Translate.vc / Francês → Turco / Helsinki
Helsinki tradutor Turco
158 parallel translation
d'Helsinki à Tunis,
Helsinki'den Kongo'ya...
Vous vous souvenez de vos deux voyages à Berlin, à Copenhague et à Helsinki?
Berlin'den Kopenhag ve Helsinki'ye yaptığın o iki geziyi hatırlıyor musun?
50 000 £ à Copenhague et 100 000 deutsche marks à Helsinki.
50 bin dolar Kopenhag'a, 100 bin Alman markı Helsinki'ye.
Demandes de relevés des retraits effectués dans les banques de Copenhague et d'Helsinki.
Kopenhag ve Helsinki'deki bankalara iki ortağın tarafından son zamanlarda yapılan para çekimi raporlarını istemek için mektup gönderilecek.
Celle pour Helsinki est plus facile.
Helsinki daha kolay.
Nous devrions en savoir plus d'ici une semaine, au moins la date de la dernière visite de Rolling Stone dans ces villes, pour retirer l'argent.
En az bir hafta içinde Rolling Stone'un en son ne zaman Kopenhag ve Helsinki'de para çekmek için bulunduğunu öğrenmiş olmalıyız.
C'est pareil à Helsinki.
Helsinki'deki bankada da aynı olmuş.
On peut les retrouver à Helsinki.
O hattaki bavullar bazen Helsinki'de çıkar. Bakalım günün geri kalanında neler duyacağız.
Les passagers pour le vol Finnair AY970 pour Helsinki déjà enregistrés peuvent embarquer à la porte 16.
Fin Havayollarına ait AY970 sefer sayılı uçakla Helsinki'ye gidecek bilet kontrolünü yaptırmış yolcular 16 numaralı kapıdan uçaklarına binebilirler.
- À Helsinki.
- Helsinki.
Base à Helsinki.
Üs, Helsinki.
Un billet pour Helsinki.
Helsinki'ye biletin.
Combien de tankers sont à moins de trois jours d'Helsinki?
Üç gün içerisinde, Helsinki'ye kaç tanker yola çıkabilir?
Maintenant, les nouvelles brèves :
Helsinki'den kısa bir haberle devam ediyoruz.
La poétesse finlandaise Araba Suukoonen, qui s'est distinguée par sa traduction de la Chanson des Nibelungen, est décédée hier à l'âge de 86 ans, dans la collision de son avion privé avec un hydravion près de Helsinki.
Nibelungen Destanı çevirisiyle tanınan Fin şair Araba Suukoonen, Helsinki yakınlarındaki bir havaalanında özel uçağının bir planörle çarpışması sonucu 86 yaşında hayatını kaybetti.
J'étais à Helsinki. Ce qu'on voit comme ivrognes! Alors que c'est si dur de trouver de l'alcool.
Son zamanlarda, Finlandiya'da alkol almak bile zorken Helsinki'de etrafta yatan pek çok sarhoş var.
A Helsinki.'Sauvez les baleines'.
Doğru. Helsinki. Balinaları Kurtarın.
Vous pouvez emmener le prisonnier.
Bay Kasurinen, cezasını çekmek üzere Helsinki hapisanesine götürülecektir.
Les otages devraient commencer à éprouver le syndrome d'Helsinki.
Şimdi, Gail, şu anda, rehineler Helsinki Sendromunun ilk belirtilerini gösteriyor olabilirler.
Comme Helsinki en Suède.
Helsinki, İsveç'in başkenti.
Je vous ai entendu déblatérer comme ça aussi à Helsinki.
Biliyor musun, Helsinki'de tıpkı böyle coşkuluydun.
Ce qui s'est passé entre nous. Mon oncle voulait passer à l'Ouest. Mais le KGB l'a appris.
Helsinki'de olanlar... amcamın iltica etmesiyle ilgiliydi ama KGB bunu öğrendi.
L'hôtel Ambassadeur à Helsinki. Où on s'est rencontrés.
Helsinki Ambassador Hotel'inki tanıştığımız yer.
A Helsinki.
Helsinki'deyim!
Robert Vaughn. The Helsinki Formula? tel un globe ardent!
Robert Vaughn, Helsinki Formula mı?
Helsinki. Echecs.
Helsinki'yi hatırladın mı?
Etre né à Helsinki ne fait pas de toi un rocker.
Bas git kasabana, kendini Rock'çı yaptırma bana.
Il y a des rockers d'Helsinki.
Helsinki'den Rock'çılar var burada.
