Translate.vc / Francês → Turco / Huron
Huron tradutor Turco
56 parallel translation
le lac Huron?
Huron Gölü?
Il a étudié la langue huronne et l'algonquin.
O Huron ve Algonquin dillerini öğreniyordu.
Des lacs des Hurons... aux rivières du Maine.
Huron göllerinden, Maine nehirlerine kadar.
Tu continues â la mission huronne tout seul, Robe Noire. Demande â ton Jésus de t'aider, Robe Noire.
Huron misyonuna yalnız git Siyah Kaftan İsa'ndan sana yardım etmesini dile, Siyah Kaftan.
Je suis peut-être stupide... mais j'ai accepté de les emmener â la mission huronne.
Aptal olabilirim ama onları Huron misyonuna götürmek için anlaştık.
Non, on remonte vers la mission huronne.
Hayır, yukarıya Huron misyonuna gidiyoruz.
En continuant la rivière, il arrivera au village huron.
Nehri takip ederse, Huron köyüne varır.
Si nous leur obéissons, nous ne serons plus des Hurons.
Eğer onlara uyarsak asla Huron olarak kalmayacağız.
Ils emmènent les Hurons, les Ottawas et les Abénaquis sur la terre des Mohawks. Les Mohawks vont combattre les Français et les Hurons.
Ama şimdi o ki Fransızlar, Huron Ottawa ve Abenakileri Mohawk topraklarına soktular Mohawklar, Fransızlar ve Huron ile savaşacaktır.
À moins que vous ne vouliez attendre les prochains guerriers Hurons.
Tabii, yeni bir Huron saldırısını karşılamak istemiyorsanız!
- Le capitaine huron la-bas...
Oradaki Huron reisi...
Pas Mohawk. C'est un Huron.
Mohawk falan değil, o bir Huron.
Mais Magua a du pouvoir avec les Hurons et les autres. Je le sais bien.
Hem Huron hem de diğerlerinin üzerinde büyük etkin var bunun farkındayım.
Mais dans son cœur, il est un Huron.
Ancak yüreğinin derinliklerinde, o bir Huron!
S'ils ne vous tuent pas, ils vous emmèneront chez les Hurons.
Seni öldürmezlerse, kuzeye, Huron topraklarına götüreceklerdir.
Je ne parle pas huron.
Ben Huron dilini bilmem. Sen Fransızca konuş, Binbaşı.
Magua ne l'a pas respectée. Les Français ne seront plus amis avec les Hurons.
Fransızların Huron ile dost kalacağına kuşlar bile inanmaz.
qu'est-ce que les Hurons doivent faire?
Huron ne yapmalı?
Les Français aussi ont peur des Hurons.
Fransızlar... İşin iyi tarafı, şimdi Fransızlar da Huron'dan çekiniyor.
- Oui! Les Hurons donneront du brandy a leurs frères Algonquins, et voleront leurs terres pour les échanger contre de l'or avec l'homme blanc?
Huron kendi ırkından kardeşlerini ateş suyuyla serseme çevirip topraklarına el koyacak ve altın karşılığında beyaz adama mı satacak?
Les Hurons prendraient-ils la fourrure de tous les animaux de la foret pour des perles et du whisky?
Huron, incik boncuk ve ateş suyu için Senecaları kandırıp, kürk için orman da canlı hayvan bırakmayacak, öyle mi?
Magua est un grand guerrier, mais il n'appartient pas aux Hurons.
Magua büyük bir komutan ama Huron ile yolları ayrı.
Ma mort est un grand honneur pour les Hurons!
Ölümüm Huron için onur olacaktır.
J'étais l'un des auteurs de la Déclaration de Port Huron.
Ben, ahh, ben Port Huron Bildirgesinin, yazarlarından biriydim...
L'originale.
Orjinal Port Huron Bildirgesi... Hı-hı.
J'aimerais que tu reconsidère la proposition D'Hannibal les femmes.
Keşke Huron'lu eşini döven adam için olan teklifimi yeniden gözden geçirsen.
"Huron", "Ontario", "Michigan", "Erie" et "Superieur".
Huron, Ontario, Michigan, Erie ve Superior.
Huron, répondez.
Huron, cevap ver.
Huron. Répondez.
Huron, cevap ver.
Ici Huron.
Huron burada.
Tu te rappelles du gars qui travaillait à Port Heron.
Hatırlarsan, Huron Havaalanı'nda Amaco İstasyonu'nda çalışan bir adam vardı.
Je l'ai braqué plusieurs fois, à Port Heron.
Huron Havaalanı'ndaki olayı duymuşsundur belki.
Ça ne te regarde pas, mais du Michigan. Port Huron.
Seni ilgilendirmiyor ama Port Huron, Michigan.
A : je quitte Port Huron pour New-York.
Port Huron'dan kurtulup New York'a gelmek.
- Je viens de Port Huron.
- Port Huron'danım.
- Bien.
- Port Huron.
Mais Alison est de Port Huron, non?
Ama Alison, Port Huron'dandı, değil mi?
El Hurón.
El Huron.
- El Hurón?
El Huron mu?
Qui est El Hurón, Le Furet?
Kim bu El Huron, Ferret denen pislik?
Et nombreux sont ceux qui sont morts en maudissant le nom d'El Hurón, tout en s'étouffant avec leur sang et celui des leurs.
Ve birçok adam, El Huron ismime küfürler yağdırırken kendilerinin ve ailelerinin kanlarında boğuldular.
Comme "Mais où est donc Ornicar?" pour les conjonctions...
Mesela "ev" deyince gölün akla gelmesi gibi. O Huron.
Il avait un magasin d'électroménager d'occase sur Huron.
Batı Huron'da ikinci el beyaz eşya dükkânı vardı.
Un âne doublé d'un barjo. Mais il m'en doit une, depuis Port Huron.
Serseri bir manyak ama bana Huron Limanı'ndan borcu var.
Vous lui en devez une, après Port Huron.
Bize yardım edebileceğinizi söyledi.
Le désormais ancien maire a rendu la clé de la ville à la tribu indienne Huron.
Eski belediye başkanı şehrin anahtarını Huron Kızılderili Aşireti'ne teslim etti.
Notre van a quitté le Queen's pour Midtown Tunnel en direction de Greenpoint il a pris Greepoint Avenue jusqu'à McGuinness... puis a pris à l'ouest sur Huron.
Minibüsümüz Queens'ten Midtown Tüneli ile Greenpoint'e geçti. Greenpoint Bulvarı'ndan McGuinness'e geçtiler. Sonra da Huron'un batısına gittiler.
Une ou plusieurs personnes en détresse au 5570 West Huron.
West Huron 5570'te başı belada olan kişi veya kişiler var.
Camion 81, ambulance 61, officier en détresse, Bishop et Huron.
81 nolu müdâhale aracı, 61 nolu ambulans. Bir polis memuru kötü durumda, Bishop ile Huron'un köşesinde.
Michigan and Huron.
Michigan ve Huron.
La maison close sur Huron St.
Huron'daki genelev.