fay.
Hey, Fay.
- Fay, appelez une ambulance.
- Fay, ambulans çağır.
Je vais vous présenter Fay Dutcher, le nouveau chef d'équipe de Skull.
Beyler, sizden Skull'in yeni kahyasi Fay Dutcher'in elini sikmanizi istiyorum.
Alors, c'est toi, Fay Dutcher?
Demek Fay Dutcher sensin?
Que fait-on, Fay?
Ne yapacagiz Fay?
Fay Dutcher a tué Juke Vird la nuit de la débandade.
O kargaºa sirasinda Juke'u Fay Dutcher öldürdü.
- Je devrais, comme Fay Dutcher a tué les freres Vird et comme il a tué Hugh Clagg sans lui donner de chance.
- Yapmaliyim. Fay Dutcher'in Vird kardeºleri vurdugu gibi... onun Hugh Clagg'i vurdugu gibi onu vurmaliyim.
Fay, ma grande erreur fut de prendre des risques pour des clopinettes.
Biliyor musun Fay, daha önce ufak işlerle uğraşmam hataydı.
Salut, Mlle Fay. - Bonjour.
Merhaba Bayan Fay.
- Fay allait juste partir.
- Fay de gidiyordu.
- Oh, merci, Fay.
Oh, teşekkür, Fay.
- Merci, Fay.
Teşekkür, Fay.
- Dites, Fay Estabrook, vous connaissez?
- Hey, güzelim, Fay Estabrook bir şey hatırlatıyor mu?
Fay Estabrook?
- Hayır! Fay Estabrook?
Lancez aussi un avis contre Dwight Troy, Fay Estabrook, et un illuminé, Claude, pour trafic d'ouvriers clandestins.
Ve Dwight Troy, Fay Estabrook için de bir karar çıkartabilirsin, yine Claude adındaki meczup için, göçmen işçi kaçırmaktan.
Fay arrivera à sortir.
Fay, çıkacak.
- Et son adorable employée, Minnie Fay.
- Ve onun çekici yardımcısı, Minnie Fay.
- Mais, si, Minnie Fay.
- Düşünürüm.
Minnie Fay, mon assistante.
Bu yardımcım, Bayan Minnie Fay.
- Vous connaissez Miss Minnie Fay?
- Bayan Minnie Fay'le tanıştınız mı?
Même si on finit en prison, on gardera toujours le souvenir du soir où on a dîné avec Irène Molloy et Minnie Fay à l'Harmonia Gardens,
Olabilecek en kötü şey, hapse düşmek. Ama yaşadığımız sürece Irene Molloy ve Minnie Fay'le Harmonia Gardens'ta yemek yediğimizi unutmayacağız,
- Arrêtez.
- Kes artık. Gay, fay.
. Pas mal!
- Fay Templeton, fena değil.
- Avez-vous réfléchi?
- İyice düşündün mü Fay? - Bay Cohan ve oyunları ile ilgilenmiyorum.
Je lui ai donné ton air!
- Şarkını Fay Templeton'a verdim.
- Réponds-moi!
- Ya sen ve Wally Fay?
Fay est-elle là?
Fay orada mı?