Translate.vc / Francês → Turco / Goose
Goose tradutor Turco
279 parallel translation
A l'Oie bleue, ou je ne sais où.
"Blue Goose" ya da öyle bir şey.
Vous essayez de devenir Mère Poule?
Ne olmaya çalışıyorsun, Goose Ana'mı?
Nous avons passé la nuit dernière à Goose Egg.
Dün gece Goose Egg'de konakladık..
- Ils ne venaient pas de Goose Egg.
Onlar Goose Egg'den gelmediler.
Hughes se bat ici Pour son avion : un monstre appelé... le "Spruce-Goose"!
Hughes, burada tamamı ahşaptan yapılmış "Spruce Goose"... uçaklarının akibeti için mücadele veriyor.
comme se souleva le "Spruce-Goose", cet hippopotame volant... mais pour quelques instants seulement!
"Spruce Goose" in, onun kadar heyecanlandırdığı söylenemezdi... Bugüne kadar yapılmış en büyük uçan şey - - Aslında, biraz havalanıp birkaç dakika uçtu bile.
Raven-1 a Mother Goose!
Raven-1'den Ana Kaz'a!
Répondez, Mère l'oie. Où êtes-vous?
Haydi Goose, neredesin?
Toi, ça va?
Sen iyi misin, Goose?
la Mère l'oie m'attend de bonne heure.
Goose beni erken bekliyor.
Jim Goose, dit Mère l'oie.
Neyse, benim adım Jim Goose.
Je m'appelle Jim Goose... et tout va s'arranger!
Benim adım Jim Goose, her şey düzelecek.
- Il va falloir calmer Mère l'oie.
- Goose'u tut.
Goose, calme-toi, mon vieux.
Goose, sakin ol oğlum.
À bientôt, Goose!
Görüşürüz, Goose.
Eh, eh, c'est Goose!
Hey benim, Goose.
Eh, Nabot... ne raye pas Goose de la liste... tant que t'as pas vu le sapin dans le trou!
Hey Midge... Goose'dan umudu kesmeyeceksin, tabutun çukura girdigini görene kadar.
Jimmy "la Mère l'oie", éclaté à bloc et super hargneux!
Jimmy the Goose, hayattan daha büyük ve iki kat daha çirkin.
Cette chose... là-dedans... c'est pas Goose.
Oradaki "şey", Goose değil.
Bon, Goose a morflé, mais c'était inscrit dans son programme.
Tamam, Goose öldü. Ama o her zaman hayatını riske atardı.
Tu peux assurer une double production en histoire.
Kral William, Goose tarafından hazırlanmıştır.
Demandez à Goose.
Fazla mesafe alamadığımızı görüyorum.
Ça veut pas dire que tu dois rester avec Johnny.
- Hey, Goose! - Ne hissettiğimi bilmiyorum.
Au concours?
- Kapa çeneni, Goose. - Rahat bırakın onu.
Je voulais dire que nous sommes trop différents.
Galiba T-Birds artık klas sayılmıyor. Goose.
5 Tall Cedar Road, Goose Island, Oregon 97...
5. Cedar Caddesi, Goose lsland, Oregon 97...
- Goose Island, dans l'Oregon.
- Goose lsland, Oregon, lütfen.
Aucun résultat pour Dr Stephen Falken, F-A-L-K-E-N, à Tall Cedar Road, Goose Island.
Dr Stephen Falken, F-A-L-K-E-N, Tall Cedar Caddesi Goose Island.. Hakkında numara kayıtlı değil.
Maverick et Goose.
- Cougar, Merlin, Maverick ve Goose.
Goose.
- Konuş benimle, Goose.
venez me voir.
- Maverick, Goose, içeri gelin.
Nous!
Afedersin, Goose.
Goose. Nous avons vu un MiG-28 prendre en piqué 4 G négatifs.
Biz, MiG-28'in tam dört ters G dalışı yaptığını gördük.
Goose.
- Onu kaybettim, Goose.
Goose. - Il est toujours là.
- Konuş hadi, Goose.
Toi et Goose dans le bureau de Viper et au trot.
Sen ve Goose hemen Viper'ın bürosuna gidiyorsunuz!
Goose m'a dit que tu étais amoureux de ton instructeur. - Il t'a dit ça?
Goose, bir öğretmene aşık olduğunu söylüyordu.
c'est Maverick et Goose.
Eminim o da, "Lanet olsun, Maverick ve Goose da buradalar" diyordur.
trouve Viper. Il peut pas être loin.
- Goose, Viper'ı bul.
Mon ange Goose rentre tôt pour aller à l'église.
Goose, evde günah çıkartmaya bayılır.
Carole. je vais aller faire le pitre avec Goose.
Gidip Goose'la utanılacak duruma düşmek istiyorum.
beau mec!
Hey Goose, hadi bakalım.
Goose!
Goose...
- Goose est mort.
- Goose öldü.
Tu le connais.
Goose'u bilirsin.
Je vois que tu bosses toujours à la station-service.
- Hala yağlama yapıyor. - Kes şunu, Goose.
- Concevoir quoi?
- Bay Goose?
- Ta gueule, Goose. Fous-lui la paix.
O artık ölü.
Maverick et Goose.
Maverick ve Goose.
les mecs.
Goose, iki O ile yazılır beyler.
ça gaze Goose?
- Hey, Ana Kaz, nasılsın?