Sans etre bagarreur, j'ai déjà bastonné avec eux quand ils sont venus frimer à une course de ski.
Bu, Helsinki'li Rock'çılarla ilk dalaşmam olmayacak, ama şimdi değil. Burada dans etmeye ve giysilerini kasılarak yürütmeye geldiler.
- Elle part à Helsinki.
- Helsinki'ye uçuyor.
Les Lutteurs de Helsinki. Une table pour ce soir. Ils sont 30.
Helsinki Güreşçileri bu gece için 30 kişilik rezervasyon yapmak istiyor.
Il y a 8 jours, Terek et ses deux lieutenants ont été repérés dans un hôtel à 60 Km d'Helsinki.
- Onu sinirlendirdiğimizi biliyoruz. - Muhbirlere göre bu daha başlangıç. Terek çok daha çarpıcı bir şey planlıyor.
Ils occupent un étage avec leurs gardes du corps, des anciens des commandos.
Terek ve adamları, Helsinki'nin 60 km. batısındaki... Porvoo kasabasında görüldü.
Une surprise pour M. Murdock qui s'est fait voler ses papiers il y a 1 6 jours à Helsinki.
On bir gün önce, Charles C. Murdock yeni bir Dodge steyşın almış. 16 gün önce Helsinki havalimanında... pasaportu ve cüzdanı çalınan Bay Murdock için bu bir sürpriz oldu.
Il a une maîtresse finlandaise à Helsinki.
Generalin Finli metresi var. - Helsinki'de yaşıyor.
Si Kodorov était dans ce train et qu'il est mort, qui appelle Helsinki par satellite au-dessus du sud de la Russie?
Kodoroff o trene bindiyse ve göründüğü gibi öldüyse Helsinki'deki Laina'yı Güney Rusya'da uydu üzerinden niye arasın?
Le dément qui a décapité le pauvre Ponsonby à Helsinki?
Helsinki'de zavallı Ponsonby'nin kafasını uçuran manyak mı?
Ne refais pas comme pour Ponsonby.
Lütfen. Helsinki'deki Ponsonby gibi olmasın.
J'imagine que vous étiez mêlée à l'affaire Ponsonby à Helsinki.
Sanırım sen Helsinki'deki Ponsonby işine karıştın.
La bombe est sur un avion cargo qui a quitté Helsinki il y a huit heures.
Bomba bir kargo uçağı ile Helsinki'den 8 saat önce ayrılmış.
Helsinki était la troisième étape de l'avion.
Helsinki uçağın üçüncü durağı.
Ce n'est pas le syndrome d'Helsinki non plus.
Bu öyle değil Scully. Bu Helsinki sendromu da değil.
J'ai entendu dire à Helsinki.
Helsinki'den bahsettiklerini duydum.
Je dis Genève et tu comprends Helsinki?
Ben Cenevre dedim, sen Helsinki anladın, ha?
L'université d'Helsinki en Finlande.
Finlandiya Helsinki Üniversitesi.
6 ou 7 ans à l'université d'Helsinki. alors j'ai décidé qu'il était temps de voir le vrai monde et pas juste la vie universitaire.
6-7 yaşındaymış gibi, Helsinki Ünv de takılıyordum ve karar vermiştim gerçek yaşamı görecektim sadece üniversite yaşamını değil.
Si vous ne partagez pas, vous êtes jeté en prison ou tué. En 1990, nous avons eu la visite d'un directeur d'une institue de l'université de Moscou,
Paylaşmazsan, hapse atılırsın veya öldürülürsün 1990 larda, aaah Moscow Üniversitesinden bir yönetici bizi ziyaret etti ve ben onu daha 2 hafta önce Helsinki de görmüştüm
- À Helsinki.
- Helsinki'de.
Helsinki.
Helsinki. Bu daha önceydi.
l.B.C. présente en direct et relayé par satellite de New York, à Bethléem, Helsinki, Berlin-Ouest et la Grande Barrière
Beytlehem, Helsinki, Batı Berlin ve Mercan Adalarından canlı olarak,
Je l'avais vu à Helsinki deux semaines avant, mais en tout état de cause, il est venu, et Richard Stallman lui a suggérer de visiter Cygnus, parce qu'il cherchait à voir comment le modèle des logiciels libres... pourrait être appliqué pour stimuler l'innovation des entreprises en Russie,
ve hiç bir şey yokken gelmişti Richard Stallman onun Cygnus a gelmesini önermişti çünkü Özgür Yazılımla ilgiliydi ve ve anlıyordu