Translate.vc / Francês → Turco / Grandma
Grandma tradutor Turco
44 parallel translation
Cette fois, elles étaient à mi-chemin entre Grandma Moses et Dali.
Tablolarım, artık Büyükanne Moses ve Salvador Dali arasındaki kötü bir bağ gibi.
C'est ma grandma Edie.
Benim büyükannem Edie.
C'est juste ma grandma, c'est tout.
Sadece benim büyük annem, hepsi bu.
Un peu comme "Grandma Moses".
Büyükanne gibi bir kadındır.
Un grandpa et une grandma.
Bir büyükanne ve büyükbaba.
Mais mamie a tout un bol de bonbons au café.
But Grandma has that big bowI of Coffee Nips.
Mamie?
Grandma?
- Occupe-toi de tes affaires, grand-mère.
- Put in your other contact, grandma.
- Dis bonjour à Grandma. - Aloha.
Büyükanneye merhaba deyin.
C'est probablement le parfum de grandma.
Dur. Büyükannemin parfümündendir.
D'ailleurs grandma devait aller voir son amie Velma.
Bakın. Büyükannenin arkaya gidip dostu Velma'yı görmek istediğinden eminim.
N'est ce pas, Grandma?
Değil mi büyükanne?
Assied toi Grandma!
Büyükanne!
Pas bien Grandma!
Kötü büyükanne!
Et bien je dirais, que c'est plus du Grant Wood que du Grand-mère Moses mais vous le saviez.
Bence Grandma Moses'tan daha fazla Grandwood...
Grant Wood, Grand-mère Moses...
- Grandwood, Grandma Moses mı, ne?
- Grand-mère Lois.
- Grandma Lois.
Grand-mère Lois pensait offrir à sa petite-fille une machine à coudre antique.
Grandma Lois, torununa antika bir dikiş makinası vermeyi düşünmüştü.
Skateboarding Grandma.
- Kaykaycı Büyükkane? - Dur bi dakika.
Prey, aidez ces trois voyageurs et laissez-les avec Yod.
Pry, lütfen onları yanına al ve Grandma ile birlikte bekle.
A plus tard, grandma.
Görüşürüz, babaanne.
Ou, pire, bizarre "gars qui apporte sa propre bouffe puante dans un bar". Ce sont des morceaux de soya Grandma Sally. Ça diminue la graisse du corps, combat le cancer.
Seri katil tarzı kaçık değil de daha çok "şişman çift cinsiyetli kilise resepsiyonisti" tarzı bir kaçık.
C'était Grandma Moses.
Cevap Grandma Moses *.
Said, "Wash yo grandma's nasty head."
* "Büyükannenin kirli saçını yıka" dedi bana *
J'offrais le dîner la nuit dernière à cette fille à la grosse poitrine qui se fait appeler Salome, et elle regarde le menu, se moquant de ce dessin de Grandma Moses et elle est tordante.
Kendini "Salome" * diye hitap ettiren şu koca memeli kız ile akşam yemeğindeydim Şu Moses Nine çizimiyle alay ediyordu ve çok komikti.
- ♪ Grandma ♪ - ♪ I am gay ♪
- ♪ Büyük anne ♪ - ♪ Ben eşcinselim ♪ ♪ Köprü ♪
Qu'est-ce que tu penses d'un verre, Grandma Frankie?
İçkiye ne dersin Frankie Nine?
Quatre Irlandais et Mamie Moïse.
Dört aptal İrlandalı ve Grandma Moses var.
Dans l'industrie, elle est connue comme la grand-maman.
Sibil Peeters, sektörde, "Grandma ( Nine )" olarak bilinir.
Grand-maman, est ma nourriture terminé?
Grandma, yemeğim hazır mı?
Grandma, tu es une vieille femme, et quelqu'un doit prendre soin de toi.
Büyükanne, çok yaşlısın, birilerinin sana göz kulak olması gerekiyor.
Allez, Grandma, mon ventre est plein de tourte.
hadi ama büyükanne, içi pasta dolu bir göbeğim var.
C'est toi qui le dis Grandma.
Anlat ona, büyükanne.
Thanks, Grandma.
Sağ ol nineciğim.
J'ai même été à l'église Grandma pour faire une quête pour les payer.
Onları ödemek için Büyükannemin kilisesine para toplamaya bile gittim.
Grandma! Sympa.
Büyükanne!
Grandma L'emmener, grand-père aussi.
Büyükanneler öldürün gitsin, tabi dedeleri de.
Exact, Grandma m'a payée.
İstemiyorum. Anneannem bana ödeme yapıyor.
Le rôti braisé de grand-mère Chinkski.
Grandma Chinkski'nin güveci.
Ce sont les verres en cristal de grand-mère Chinkski.
O Grandma Chinski'nin kristal bardağı.
Ma grand-mère Chinski à échangé deux de mes cousins attardés pour ces verres.
Grandma Chinski onları iki yavaş kuzenim için takas etti.
Oh, tu crois que tu vas casser un verre de grand-mère Chinski?
Grandma Chinski'nin bardaklarından birini kıracağınımı düşünüyorsun?
le fait est que tu vieillis moi je suis vieux, dans 10 ans tu le seras et je serai mort je sais pas les artistes majeurs ne font pas de vieux os sauf les européens et une américaine... grandma moses
Gerçek şu ki yaşlanıyorsun. Ben zaten yaşlandım. 10 yıl içinde daha da yaşlı olacaksın ben muhtemelen 5 yıl içinde ölmüş olacağım.
Grandma?
Büyükanne?